Zekeriya Mutlu

2015 yılının ekonomik değerlendirmesi ve üyelerimizin durumu

2015 yılının son günlerini yaşamaktayız. Geriye dönüp de 2015'e şöyle baktığımızda,
- Türkiye'de iki genel seçimin yapıldığını,
- Türkiye'nin komşu ülkeleriyle sıkıntılar yaşadığını,
- Komşu ülkelerin de kendi iç sorunlarının yoğunlaştığını,
- Küresel likidite bolluğu döneminin geride kalmaya başladığını görmekteyiz.
Netice itibarıyla 2015 yılının oldukça zorlu ekonomik ve siyasi koşullarla yaşandığı ortadadır. Mevcut koşullar 2016 yılına pek de parlak küresel ve ulusal mirasların kalmadığını göstermektedir. İktisadi hayat hep aynı şekilde gelişmemekte, bazen zorlu yokuşlar, bazen de mutlu inişlerle karşılaşılmaktadır. Ancak her şartta, Türkiye'nin yaşadığı üretim-tüketim ikilemi arasındaki uyumsuzluklar ekonomiyi zorlayacaktır. Bu açıdan, Türkiye üretim ve tüketim desenlerini birbirine yakınlaştırmalı, yerli üretime ağırlık vermeli, mümkün mertebe yerli mallar tercih edilmeli, ithal ürünlerin yoğun tüketildiği ekonomik iklim terk edilmelidir.

TÜKETİME DAYALI BÜYÜME

Türkiye ekonomisi yılın ilk çeyreğinde yüzde 2,5, ikinci çeyrekte yüzde 3,8, üçüncü çeyrekte ise yüzde 4 oranlarında büyümüştür. Böylece yılın dokuz aylık bölümünde toplam büyüme yüzde 3,4 oranında gerçekleşmiştir.
Bu dokuz aylık büyümenin üretim cephesine bakıldığında; tarım sektörünün yüzde 8,9, sanayi sektörünün yüzde 2 ve hizmetler sektörünün yüzde 4,4 büyüdüğü görülmektedir. Harcamalar cephesinde ise özel tüketimin yüzde 4,5, kamu tüketiminin 5,9, yatırımların yüzde 3,3 oranında arttığı, mal ve hizmet ihracatının yüzde bir oranında gerilediği ve ithalatın yüzde 1,4 oranında arttığı anlaşılmaktadır.
Bu veriler 2015 yılında büyümenin tüketime ve ithalata dayalı olduğunu ortaya koymaktadır. Düşük oranlı büyüme, Türkiye'nin dış ticaret açığı ile cari açığını aşağıya çekmiştir. Bu gelişmede dış kaynak girişinde yaşanan önemli gerileme de etkili olmuştur.
Öte yandan, veriler yaşanan büyümenin, dış kaynak girişine olan bağımlılığının önceki yıllara oranla gerilediğini de ortaya koymaktadır. Ancak bu durum yapısal nedenlerden değil, konjonktürel gerekçelerden kaynaklanmaktadır. Zira ekonomide yapısal dönüşüm için daha çok çabaya ve zamana ihtiyaç bulunmaktadır.
2015 yılında, ülkenin ihtiyaç duyduğunun gerisinde fakat beklentilerin üzerinde gerçekleşen büyümesinde, kredilerdeki artışın devam etmesi de önemli rol oynamıştır.
Nitekim yılın ilk dokuz ayında toplam kredi hacmi yüzde 24, tüketici kredileri ise yüzde 10'lar düzeyinde artmıştır. Tüketici kredileri yüzde 10 düzeyinde artarken hem ticari kredilerin hem de takibe düşen kredilerin yüzde 20'nin üzerinde artması, ticari hayattaki zorlu koşullara işaret etmektedir.
DIŞ ETKENLER
2015 yılında hem döviz kurlarında önemli dalgalanmalar hem de Euro/Dolar paritesinde Dolar lehine gelişmeler yaşanmıştır.
Gelirleri daha çok Euro, ödemeleri ise daha çok Dolarla olan Türkiye açısından bu gelişme olumsuz sonuçlar yaratmıştır. Nitekim döviz borcu olan girişimciler önemli miktarlarda kur zararı yaşamıştır. Bu durumun 2016 yılında da devam etmesi söz konusudur.
Dünya petrol fiyatlarındaki ciddi gerilemenin içeriye yeterince yansımaması, kurlardaki yükselmenin ithal girdi ve ürün fiyatlarını pahalı kılması, gıda fiyatlarındaki yükselişler ve sıcak para çıkışı, faizlerin yüksek oranda seyretmesine neden olmuş, zincirin devamında 2015 yılında enflasyonla mücadelede büyük bir başarı sağlanamamıştır.
ESNAFIN DURUMU
2014 yılının Aralık ayında Türkiye genelinde 1.572.473 olan esnaf ve sanatkar sayısı 2015 yılı Kasım ayı sonunda yüzde 1,2 oranında artarak 1.591.337'ye ulaşmıştır.
Böylece işsizliğin arttığı bir yılda, çok zor şartlar altında bulunsalar bile esnaf sanatkarlar yine sığınılacak bir liman olmuş, ilave 18.864 kişiye daha iş, ailelerine aş imkanı sunmuştur.
Yılın ilk dokuz ayında üyelerimizin yoğunlukta bulunduğu; toptan ve perakende sektörünün yüzde 1,3, konaklama ve yiyecek hizmeti faaliyetlerinin yüzde 4,9, ulaşım ve depolama faaliyetlerinin yüzde 2 büyüdüğü görülmektedir. Bu büyüme oranlarının çok doyurucu olduğu söylenemeyecektir.
Netice itibarıyla, 2015 yılının, AVM ve hipermarketlerin büyük baskısı altında faaliyet koşulları her geçen zorlaşan esnaf sanatkarlar için de pek parlak geçtiği söylenemeyecektir.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.