Pandeminin sonu mu?
CoVid19'a ilgi giderek azalıyor ama dün itibari ile vaka sayısı 414 milyonu, hastalığı geçirenler 336 milyonu ve maalesef ölenler de 5 milyonu geçti. En yüksek rakamı yakaladığımız 21 0cak 2022 tarihindeki günlük vaka sayısı 3 milyon civarı şimdilerde düşme eğilimine girmiş görünüyor. 10 Şubat itibari ile bu sayı 2 buçuk milyon civarı olarak güncellendi.
Ülkemizde de günlük vaka sayıları 100 bine yaklşırken günlük ölümler 250'yi geçti.
Geldiğimiz noktada pandemi, basında Lösemi tedavisi gören ve kemik iliği nakli olan dolayısı ile bağışıklığı baskılanan bir hastanın bir yılda yaptırdığı PCR testinin sekseninci kez pozitif çıkması gibi ilginç haberler ile yer bulsa da günlük vaka ve ölüm sayısının verildiği bir düzlemde sınırlı yer ayrılan bir konu görünümünde... Yani kamuoyu ilgisini kaybediyor. Yapılan anket çalışmaları, 'omicron', ' aşıda hatırlatıcı doz' ve 'SARS-CoV-2' gibi konularda net bir düşünceye sahip olmayanların oranlarında giderek bir artışı gösteriyor.
Daha dramatik bir algı da hastalığa yakalanma endişesi taşıyanların oranları ilk kez yüzde 80'lerin altına indi.
IPSOS Türkiye CEO'su Sidar Gedik'in pandemiye yönelik genel kamuoyu araştırması için yaptığı anketin sonuçlarına göre, özellikle omikron varyantı ile ortaya çıkan 'tehlike' algısında, endişe verici bir düşme söz konusu.
Toplumun yüzde 48'i, omicron varyantının diğer varyantlar kadar tehlikeli olduğunu düşünürken yüzde 36'sı, bu varyantın tehlikesiz olduğuna inanıyor.
Ve toplumun sadece yüzde 64'ü bu varyanta yakalanmaktan korkuyor.
Doğal olarak da bunun yansımasını 2. aşısını olup da 3. doz hatırlatma aşısı olacakların yaklaşımında olumsuzluk olarak görüyoruz. Vatandaşların yüzde 37'si 3. doz için temkinli yani karasız.
YANILTICI BİR ALGI
Oysa Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Başkanı Dr. Tedros Ghebreyesus'un da haklı olarak vurguladığı gibi korona virüs salgını henüz sona ermiş değil. Ghebreyesus, dünya liderleri ve ulusal sağlık otoritelerinin baskın omicron varyantı için çok daha hafif olduğuna yönelik yanıltıcı bir algı oluşturduğunu söylüyor. Halihazırda dünyadaki SARS-CoV-2 pandemisinde görülen enfeksiyonların büyük çoğunluğunu omicron varyantının oluşturuyor ve testlerden kaçabilen bir 'hayalet' versiyonunun bulunduğuna dair yeni yayınlar var. Ayrıca, en çok görülen omicron alt varyantı BA.1 dışında özellikle Asya ve Avrupa ülkelerinde BA.2 denilen bir varyanta ait vaka artışı bildirilmekte. Daha bulaşıcı ama şimdilik da daha ağır bir klinik bildirilmiş değil.
BAĞIŞIKLIK YORGUNLUĞU
Pandeminin uzaması, üçüncü dozdan sonra da hatırlatıcı dozların yapılmasını bilim dünyasının gündemine getirdi. Ancak tüm uzmanlar bu konuda hemfikir değil. İmmünolog Prof. Dr. Doron Melamed, aşılardaki sık uygulanmanın bağışıklık sisteminin gelecekteki varyantlarla mücadele etme yeteneğini azaltabileceğini söylüyor. Onun özellikle vurguladığı konu, virüslerin gripte olduğu gibi sürekli mutasyona uğrayarak evrimleştiği, dolayısı ile dördüncü, beşinci kez yapılacak aşıların bağışıklık sistemini yorma olasılığı. Bu tür bir bağışıklık sistemi yorgunluğu teorisi henüz evrensel olarak kabul edilmiyor ama küresel ölçekte bağışıklık sistemi ile uğraşan bilim insanları arasında giderek daha fazla tartışılır bir halde.
Öte yandan önceki yıllara göre elimizde çok etkili ilaç envanteri de oluştu. Hastane yatışlarını engelleyen ilaçlarla ilgili güvenilir yayınlarda antiviral ve etkili ilaçlar seçeneğine sahibiz. Görüldüğü gibi Pandeminin sonu için umutlu ama bittiği tarihi açıklamak için erken bir dönemdeyiz.
2022 yazı, bu tarihin açıklanabileceği güzel bir gelişme olacaktır.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.