Sağlık ağızdan başlar
Sağlık turizmi ile ilgili bir makale yazarken diş implantları başlığı dikkatimi çekti. Diş hekimlerimiz başta Almanya ve İskandinav ülkeleri olmak üzere her sene yüzde 14.7'lik bir artışla dünyaya hizmet vermeye başlamışlar. Özellikle görünüş ve işlev olarak gerçek dişleri aratmayan metal implant uygulamasında on binleri geçen vaka serileri ile bir referans ülke haline gelmişiz. Diş hekimliğimizin geldiği nokta açısından gurur duyduk.
TOPLUM BİLİNCİ İÇİN
Bunları, bu ay 17-22 Kasım tarihleri içinde değişik etkinliklerle gündeme getirilen ağız ve diş sağlığı haftası nedeni ile yazıyorum. Bilimsel anlamda, ülkemizde, diş hekimliğine dair ilk okul, "Dişçi Mektep-i Aliye"sidir. Zamanın Mektep-i Tıbbiye yani tıp fakültesine bağlı olarak 22 Kasım 1908 tarihinde açılmıştır. Bu tarihe izafeten, her yılın 22 Kasım tarihi Diş Hekimliği Günü olarak da kutlanır. 22 Kasım'ı içeren hafta da bu kapsamda, 'Diş Sağlığı Haftası' olarak ve ağız-diş sağlığı konusunda farkındalık oluşturmayı amaçlayan çeşitli etkinliklerin yapıldığı bir çerçevede değerlendirilir. Bu hafta kapsamında yapılan çalışmaların, ağız ve diş sağlığına yönelik toplum bilincinin artırılması, özellikle anne adayları ve bebeklerde düzenli bakım, tedavi ve takiplerin yapılması, okul çocuklarında düzenli kontrol ve etkin fırçalama tekniklerinin öğretilmesi ile ağız hijyeni algısının yerleştirilmesine katkı sağladığını umuyorum
KALP KRİZİ SEBEBİ
Tıbbi açıdan tam iyilik hali, ağız ve diş sağlığı ile başlar. Sağlıklı bireyden, sağlıklı topluma uzanan çizgi, ağız bakım alışkanlığının bir davranış şekline dönüşmesi ile tamamlanır. Tayvan'da, 100 bin kişi üzerinde yapılan bir çalışmada, ağız diş sağlığı ile kalp krizi ve beyin felci hastalıkları arasında anlamlı bağlantılar bulunmuştur. Ülkemizde toplam 23 bin civarında diş hekimi var ve bunların üçte biri kamuda görevli. Maalesef, ülke sathında dengeli bir dağılım içinde değiller ve tüm diş hekimlerinin yüzde 50'ye yakını üç büyük ilimizde bulunmakta.
Dünya Sağlık Örgütü, halihazırda var olan 65 yaş üstü nüfus sayısını yaklaşık 600 milyon olarak açıkladı. 10 yıl sonra bu rakam 1.2 milyara çıkacak.
Bilindiği gibi, Güney Kore'den sonra en hızlı yaşlanan nüfus olarak sırayı Türkiye kaplıyor. Dolayısı ile gelecek on yıllarda, yaşlı, diş sağlığı yerinde olmayan ve beslenme dahil bir çok sağlık problemleri olan geriatrik bir sosyal kitle ya da tıbbi bakım nüfusları ile karşılaşmamak istiyorsak, bugünden radikal önlemlerle ağız ve diş sağlığı tam olan bir toplum modellemesi kurgulamak zorunluluğu içerisindeyiz. Bu modelleme kapsamında, diş hekimliği hizmetleri, aile hekimliği gibi yaygınlaştırılmalı.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.