8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde Şişli'de yürüyüşe katıldım. Elimizde "Kadına şiddete erkekçe hayır!" yazan bir bez afiş taşıdık. Mustafa Sarıgül, Genco Erkal, Nasuh Mahruki, Enis Fosforoğlu, Süheyl Uygur, Hakan Altıner, Murat Serezli, Ekin ve daha bir çok erkek omuz omuza yürüdük, kadınlara destek verdik...
***
Ah be Duygu Asena, aramızdan erken ayrılmayacak ve "Kadınca" dergisini çıkardığında attığın tohumların nasıl yeşerdiğini, gelişip dal budak sardığını görecektin. Kadın hakları için az mı mücadele verdin. Senin gibi yürekli arkadaşlarınla neleri göğüslediğine Gelişim Yayınları'nda yakından tanık olanlardan biriydim. "Kadının Adı Yok" adlı kitabını bir solukta okumuştum. Neredeyse 7 yıl olacak seni yolcu edeli.
***
Türkiye'nin dört bir yanında kadınlar sesini yükseltiyor Duygu. Belli ki artık erkek egemenliğin sonu geliyor. Cinsiyet ayrımı yapılmadan hepimizin insan olduğunu farkedebiliyoruz. Kadına şiddet uygulayan zavallı yaratıklara gereken dersler verilmeye başlandı. Kadın örgütleri seslerini çok rahat duyurabiliyorlar. Duyduğuma göre 9 bin civarında kadın, devletten polis koruması alarak kendini daha bir güvencede hissedebiliyor. Kadını döverek egolarını şişirenlerin sonu yaklaşıyor...
***
Oldum olasıya kadını küçük gören insan kılığındaki yaratıklara karşı çıktım. "Ben de bir feministim" diyerek yıllar öncesinden bayrağımı açtım. O bayrak elimde hep dalgalanacak... Ne yazık ki sizler bu yazıyı okurken dünyanın değişik yerlerinde hala binlerce kadın şiddet görüyor. Kimbilir kaç kadın kocaları, sevgilileri hatta babaları tarafından fiziksel, cinsel ve duygusal şiddete maruz kalıyorlar... Umarım eskisi kadar çok değildir...
***
Kadınları anlatan özlü ve güzel sözlerle onları biraz daha yakından tanıtmak istiyorum bu yazımda.
Önce erkeklere bir tavsiye. Kadına yaklaşmak mı istiyorsunuz? Fil, zinciriyle; at, gemiyle; kadın ise gönül isteğiyle tutulur. Unutmayın...
Bir kadın ya sever, ya da nefret eder. Ortası yoktur. Aklınızdan çıkarmayın...
"Seni seviyorum" sözüne duygulanmayan ve ilgisiz kalacak kadın yoktur. Bunu da deftere yazın...
Havayı geldiği gibi, rüzgarı estiği gibi, kadını da olduğu gibi kabul edin, değiştirmeye kalkmayın... Sağlık verilir...
"Kadın öyle bir konudur ki, onu ne kadar incelersen incele her zaman yepyenidir." Tolstoy ne kadar da doğru söylemiş...
"Bir kadın herşeyi affeder, yalnız reddedilmeyi affetmez." Bu da bir Fransız düşünürün düşüncesi...
Ya Balzac'ın şu benzetmesine ne demeli: "Günahkar bir kadın, çiğnenmiş çiçeğe benzer. Ne kadar güzel olsa da değeri yoktur..."
Erkeklere bir tüyo: "Kadın, insanın gölgesi gibidir; kovalarsanız kaçar, kaçarsanız kovalar...
Kadınlar ne ister? Erkeğin gözüne girmek, kadının gözüne çarpmak...
Kadın kimdir? Asyalıların köle gibi kullandığı, Avrupalıların saygı gösterdiği, Amerikalıların kontrata bağladığı, Latinlerin de baştan çıkardığı kimsedir...
Kadın nedir? Evli hanımlar genç kocaların sevgilileri, orta yaşlı erkeklerin hayat arkadaşları, yaşlı erkeklerin ise hasta bakıcılarıdır...
Bir uyarı: "Adamı deli eden her kadına karşılık, deliyi adam eden bir kadın vardır."
Sondan bir önceki söz:
"İyi bir kadın bir erkeği etkiler. Zeki bir kadın onda ilgi uyandırır. Güzel bir kadın büyüler. Anlayışlı bir kadın ise ona sahip olur..."
Mustafa Kemal Atatürk'ün kadına dair sözüyle yazımızı sonlandıralım:
"Dünyada herşey kadının eseridir..."