• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Sanat kenti projesinin en önemli adımıydı... HÜROL DAĞDELEN

Sanat kenti projesinin en önemli adımıydı...

hurol.dagdelen@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 03 Mart 2010, 20:08
İzmir'i sanat kenti yapacak pek çok unsur var sahada... Kent kimliği, sanata duyarlı toplum yapısı, son yıllarda açığı kapatılan kültür salonları ve iyi yöneticiler...
İşte bu kişilerden biri de İzmir Kültür ve Sanat Vakfı'nın, sanat gönüllüsü başkanı Filiz Eczacıbaşı Sarper...
Çeyrek yüzyıla yaklaşan İzmir Festivali'nde hiç pes etmedi bugüne kadar...
Başarılı çalışmalarda imzaları bulunan ekip arkadaşlarıyla her türlü olumsuzluğa karşın, direndi, ayakta durdu. Bahane dinlemedi. Sanat konusunda tutarlı davrandı, taviz vermedi.
İşte sonuç ortada...
İzmirli sanatseverler, çoğu zaman, İstanbul'da bile henüz sahnelenmemiş konserleri, önceden izleme imkanına kavuştu.
Önceki akşam olduğu gibi..
***
Dünya sahnelerinde fırtınalar estiren ve caz müziğiyle, İspanyolların geleneksel dansı flamenkoyu çağdaş bir çizgide ustaca birleştiren Antonio Najarro ve Dans Topluluğu'nun "Jazzing Flamenco" gösterisi enfesti.
Öncelikle ayakta alkışlanacak bir performanstı, genç dansçıların sergilediği...
Nitekim öyle de oldu.
Sadece dansçılar mı?.. Her biri dalında dünyaca ünlü müzisyenlerin yorumladıkları caz, blues, soul parçalar harikaydı.
Flamenko ve caz, müthiş bir birliktelik sergiledi önceki gece...
"Anadolu Ateşi" kimliğini andıran, çapı küçük, dünyası büyük gösteri, bir saati aşkın, Ahmed Adnan Saygun'un koltuklarına mıhladı bizleri...
Hiç ara vermeden, büyülü bir dünyaya yolculuk etti yüzlerce insan...
Avuçlarında kastanyet, ayaklarında zille usta dansçıların gösterisi, bizi, Akdeniz ateşiyle yaktı, bitirdi!
***
Öyle bir gösteri ki, Türkiye'de ilk... Üstelik İspanya'nın en ünlü dansçıları sahnede...
İzmir'i sanat kenti yapacak proje budur işte... "İlkler"le adını duyarmak...
Hele Ahmed Adnan Saygun gibi, konser salonu kazanmışsa İzmir...
Bu özel gece için, başta İKSEV Başkanı Filiz Eczacıbaşı Sarper olmak üzere, "Sanat Kenti İzmir" projesinin en önemli ismi İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İzmir Fransız Kültür Merkezi, İzmir İtalya Konsolosluğu, Goethe Enstitüsü ve Avusturya Kültür Ofisi'nde...
Ve bu uğurda emek veren herkese, böyle özel bir gece yaşattıkları için teşekkürler...
***
Ancak bu güzel gecenin sıkıntıları da yaşandı tabii... Trafik yoğunluğu inanılmazdı, gösteriye yetişebilmem şanstı sadece...
Ve de otopark sorunu... Konser merkezinin otoparkı yetmeyince, herkes sağa sola park etmeye başlamış doğal olarak...
Sokaklar ana baba günüydü.
Her kentte, böyle özel bir gösteride sıkıntı yaşanabilir ama sorunun çözümü de şart...
Ben örneğin, Hatay Caddesi yakınlarına park edebildim aracımı...
Sanat kenti İzmir imajı için olumsuz bir puan bence...

GÜNÜN SÖZÜ
Düşünceler kılıçla bastırılamaz
Strinberg

KISSADAN HİSSE...
Bir bilgeye sormuşlar.
- Efendim dünyaca en çok kimi seversiniz?
- Terzimi severim.
- Aman üstad dünyada sevecek o kadar çok kimse varken terzi de kim oluyor. O da nereden çıktı, neden terzi?
Bilge bu şaşkınlık karşısında şunları söylemiş:
- Dostlarım evet ben terzimi severim. Çünkü ona her gittiğimde benim ölçümü yeniden alır. Ama ötekiler öyle değildir. Bir kez benim hakkında karar verirler, ölünceye kadar da beni hep aynı gözle görürler.

Değişiklik atv'ye zirveyi getirdi...
atv, ekranın dizi yıldızıydı yıllarca... Bir süre belirsizlik yaşadı, zirveden düştü ancak görüyorum ki, son aylarda yaptığı atakla yine "günlük birinciliklere" abone oldu.
İlk aşama Ezel'di. Diziyi Show TV'den aldı, pazartesi akşamı birinciliğe oturdu. Salı akşamları istenen sonucu bir türlü vermeyen "Canım Ailem"i çarşambaya taşıdı, dizi beklenmedik patlama yaptı, "Yaprak Dökümü"nün egosunu kırdı.
***
Bu arada, onun yerine gelen ve el attığı her yapımı zirveye taşımakla ünlenen Kudret Sabancı'nın dizisi "Aşk ve Ceza", salı gecelerinin vazgeçilmezi oldu, "Küçük Kadınlar"ı sildi, artık kendini tekrar etmeye başlayan "Geniş Aile"yi de geride bıraktı.
Perşembeye dokunmadı; "Aşk-ı Memnu" ve "Kurtlar Vadisi" ile uğraşmak istemedi.
Cumaya "Gönülçelen"i yerleştirdi, cumartesiye de "Adanalı"...
Şimdi ikisi de gece birincisi...
atv'de kızdığım nokta ise "Kasaba" dizisinin "en çok televiezyon izlenen saat" diliminden çıkması... İlk yayın saati, çok iyiydi, geç saatlere sarkınca tadı kalmadı.
Bu da çok iyi bir dizi ve harcanmamalı...
***
Asıl bomba ise "Aşk Bir Hayal"... Daha düne kadar, pazar akşamlarını zirvede tamamlayan atv'nin dizisi, Acun Ilıcalı'nın, yarışmasının finalini bu güne taşımasıyla, şimdilik ikincilikle yetinmek zorunda kaldı.
Ama yarış sürüyor.
İlk etapta dizilerin yer değiştirmesi garip gelmişti bana...
Ama atv yönetimi haklıymış...
Şimdi kanal, haftada beş gece bir numara... Bu, kısa sürede büyük bir başarı bence...
atv, iddialı yerli dizileriyle, yine zirvede ve yine eskisi gibi "yerli dizilerin kanalı"...

Esas akıl
Bir akıl hastanesini ziyareti sırasında, adamın biri sorar: "Bir insanın akıl hastanesine yatıp yatmayacağını nasıl belirliyorsunuz?"
Doktor: "Bir küveti su ile dolduruyoruz. Sonra hastaya üç şey veriyoruz:
Bir kaşık, bir fincan ve bir kova. Sonra da kişiye küveti nasıl boşaltmayı tercih ettiğini soruyoruz. Siz ne yapardınız?"
Adam: "Evet anladım. Normal bir insan kovayı tercih eder. Çünkü kova kaşık ve fincandan büyük."
"Hayır", der doktor. "Normal bir insan küvetin tıpasını çeker."


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.