Aylardan Eylül. Yıl 2009. Hicri takvimle anlatırsak, Ramazan 1430.
Manisa'da Ramazan ayı nedeniyle kapalı olan içkili işyerleri, badana, boya ya da iç dekor düzenlemesi yapıyor.
Bir akşam ikindisinde, Çevre Sağlığı Müdürlüğü temsilcisi, bir zabıta memuru ve bir polis 4207 Sayılı "Yasa Uygulaması Denetlemesi" yapmak üzere, o badana boya yapılan iş yerine geliyorlar.
"Denetime geldik."
"Buyurun" diyor işyeri sahibi. "Ramazan nedeniyle kapalıyız, tadilat yapıyoruz."
***
"Olsun "diyor Çevre sağlığı görevlisi."Biz bir denetleyelim." İçeri giriyorlar. Masalar orta yere toplanmış. Usta, kalfa merdivenlere tırmanmış badana yapıyor. Ortada toplanan masaların üzerinde kül tablaları. Bir kül tablasının içinde iki adet sigara izmariti. Çevre Sağlığı görevlisi,"Tutanak tutacağız" diyor. Tutuyorlar.
***
"Falan tarih, falan saatte, falan adreste" diye başlayan tutanakta aynen şöyle yazıyor:
"Kapalı alanda tadilat yapılan yerlerde, müşteriye kapalı alanda, çalışanların içtikleri izmaritler tespit edilmiştir."
Üç görevli imzalıyor tutanağı. Çevre Sağlığı görevlisi "Kime yazacağız cezayı?" diye soruyor. Polis memuru, " Ne cezası kardeşim, sigara içen falan yok ki, kül tablasına mı ceza yazacağız?" diye söyleniyor.
***
Tam 18 gün sonra iş yeri sahibine bir tebligat gönderiyor Manisa Belediyesi. Manisa Belediyesi Encümen Kararı'nda şöyle deniliyor:
" 4207 sayılı Kanunun Tütün Ürünü Tüketilebilecek Yerler başlıklı(B) fıkrasında, işletmeye verilen ceza kısmında 'Yasakların ve tedbirlerin alınmasıyla ilgili yükümlülüklerini yerine getirmeyen İşletme sorumluları, işletme izni veren kurum tarafından yazılı olarak uyarılır. Uyarıya rağmen verilen sürede yükümlülüklerini yerine getirmeyenler, belediye encümeni tarafından 560 TL'den 5.600 TL'ye kadar idari para cezası ile cezalandırılır denildiği göz önünde bulundurularakTL idari para cezası verilmesine ve gereğinin dairesince yerine getirilmesine oy birliğiyle karar verildi."
Yukarıda anlattığım olaylara ait tutanaklar Mehmet Erdül'ün elinde.
Ve, bu olayın sonrası da yarına...
bir kitap
500 Ramazan manisi birarada!
Eskiden olduğu gibi, şimdilerde bile akide şekerleri ile sakızların kaplandığı her kağıtta bir mani yazılırdı.
Çok bilinen, yani anonimleşen maniler bu şekilde yurdun dört bucağına dağılırdı. Şimdi de dağılıyor...
Bazı mani meraklıları yediği şekerin kağıdını atmaz da saklar.
Okuması varsa okur, yoksa bir bildiğine okutur.
Araştırmacı yazar Ahmet Özdemir şöyle yazar:
"Manilerimiz folklarumuzun en eski dalı, ulusal nazım şekillerimizin de en küçük parçasıdır."
***
Fethiye'nin hızlı yazar ve şairi Ünal Şöhret Dirlik'in 25. kitabı Ramazan Manileri...
Ünal Şöhret Dirlik bu kitabında manilerin Türk toplumundaki yerini inceliyor ve ardından 500 ramazan manisini sıralıyor.
Şu Ramazan günlerinde keyifle okunacak bir kitap yaratmış bu aziz dost.
İşte kitaptan birkaç Ramazan manisi:
Alem gece nur oldu
Kalbime sevunç doldu
Kalkın komşular kalkın
Sahur vaktie tamam oldu
***
Altı ettik Ramazanı
Hak'ka ibadet zamanı
Buna oruç ayı derler
Onbir ayın sultanı
***
İletişim telefonları şöyle: 0 252 614 23 54 / 0 542 316 74 42
hayattan
Yarının süper müzisyenleri
Sabancı Vakfı'nın desteklediği Cem Mansur liderliğindeki Ulusal Gençlik Senfoni Orkestrası, Didim ve Ödemiş'te konsere hazırlanıyor. Türkiye'nin önde gelen konservatuarlarından seçilen 93 genç müzisyenden oluşan Ulusal Gençlik Senfoni Orkestrası "Yarınların süperleri" olarak tanımlanıyor. Ülkenin en dinamik orkestrası olma özelliğini taşıyan Ulusal Gençlik Senfoni Orkestrası, uluslar arası üne de sahip. 93 genç müzisyenden oluşan orkestra, 12 Eylül'de Didim'de 14 Eylül'de Ödemiş'te birer konser verecekler.
küpe
Komşulardan av kapmak aslanlara göre ayıptır, köpeklere değil.
Mevlana
günün fıkrası
Beşinci mevsim
Adam yeni mağaza açmış, vitrine de bir afiş koymuştu: "Beş mevsimin yenilikleri..."
Arkadaşların biri dayanamayıp sordu:
"Yahu! Bu beşinci mevsim de nereden çıktı?"
"Çok basit dostum.İlkbahar, yaz, sonbahar ve kış...Bir de diğeri."
"Neymiş o diğeri?"
"Ne olacak? Ölü mevsim tabii..."