Ona, CHP'liler "Atom Karınca" diyor.
Recai Acar, CHP'nin çeşitli kademelerinde görev yaptı.
Eşi Hacer Acar da, üç-dört dönemdir İl Genel Meclisi'nde görev yapıyor.
Lafın kısası, karı-koca Acar'lar el ele CHP kulislerinde...
Recai Acar yarın elinde dilekçesi "Ben de aday adayıyım" diyecek.
Toplantı yarın saat 11.00'de CHP Karşıyaka'da.
CHP'nin "Atom Karıncası"na sordum.
"Niçin adaylık?"
Cevap şöyle oldu:
"Günlerce bu konuda karar vermekte zorlandım. Görev talep eden değil, görev yüklenmek istenen bir kişi olarak, önce parti örgütüme giderek seçmenlerimizin önüne bu sorumluluk bilinciyle aday adayı olarak çıktım. Yaptığım örgüt gezilerinde ve çeşitli dernek vakıf ve STK'lar ile buluşmalarımda, İzmirlilerin "işte kendi milletvekilimiz" diyebilecekleri aday özlemi içinde olduklarını gördüm. Güzel günler ve yarınlara doğru, hep birlikte CHP iktidarında buluşalım."
* * *
Ekrem Bulgun, CHP içinde duayen bir partici. İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği'ni başarı ile tamamladıktan sonra İzmir'e geldi.
Bir süre sonra, çalışma hayatının o hızlı temposunu da aşıp siyasete atıldı ve 1969'yılında CHP saflarına katıldı. O günden bu yana mahalle delegeliği, il yönetim kurulu üyeliği, il başkanlıklarında bulundu, merkez disiplin kurullarında üyelik yaptı, milletvekili ve senato adaylığı olarak çalıştı.
CHP'nin bütün kriz dönemlerinde "stepne il başkanı olarak" bazen seçilerek, bazen de atanarak göreve geldi.
CHP'lilerin "Ekrem Abisi" şimdi de milletvekili aday adayı olarak delegelerin huzurunda...
Bulgun, "Bunca hizmetten sonra milletvekilliği de hakkımız olsun" diyor.
Az kullanılmış
Katı yürekliliğiyle ünlü sadrazam paşadan söz ediliyordu. Paşa hastalanmış, o sırada yanlarında bulunan ünlü bir doktor kendisini tedavi etmişti. İçlerinden biri doktora sordu:
"Şimdi nasıl?"
"İyileşiyor. Maşallah kalbi yirmi yaşındaki gencin kalbi gibi..."
Konuşmaları dinleyen Tevfik Fikret, kıs kıs güldü ve konuştu:
"Elbet öyle olacak. O kadar az kullandı ki..."
küpe
Başkalarından takdir bekleyenler, saadetlerini başkalarının ellerine bırakmış zavallılardır.
Emerson
fıkra
Tilkinin düşüncesi
Tilkinin biri, gün doğarken gölgesine bakmış:
"Öğleye bir deve yiyeceğim bugün..." demiş.
Öğleye kadar deve arayarak dolaşmış, durmuş. Öğleye doğru gölgesini bir defa daha görünce kararını vermiş:
"Fare de olsa, yeter bana..."