AK Parti'nin İzmir'de kazandığı başarıda başta iki bakanın önemli payı olduğu muhakkak.
Ardından partinin İl Başkanı ile bütün parti teşkilatının bu seçimlerde samimi gayretlerinin rolü küçümsenemez.
Ancak bu arada, gece ve gündüz demeden çalışmalarıyla insanlarla kurduğu samimi diyaloglarıyla, gözümüze takılan flaş bir isimden Bülent Tercan'dan söz etmek istiyoruz.
***
Bülent Tercan bir yanıyla sanayici, diğer yanıyla da güçlü bir turizmci.
Çeşme'de ortağı olduğu Sisus Otel'in sorumlusu olarak sadece İzmir'in değil, Ege turizminin kalkınması için çalışan biri.
İzmir ve Ege'nin tanıtımında yurtdışında önemli katkılar koyan Destination İzmir adlı kuruluşun fikir babası Bülent Tercan.
Ege'deki turistik tesis sahipleri ve tur operatörleriyle birlikte kurdukları Destination İzmir ile yurtdışında pek çok fuara katılarak yabancıları İzmir ve Ege'ye çekme mücadelesi veriyor.
***
Tercan aynı zamanda babası Cemal Tercan gibi politikacı. 2009 yılında Çeşme'den yerel seçimde AK Parti Meclis Üyesi seçildi. Bu seçimler öncesi de milletvekili aday adayı olarak meydana çıktı. Ama listeye giremedi.
Giremeyince küsmedi, milletvekili adayı gibi çalıştı. Özellikle Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın 1. Bölge'den aday olmasıyla, onun yanında yer aldı.
AK Parti'nin 1. Bölge'de CHP ile aynı sayıda milletvekili çıkarmasında katkısı olan pek çok isimsiz kahramandan biri oldu.
hayattan
Gode Cengiz'i unutmadık
Efsanevi Karşıyakalı futbolcu ve Karşıyaka semtinin insanı Gode Cengiz'i (Kocatoros) ebediyete uğurlayışımızın üzerinden tam 26 yıl geçmiş. Cengiz, iyi futbolculuğunun yanı sıra beyefendiliği, semtine ve takımına olan aşkı ve mertliğiyle Karşıyakalılar için idol bir isim haline gelmiştir ve nesiller boyu bu unvanı sürecektir. Hala o ve Gazcı Erol (Özışıkçılar) için yeşil-kırmızılı tribünlerde tezahüratlar yapılır.
1943 yılında dünyaya gelen Cengiz Kocatoros, KSK Genç Takımı'nda kısa bir zamanda öne çıktı, Genç Milli Takımımızın da değerli isimleri arasında yer aldı, milli formayı taşımanın onurunu da yaşadı. 27 yıl futbol oynadığı KSK'ye menajer olarak da hizmet verdi. Gode Cengiz'in Karşıyaka sevdasını ve fedakarlığını anlatabilmek için Okan Yüksel'in "Bir Sevdadır Karşıyaka" kitabından, Karşıyaka'nın eski Başkanı rahmetli Ali Ulvi Kiremitçiler'in kendi ağzından bir anısını nakledelim:
"Birinci Lig'e çıktığımız yılda hiç unutmayacağım bir olay meydana geldi. Gode dizinden rahatsızlandı. Hem de ağır bir biçimde. İstanbul'a Galatasaray'ın ünlü doktor-masörü Yorgo'ya gönderdik. Bir otelde kalıyor ve her gün aksatmaksızın Yorgo'ya tedaviye gidiyordu. Ben de her gün Yorgo'ya telefon edip durumu hakkında bilgi alıyordum. Gode'nin dizinin iyileşeceği yoktu. En son perşembe günü Yorgo'yu aradım. Çünkü pazar günü İzmir'de çok önemli olan Düzcespor maçımız vardı. Yorgo üzülerek, Gode'nin ayağının berbat olduğunu ve sporcunun bu ayakla sahaya çıkmasının intihar olacağını belirtti. Akşamı bekledim. Üzülerek otelden Cengiz'i aradım ve aramızda şu konuşma geçti:
- "Cengiz evladım nasılsın?"
"Abi bomba gibiyim. Hemen gelip pazara oynayacağım."
- "Aman Cengiz, ben Yorgo'dan durumu öğrendim. Bir hafta daha tedavi göreceksin."
"Ali abi, sen beni burada zincire bağlasan, ben zinciri kırıp gelirim. Mutlaka sahaya çıkacağım."
- "Hayır, İstanbul'da kalacaksın."
"Abi istersen döv, istersen söv ama ben geliyorum."
Neticede Cengiz İzmir'e geldi. Düzce maçından önce masörümüz Cahit Yıldız, ayağına masaj yapıyordu. Şöyle eğilip baktım, midem bulandı. Davul gibi şişmiş, mosmor bir diz. Soyunma odasından hemen çıktığımı hatırlıyorum. Evet, Gode bu ayakla sahaya çıktı. Takımın yıldızı sayılabilecek bir oyun çıkardı. Hatta gol attı. Düzce'yi 4-0 yenerek şampiyonluğa bir adım daha yaklaştık."
İşte böyle... Cengiz'e bir kez daha, "Ruhun şad olsun" diyerek onu hiçbir zaman unutmayacağımızı, Karşıyakalıların da gönüllerinde yaşatacağını vurgulayalım. Gode Cengiz bugün saat 18.30'da Soğukkuyu'daki kabri başında anılacak.
küpe
Öğretmenin etkisi sonsuzdur. Etkisinin nerede biteceğini kendisi bile bilemez.
H. Adams
günün fıkrası
Öyle bir isim ki...
Adamın birinin, isim levhalarına bakıp isim aramaktan sıkıntılı haline gören komşusu yardıma koştu. Yardımcı olmak için kimi aradığını sordu.
Adam: "İsmini hatırlamıyorum, kendisi doktordur. Adı hayvan, soyadı da hayvanoğlu hayvandır" deyince, yardımcı olan kişinin yanıtı şöyle oldu:
"Haaa, sen Aslan Kurdoğlu'nu arıyorsun."