• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
HÜSEYİN KOCABIYIK

Normalleşme ve TBMM'nin duvarları

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 20 Aralık 2011, 19:44
Önce yandaki resme bir bakın. Türk milletinin iradesinin kurumlaştığı yer orası, yani TBMM. Ne görülüyor resimde? 1963 yılında, yani 27 Mayıs darbesinden 3 sene sonra, Kurmay Albay Talat Aydemir adlı subay ile onun peşine taktığı Harp Okullu çocuklar Türk milletinin Meclisi'ni kuşatıyorlar. Tıpkı bir düşman karargahını kuşatır gibi. Sahra elbiseleri giyilmiş, silahlar elde, sipere yatılmış, içerden çıkanı indirecekler. Ne kadar ilkel, ne kadar utanç verici ve ne kadar pis bir görüntü bu değil mi? Bu resmi köşeme koymamın nedeni, TBMM'deki askeri birliğin gönderilmesidir. TBMM'de askeri bir birlik olmamalıydı, iki nedenden olmamalıydı. Birincisi, şu yukarıdaki resimde bütün çirkinliğiyle sırıtan bozuk demokrasi sicilimizden dolayı. İkincisi, dünyada hiçbir demokratik ülkenin parlamentosunda askeri birliğin bulunmuyor olmasından dolayı. Askeri vesayetin Meclis'teki sembolü gibi duran o birliğin gitmesi ordumuz açısından da ayrıca faydalı olmuştur. Artık askerimiz iki de bir de gereksiz tartışmaların konusu olmayacaktır.
***
Yapılan işlem son derece doğal, yapılması gereken, gecikmiş bir işlemdir. Anayasanın 95. maddesinde yer alan "TBMM başkanı 'ilgili kurumdan' yardım alır" ibaresindeki "ilgili kurum" yerine "İçişleri Bakanlığı" ifadesi konulmuş ve sorun çözülmüştür. Artık bundan sonra Meclis'i anayasa gereği polis koruyacaktır. Ancak, gazete köşelerinde asker düşmanlığı yapmayı marifet sayan çakal takımı sanki milletin meclisi düşman askerinden kurtarılıyormuş gibi zafer naraları atmaya başladı. Onları kınıyorum. Ortada askeri inciten hiçbir durum yoktur. Olay basit bir işlemdir. Aslında bunun çok daha önce yapılması gerekiyordu. Meclis eski başkanlarından Köksal Toptan'ın bu yöndeki bir girişimi askerler tarafından engellendi. Bugün askeri vesayet kalkmıştır ve demokratik imajımıza uygun düşmeyen her sembol ait olduğu yere gönderilmektedir. Eski Türkiye ile yeni Türkiye arasındaki en bariz fark budur.
***
Bu yerinde karardan dolayı TBMM Başkanımız Cemil Çiçek'i kutluyorum. Bu gelişme ve Meclis'in geliştirdiği bu irade, onun demokrat kimliğine çok yakışmıştır. Ancak ben Cemil Bey'den başka bir hususu daha gündemine almasını bekliyorum: TBMM'nin mimarisi demokrasi ruhuna uygun bir tasarımdır. Halkla iç içe olmayı amaçlayan bir düşüncenin ürünüdür. O nedenle orijinal yapıda etrafında duvar yoktu. Yoktu ama şimdi var. 12 Eylül darbesinden sonra Dikmen ve Ayrancı caddelerinde kalın taş duvarlar yapıldı. Bir de Meclis'in bahçesine askeri lojmanlar tabii. İlginçtir, 12 Eylül'deki aynı darbeci mantık Anıtkabir'in etrafını da duvarla çevirdi ve Ata'nın kabrini milletinden ayırdı. Şimdi TBMM Başkanımızın bu duvarları yıkmasını, o atıl duran koskoca Meclis parkını ve tabii TBMM'yi halkla bütünleştirmesini bekliyoruz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.