28 Şubat soruşturmasında 3. dalga da yaşandı.
Bu soruşturmayla ilgili hiçbir gelişme bizi şaşırtmıyor. Zira 28 Şubat'ın sorumluları kamuoyu tarafından yakından tanınıyor.
Daha önce de yazdım, 28 Şubat soruşturmasını yürüten savcı çok sağlam yerden gidiyor.
Belli ki savcı, amiyane tabirle, hiç dolduruşa gelmiyor.
Soruşturmayı elindeki delil durumunun işaret ettiği yöne doğru yönlendiriyor.
İlk etapta 28 Şubat'ın icra organı olan BÇG subaylarını topladı.
İkinci ve üçüncü dalgada yine BÇG'nin altyapısını kuran subaylar gözetim altına alındı.
***
Bu arada albay düzeyindeki teknisyenler gözetim altına alınırken 28 Şubat'ın üst komuta kademesinin önemli isimleri de tek tek mahkemeye sevk ediliyor.
Birinci dalgada Çevik Bir, ikinci dalgada Erol Özkasnak ve üçüncü dalgada Fevzi Türkeri gözaltına alındı.
Fevzi Türkeri'nin gözaltına alınması Çevik Bir'in gözaltına alınması kadar mühimdir. Zira bu komutanın 28 Şubat'ın her aşmasında önemli roller oynadığı biliniyor.
28 Şubat günlerinde Genelkurmay Teknik İstihbarat Başkanı olan Türkeri, şimdi savcıya elindeki gelişmiş dinleme sistemleriyle neler yaptığını, 28 Şubat'a nasıl destek verdiğini anlatacak.
***
Bu arada 28 Şubat soruşturmasında şöyle bir gelişme daha yaşanıyor: Küçük rütbeli subayların neredeyse hepsi kendilerinin emir altında olduklarını ve komutanları ne dediyse yaptıklarını söylediler.
Bu arada general seviyesindeki komutanlar da benzer ifadeler verdiler.
Bu ifadelere baktığımız zaman 4. dalgada kimin veya kimlerin tutuklanacağı tahmin edilebilir hale geliyor.
Bana göre sıra dönemin kuvvet komutanlarına geldi.
Ardından dönemin Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı'ya gelecek sıra.
İsmail Hakkı Karadayı sorgulanır mı?
Kimsenin şüphesi olmasın ki sorgulanacak; zira şu ana kadar verilen ifadeler ve ulaşılan ip uçları doğrudan doğruya dönemin mağrur Genelkurmay Başkanını işaret ediyor.
Zaten hep denir ya, silahlı kuvvetlerde 1. komutandan habersiz hiçbir şey yapılmaz.
Dediğim gibi karşımızda çok akıllı ve sağlamcı bir savcı var; davanın temelini sağlam inşa ediyor.
Bekleyelim görelim bakalım neler olacağını...
