Acı veya mutluluk veren olaylardan sonra ilgili insanların karneleri oluşur millet vicdanında. Soma maden kazasında da göz önündeki kişilere millet olarak davranış notu verildi şüphesiz. Bazıları sınıfta kaldı, bazıları ise sınıfı geçti.
İşte sınıfı geçen ve efkarı umumiyeden geçer not alan birkaç isim:
Taner Yıldız: bu krizin adam gibi nasıl yönetileceğini gösterdi dünya aleme. Sadece krizi iyi yönetmekle kalmadı, ciddiyet, empati, insaniyet, halka saygı gibi kavramların krizin her anında içini doldurdu.
Kemal Kılıçdaroğlu: Faciayı istismar etmedi. Makul sözler söyledi, kışkırtıcılık yapmadı. Hem olayın aydınlatılması yönünde tutum belirledi hem de ortak trajediye ortak bir duygudaşlık sergiledi.
Devlet Bahçeli: Milletin dara düştüğü her olayda milli duruş sergileyen, toplumu ve sistemi rahatlatan bir devlet adamı olduğunu bir kere daha gösterdi MHP lideri. Onun varlığı demokratik sistem için bir güvencedir.
Özgür Özel: Olayın en başından sonuna kadar, istismar etmeden, nasıl halkın hakkının aranacağını, nasıl demokratik muhalefet edileceğini siyaset sınıfına göstermiş ve büyük taktir toplamıştır.
A Haber: Soma faciasında A Haber'in gazetecilik anlayışı yeni medya arayışlarına temel teşkil edecek cinstendir. Halkın arasında, kışkırtıcılık yapmadan tüm Türkiye'de bir sağduyu frekansı oluşturmuştur.
Devlet: Bütün kurumlarıyla olabilecek en erken bir biçimde müdahale ederek yüzlerce işçimizin hayatının kurtulmasını sağlamış ve vatandaşlarına gücünü göstermiştir.
Sivil toplum: Türkiye'nin sivil toplum gücü de kendini ispatlamıştır. Başlatılan yardım kampanyaları bunun göstergesidir.
İsrail: Kuruluş kokteylini erteleyerek Türkiye'nin acısını paylaşmış ve iki devlet arasındaki soğukluğa bir sıcak duygu üflemiştir.
Din adamları: Başta Diyanet İşleri Başkanı olmak üzere bütün din adamları acılı yüreklere yaptıkları dini telkinler ile büyük bir görev yerine getirmişlerdir.
SINIFTA KALANLAR
Soma faciası bize gösterdi ki bu ülkede acılarımız üzerinde tepinen, insan eti yiyen yamyamlar var. Sayıları pek çoktur ve milletimiz onlara gerekli notu çoktan vermiştir.
İşte onlardan bir kaçı:
Ulusalcılar: Ne kadar acımasız oldukları görüldü, Soma acısını sonuna kadar sömürdüler, bu acının üzerinden siyaset yaptılar.
Medya: Soma'yı hükümet karşıtlığı için fırsat bildiler. Halkı hükümet ve Başbakan aleyhine kışkırtmak için yalan haber yapmakta hiçbir mahsur görmediler.
Yılmaz Özdil: "AKP'ye oy verdiler, müstahaklar" diyecek kadar alçaldı.
Yazgülü Aldoğan: "Ne şehidi be, bunlar kar uğruna Niyazi" diyecek kadar dibe vurdu.
Geziciler: Soma'yı yeni bir isyan rampası gibi gördüler ve sürekli eylem yaparak milletin nefretini kazandılar.
Twitter: Soma'ya dair uydurulan yalanları bir kanalizasyon gibi yayarak vicdanları ve zihinleri kirletti.
Barolar: Başta İzmir Barosu olmak üzere, "müstehak" diyenlere sessiz kalarak ne kadar ahlaki ölçülerini kaybetmiş kurumlar olduklarını göstermişlerdir.
Cemiyetler: Başta İzmir Gazeteciler Cemiyeti olmak üzere tüm cemiyetler, bırakın "müstehaktır" diyen üyelerini uyarmak bir yana, onların peşine takılıp "kuyruk" haline gelmişler, hiç utanmadan onların PİAR'ını yapmaya çalışmışlardır.
Sendikalar: Maden işkoluna mensup sendikaların ne kadar zavallı bir durumda olduğu ortaya çıkmıştır. Bunun yanısıra, birilerinin parlatmaya çalıştığı DİSK'li Beko'nun da ne kadar boş ve kof bir adam olduğu görülmüştür.