Hangi akıma kapıldınız?
Sanat akımlarının gayesi taze bir düşünce ortaya atarak toplumların gündelik ve kültürel yaşamında yapıcı ve çarpıcı değişimler meydana getirmektir. Genellikle kendinden önceki akıma tepki olarak ortaya çıkan kültürel akımlar kendini en çok görsel sanatlarda belli eder... Peki siz kendinizi hangi akıma kaptırdınız?
- Cumartesi
- Giriş Tarihi: 22 Mayıs 2021
SÜRREALİZM
DİĞER adı gerçeküstücülük olan bu akım 20. yüzyılın başlarında ilk kez Avrupa'da ortaya çıkmıştır. Bilinç dışı gerçekler, tutarlı bir bütünlük beklenmeksizin aktarılır. Akımın benimsediği temel fikir; aklın, geleneklerin, alışkanlıkların ve inanca bağlı değerlerin süzgecinden geçirilmeden aktarılır. Akım��n önemli temsilcilerinden bahsetmek gerekirse; Salvador Dali, Paul Eluard, Louis Aragon, Andre Breton, Federico Garcia Lorca ve Philippe Soupault'ı örnek gösterebiliriz.
EKSPRESYONİZM
Doğa olduğu gibi yansıtılmaz, duygular ve iç dünya daima ön plandadır. Sanatçılar, eserlerinde doğayı bireysel estetik anlayışlarına göre dizayn ederler ve nesnelerin görünüşlerini deforme etmekten geri durmazlar. Akım, nesnelerin göründüğü gibi olmadığını savunur ve nesnenin sanatçıda bıraktığı etkinin esere aktarılması gerektiğini vurgularlar. Akımın en ünlü temsilcilerine Edward Munch, Oscar Kokoschka, Ernst Ludwig Kirchner, Ernst Barlach, Georg Kaiser, Ernst Toller, Franz Kafka, August Stramm ve Ernst Stadler örnek verilebilir.
DADAİZM
Dadaizm akımı, I. Dünya Savaşının yıkıcı etkilerinin yanı sıra dönemin sanat üzerindeki katılığına tepki olarak ortaya çıkmıştır. Mevcut sanatsal düzeni reddeden Dadaistler, ortaya koydukları eserlerde alışılmış estetiğe yer vermez ve burjuva değerlerini yerle bir ederler. Alışılmış anlam ve mevcut düzen anlayışına karşı çıkan, biçimde ve dilde yeni düzenlemler yapan Dadaistlerin bir kısmı, 1922 sonrasında Sürrealizm akımına geçmişlerdir. Akımın önemli temsilcileri arasında Hugo Ball, Max Ernst, Marcel Duchamp, George Grosz, Jean Arp, Tristan Tzara ve Kurt Schwitters gösterilebilir.
FÜTÜRİZM
Geçmişin estetik yargılarını ve geleneklerini kabul etmeyen fütüristler; modernleşme, makineleşme ve hız kavramının toplumsal hayatın temeli olması gerektiğini savunmuşlardır. Her şeyin sürekli değişim halinde olduğunu ve hareketin, yaşamın en önemli gerçeği olduğunu ifade ederler. Fütüristler eserlerinde, çoğunlukla boşlukta yer değiştiren ve değişkenlik gösteren temalar kullanırlar. Özgün ve biricik olmak son derece önemlidir. Akımın önde gelen temsilcileri Filippo Tommaso Marinetti, Umberto Boccioni, Carlo Carra, Luigi Russolo, Gino Severini, Giacome Balla, Antonio Sant'Elia, Bruno Munarı ve Benedetta Cappa olarak gösterilebilir
KÜBİZM
Akım, Empresyonizm akımına karşı çıkan ve Paul Cezanne'nin doğayı geometrik cisimlere bölme düşüncesiyle yola çıkan Pablo Picasso ve Georges Braque tarafından Fransa'da ortaya çıkmıştır. Kübizm akımı savunucularına göre nesneler, yalnızca göründükleri gibi değil, görünenin ötesinde de işlenmelidir. Nesneleri geometrik şekiller olarak resmeden kübist savunucular görme duyusuna ve duyguya değil zihne ve mantığa dayanan işler üretmişlerdir. Kübistler, parçalara bölünmüş nesnelerin farklı kısım ve yönlerini harmanlayarak yeni bir gerçeklik algısı oluşturmuşlardır.
MİNİMALİZM
Akımı savunan sanatçılara göre, nesne salt olarak sadece nesnedir. Sanatçılar, nesnelerin tarihi ve sembolik karşılıklarını en aza indirgemeyi gaye edinmişlerdir. Genel olarak heykel ve müzik dallarında eserlerin üretildiği akımın temsilcileri arasında Carl Andre, Sol LeWitt, Robert Morris, Richard Serra, Philip Glass, Steve Reich, John Adams ve Yan Tiersen gösterilir.
PÜRİZM
Pürist sanatçılar, neşe ve haz arasına kesin bir çizgi çekerek değişmez nesneleri ifade etmişlerdir. Ölçüler ve sayısal düzen Pürizm akımında önem taşır. Akımın savunucuları fonksiyonel bir stil geliştirmişler ve görsel sanatın asıl gayesinin mutlak uyum olduğunu sonuna kadar savunmuşlardır. Akım, her dönem görebileceğiniz bir sanat anlayışını da vurgular.
PUANTAİLİZM
Bu akımın öncüleri, empresyonizmde biçim, içerik ve anlatılan konunun değerini kaybettiğini ve ışığın ön plana çıktığını savunurlar. Renk unsuruna önem veren savunucular, rengin önemini yitirmemesi için boyaları karıştırmazlar ve renkleri yan yana kullanırlar
ABSTRE EKSPRESYONİZM
BİLİNÇ ve bilinç dışı arasındaki zıtlığa önem veren sanatçılar, karşıtlığın bütünlüğünü baz alarak derin anlamlara inmeyi hedeflemişlerdir. Akımın önde gelen temsilcileri olarak Jean Dubuffet, Francis Bacon, Arshile Gorky, Franz Kline ve Philip Guston gösterilir
POP ART
Bu sanat akımında, bireysellikten arındırılmış popüler kültür imgeleri ortaya koyulur. Pop art akımında günümüz dünyasında yaşayan, sıradan bireyi ve duygularını aktarma fikri hedeflenir. Burjuvazi sanat anlayışına karşı çıkan sanatçılar, görsel etkinin soğuk su etkisi yaratır olmasına odaklanmış, yarattıkları eserleri entelektüel altyapıya dayandırmamışlardır. Pop artın önde gelen popüler temsilcileri Richard Hamilton, Eduardo Paolozzi, Andy Warhol, Roy Lichtenstein ve Claes Oldenburg'tur
OP ART
OP ART akımında anlam ve anlamlandırma asıl değerini kaybederken optik oyunlar ön plandadır. Akımın en ses getiren temsilcileri Josef Albers, Victor Vaserley ve Yaacov Agam olarak bilinir.