Dijitale yenilen el sanatları
- Cumartesi
- Giriş Tarihi: 21 Ocak 2023
Tire'nin geçmişe damga vurmuş Urgancı, Yularcı, Semerci, Kalaycı, Nalıncı gibi meşhur el sanatları ustalarının çoğu aramızdan ayrıldı.
Geride ise mesleklerini bırakacak kimseleri yok. Kalanlar ya yaşlılıktan ya da para kazanamadıkları için kepenklerini bir bir indiriyor.
Urgancı, Yularcı, Semerci, Kalaycı, Nalıncı ve daha niceleri dijital çağın hızına ve ihtiyaçlarına yetişemediği için kayboluyor...
İşte bugün sadece Tire Kent Arşivi Müzesi'nde yaşatılan el sanatlarının işte en ünlüleri...
BELEDİ DOKUMA
Osmanlı'nın dut bahçeleri ve ipekçiliğiyle meşhur şehri Tire, aynı zamanda dokumacılık merkezlerinden de biriydi. Tireliler, 1500'lü yıllarda geliştirdiği bir tezgâhta, ünlü 'Beledi Dokuma' yı keşfetti.
Osmanlı'nın ve Avrupa'nın sarayları bu kumaşla giydirildi. Yeniçeri Ocağı'nın iç zıbınlıkları (gömlekleri) dikildi. Evlerde giysiler, perdeler, divan ve yatak örtüleri Beledi'den hazırlandı. Zamanla Beledi Dokuma'yı öğrenen Bursa'da, ahilik bayraklarını bu kumaştan üretti. Günümüzde, Tire Ticaret Odası'nın girişimleriyle Beledi tezgahları yok olmaktan kurtarıldı.
NALBANTLIK
Tire'de kaybolmaya yüz tutan el ve alın teri işçiliklerinden biri de nalbantlık. Yıllar önce iş yetiştiremeyen nalbantlar artık her türlü ulaşım aracı olarak atlar yerine motorlu araçların kullanılmasından dolayı yol olmanın eşiğinde...
NALINCILIK
Yöresel özellikleriyle öne çıkıp üne kavuşmuş, kadife üzerine sırma ile işlenmiş nalınların ilk defa Tireli ustalar tarafından yapıldığı söylenir. Ne denli doğrudur bilinmez ama geçmişte el sanatlarının ilçede geldiği noktayı anlatması açısında gurur verici. Çeyiz sandıklarının olmazsa olmazları, turistlerin çokça hediyelik eşya olarak tercih ettikleri, günümüzde birçok mekânın şark köşelerini süsleyen süs nalınları adeta Tire'nin simgelerinden.
Eskiden, ev ve hamamlarda kullanılan, camilerde abdest alırken giyilen nalınlar, daha önceleri genç kızlara düğün hediyesi olarak götürülürmüş. Son temsilcisi Cemil Tolga halen sağ ancak yakın zamanda o da kepenk indirdi.
YORGANCILIK
Yorgancılık bu gün bile varlığını sürdürme konusunda diğer el sanatlarına göre daha şanslı görünmektedir.
Elyaf yorganlar pamuk yorganların yerini alsa da, ilçedeki birkaç yogan ustası halen direniyor.
Son yıllarda elyaftan kaçanlar tekrar pamuk yorganlara dönüyor. El yapımı, renk renk motiflerle süslü yorganlar müşterilerini bekliyor. Pamuk yorganların son yıllarda genç kızların çeyizlerini de süslemeye başlaması ustalarını umutlandırıyor.
URGANCILIK
Tire urganları, zamanında sağlamlığı ve beyazlığıyla Anadolu'nun her yanında şöhret kazanmıştı. Öyle ki, Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u fethederken Tireli ustaların ördüğü urganlarla gemilerini Haliç'e çektirdiği bilinmektedir. Urgancılık bu gün artık yok olmanın eşiğinde.
Son temsilcilerini sadece Tire Kent Müzesi'nde görebilirsiniz.
SARAÇLIK
"Kösele" denilen kalın deri ve normal ince deri ile hayvan koşum takımları, kemer, silah kılıfı, mermi kılıfı, çanta gibi avcı gereçlerinin yapıldığı sanata Saraçlık, bu işle uğraşanlara da "Saraç" deniliyor. Özellikle ata verilen önem dolayısıyla saraçlığın eski Türk sanatları arasında önemli bir yeri bulunmaktadır. Tarihsel süreç içerisinde besi hayvanları ve evcil hayvanlar için de üretimler yapılan saraçlık mesleği Tire'de sayıları azalsa da halen yaşamakta olan geleneksel el sanatlarından biridir.
SEMERCİLİK
Tire'de zamana karşı direnen el sanatlarından biri de semercilik.
At, eşek ve develerin boncuklarla işlemelerle süslü semerlerini yapan ustalar el sanatları çarşısındaki sokak aralarındaki küçük dükkanlarında halen üretiyorlar.
KALAYCILIK
Ustalık gerektiren kalaylamada bakır kaplar önce tuzruhuyla ardından da kumla temizleniyor.
Daha sonra nışadır ve eritilmiş kalayla birlikte odun kömürü ateşinde kalaylanan bakır kaplar, pamukla silinerek ilk günkü gibi yeni hale geliyor. En iyi iletkenlerden biri olan bakır günümüzde tekrar mutfaklara dönüyor. Kalycılık mesleği belki tekrar canlanır ancak sürekli kullanılan bir bakır kabın bakır zehirlenmesine yol açmaması için en azından yılda bir kez kalaylanması gerekiyor.