Düşük profilliler için öneriler

Genelde iki tip çalışan vardır. Düşük veya yüksek profili olanlar. Yüksek profilini olanlar çok çalışırlar, sürekli proje geliştirir veya önerilerde bulunur ve hep patronun yakınında bulunurlar. Başarılı olsalar da olmasalar da sürekli orta yerdedirler.
Düşük profilliler ise sürekli sutre gerisindedirler. "Bana dokunmayan yılan bin yaşasın, bu kadar paraya bu kadar iş" gibi düşünceleri kendilerine şiar edinmişlerdir. Ortalıkta görünmez, patrondan köşe bucak kaçar ve gelen her işe angarya gözüyle bakıp ayak diretirler. Asla gönüllü olmazlar.
Düşük profilli olmanın en büyük sakıncası topun ağzında olmaktır. İşten çıkarılacak personel listeleri hazırlandığında ilk sırayı hep bu grup doldurur. Çünkü patronlar fark yaratmayan ve kendini göstermeyen personeli sadece kağıt üzerindeki bir isim olarak algılar. Gerektiğinde kapının önüne koymakta tereddüt etmez.
Eğer kasıtlı olarak düşük profil gösteriyorsanız diyecek bir sözüm yok. Ancak farkında olmadan düşük bir profil sergiliyor ve bundan da memnun değilseniz durumunuzu iyileştirmek için birkaç önerim olacak.
1- MEŞGUL OLUN! Çalışanlar için iş yoğunluğunun arttığı ve azaldığı zamanlar vardır. Yoğunluğun azaldığı zamanları bir rahatlama ve dinlenme periyodu gibi algılarız. Maillerimizi kontrol eder sık sık kahve molalarına çıkarız veya internette vakit geçiririz. Ne de olsa işler yoğunlaştığında yine tempomuz yükselecek düşüncesiyle içimiz rahattır. Oysa içiniz rahat etmemeli. Bu zaman dilimlerini de doğru ve tam olarak değerlendirebilmek için proje geliştirin. Patronunuza gidip ne yapabileceğinizi sorun.
2- GÖNÜLLÜ OL! Çalışanlar genelde toplantılardan kaçınır. Çünkü toplantı demek sonunda ekstra iş yükü ve yeni sorumluluklar demektir. Oysa hepimiz biliriz ki ne kadar başımızı kuma sokarsak sokalım iş gelip bizi bulur. Zaten metazuri yapmak durumunda kalacağın bir iş için ayak diremenin veya "burun kıvıran adam" olmanın bir anlamı yok. Madem öyle, gönüllü ol hem profilin yükselsin hem de işi müzakere etme şansın olsun.
3- YETENEKLERİNİ ORTAYA ÇIKART: Muhasebe elemanısınız ama çok iyi bir yabancı diliniz var. Diyelim şirkette bir tercüme işi çıktı ve yapacak adam bulamıyorlar. "Hiç bulaşmayayım. Bir kere yaparsam hep beklerler ve vazifem haline gelir" diye düşünebilirsiniz ya da "Boş vakitlerimde şirketin çevirilerine seve seve yardım ederim" dersiniz. Eğer yaparsanız şirketin için öneminiz artar. Çalışkan ve gayretli bir eleman olursunuz. Kimse sizden kolay kolay vazgeçemez. Kısaca bilgi ve becerilerinizi kendinize saklamayın tüm gücünüzle kuruma hizmet etmeye çalışın. Günün sonunda kazanan siz olursunuz.
4- EĞİTİM İSTEYİN: Bir çok şirket kurumiçi eğitimler düzenlemektedir. Bunlara katılın. Eğer yoksa yapılması için istekli olun. Edineceğiniz yeni bilgileri işinizi yaparken nasıl kullanacağınızı patronunuza izah edin.
5- AKTİVİTELERE KATILIN: İşyerinizde düzenlenen etkinliklere katılmayı ihmal etmeyin. Futbol turnuvaları veya haftasonu gezilerinde yer alın. Böylelikle insanların dikkatini çeker ve farklı yeteneklerinizi gösterme şansı elde edersiniz.
İyilikle kalın...