Önce bayram, sonra Noel Baba
"Tanrım beni yavaşlat. Aklımı sakinleştirerek kalbimi dinlendir...
Zamanın sonsuzluğunu göstererek bu telaşlı hızımı dengele... Günün karmaşası içinde bana sonsuza kadar yaşayacak tepelerin sükunetini ver.
Sinirlerim ve kaşlarımdaki gerginliği, belleğimde yaşayan akarsuların melodisiyle yıka, götür.
Uykunun o büyüleyici ve iyileştirici gücünü duymama yardımcı ol... Anlık güzellikleri yaşayabilme sanatını öğret; bir çiceğe bakmak için yavaşlamayı, güzel bir köpek ya da kediyi okşamak için durmayı, güzel bir kitaptan birkaç satır okumayı, balık avlayabilmeyi, hülyalara dalabilmeyi öğret...
Her gün bana kaplumbağa ve tavşanın masalını hatırlat. Hatırlat ki yarışı her zaman hızlı koşanın bitirmediğini, yaşamda hızı arttırmaktan çok daha önemli şeyler oldugunu bileyim...
Heybetli meşe ağacının dallarından yukarıya doğru bakmamı sağla.
Bakıp göreyim ki, onun böyle güçlü ve büyük olması yavaş ve iyi
büyümesine bağlıdır...
Beni yavaşlat Tanrım ve köklerimi yaşam toprağının kalıcı
değerlerine doğru göndermeme yardım et. Yardım et ki, kaderimin yıldızlarına doğru daha olgun ve daha sağlıklı olarak yükseleyim.
Ve hepsinden önemlisi...
Tanrım, bana değiştirebileceğim şeyleri değiştirmek için cesaret, değiştiremeyeceğim şeyleri kabul etmek için sabır, ikisi arasındaki farkı bilmek için akıl ve hikmet, beni aşkın körlüğünden ve yalanlarından koruyacak dostlar ver..."
Yılmaz Erdoğan'dan...
Ben iki "Vizontele"yi de, "Organize İşleri" de sevmiştim. Yılmaz Erdoğan'ın dördüncü filmini merakla bekliyordum. Bu kez karşımıza Neşeli Hayat'ta noel baba olarak çıktı. Artık onun Türk Sinemasının ustaları arasına adını yazdıracağından kuşkum yok.
Sanat filmi yapmak uğruna insanın içini karartacak mesajlar vermeyip, çok doğal, sade, hüzünlü bir öyküsü olmasına rağmen izleyenin içini neşeyle dolduran, pozitif enerji veren bir film yapmış Erdoğan...
Oyuncu kadrosu çok başarılı. Ersin Korkut'un oyunculuğu bir Kemal Sunal'ın, bir Şener Şen'in ilk dönemlerini hatırlatıyor... BKM'nin mutfağında yetişenlerden Büşra Pekin mükemmel bir performans gösteriyor. Cezmi Baskın da süper.
Hayal kırıklılıklarının yok edemediği bir umut filmi izlemek istiyorsanız, nasıl olur da çaresizliğin yerini hüzün değil neşe alır, merak ediyorsanız bu filmi izleyin. Hiç de pişman olmayacaksınız.
Son yıllarda dansı, tiyatroyu, sinemayı, müziği ele alıp böylesine yol kateden ve iyi işler çıkaran Mustafa, Yılmaz ve Deniz Erdoğan kardeşleri sevgiyle kucaklıyorum.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.