Sahne mi? Kulis mi?
Arkadaşımla hemen yemeği bıraktık ve onlara gittik. Kapıyı bize gayet sinirli gözlerle eşi açtı. "Hayırdır? Neden yemekte değilsiniz?" diye sorunca ben durumu açıkladım ve kızın odasına gittim. Ağlamaktan şişmiş gözlerle bana bakarak bir anda boynuma atladı. "Armağan teyze hoşgeldin" dedi. Bir süre onunla sohbet ettik ve anladım ki çocukta kaygılar başlamış. "Derslerde başarılı mı olacak? Başarısız mı olacak? Öğretmeni ona kızacak mı? Ödevlerini eksik mi yaptı?" derken kendine olan güveni o kadar azalmış ki çorabını bile tek başına giyemeyeceğini düşünerek devamlı yanında annesini ister hale gelmiş. Ve annesi ya da babası yanında yoksa da kendisini çok güvensiz ve korumasız hissetmeye başlamış. Yani sevgili okurlar çocuktaki bu durum bir şımarıklık, terbiyesizlik değil aslında ruhsal bir rahatsızlık. Pek çok anne- baba bazen aniden ortaya çıkan bu durumu şımarıklık olarak yorumlayabilirler ve çocukla güç savaşına girerler. Oysa ki çocuklarda özellikle bir anda ortaya çıkan davranış değişiliklerinin büyük bir bölümünün altında ruhsal sıkıntılar yine az bir bölümünün altında da nörolojik bozukluklar yatar. Çocuklarda da yetişkinlerde olduğu gibi psikiyatrik sorunlar, psikolojik sıkıntılar ortaya çıkabilir. Ancak çocuklar yaşlarından dolayı yetişkinler gibi "Benim bir sıkıntım var, sorunum var" diyemezler.
Tıpkı arkadaşımın çocuğunda olduğu gibi çocuklar sahnede bir davranış sergilerle; bağırırlar, öfkelenirler, ters davranırlar, zorluk çıkarırlar. Ve dışarıdan gören insanlar bu davranışları şımarık olarak yorumlarlar. Oysa ki önemli olan çocuğun sahnede sergilediği davranışlar değildir, önemli olan çocuğun kuliste yani iç dünyasında ne yaşadığıdır. Bu kız çocuğunda da ortada hiçbir geçerli neden yokken bir anda çocuğun içe kapanması, ani başlayan korkular, endişeler, davranış değişiklikleri, yoğun öfke çocukta çocuğun içdünyasında sıkıntılı, gergin olduğunu, özgüven sorunlarının başladığını ve mutsuz olduğunu göstermekte. Bu gibi ruhsal sıkıntılar da mutlaka psikolojik destek almak gerekir. "Bekleyelim nasılsa kendi kendine geçer" gibi bir düşünce şekli kesinlikle kabuledilemez. Bazen bazı anne babalar çocuklarının çok istedikleri bir şeyi örneğin telefonu, ipadi ya da herhangi bir şeyi çocuklarına alarak bu sıkıntılarının geçeceğini zannederler oysa bu sıkıntılar tedavi edilmekten sonra geçmez ve giderek artar. Bu yazıyı okuduktan sonra bile çocuğunuzun davranış değişimlerinin "şımarıklık" olduğunu düşünüyorsanız çocuğunuzla ilgili sizi önümüzdeki aylarda, yıllarda bekleyen çok daha olumsuz davranışlara hazırlıklı olmanızı öneririm.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.