Bu haftaki yazımda sizden gelen soruları derledim ve cevapladım. Özellikle evililik konusunda o kadar çok mail gelmiş ki hepsini cevalandırmaya girişsem bana ayrılan köşe yeterli gelmez. Yazı 2 bölüm halinde yayınlanacak. Tam bir evlilik süreci yazısı oldu. Keyifle okumanızı dilerim. Yazılarla ilgili görüş ve düşüncelerinizi benimla paylaşmak isterseniz mail atabilirsiniz.
1. İnsanlar neden evlenir?
Her insanın evlenme nedeni farklıdır. Kimi insan çoluk çocuk sahibi olmak, yuva kurmak, aile ortamında yaşayabilmek için evlenir. Kimi insan geleceğini güvence altına almak için evlenir, kimisi cinsel ihtiyaçları karşılansın diye evlenirken kimisi maddi ihtiyaçlar için evlenir. Kimisi de adet yerini bulsun diye çevre bakısıyla evlenir. Öyle veya böyle aslında herkes mutlu olmak için evlenir.
- Evlenince ilk gece acaba çok kan gelir mi? Canım yanar mı?
Genç kız evlendiğinde ilk gece ilişki sırasında canının yanacağından ve vajinadan çok kan geleceğinden çok korkabilir. Bu korku o kadar yoğundur ki genç kız bu yoğun korkudan dolayı eşiyle ilişkiye girmekten kaçınır. Hele hele bu konuda deneyimi olmayan kişiler bazı cahil insanlarca epey korkutulabiliyorlar. Ancak size söylenen korkutucu bu cümleler gerçekdışı ve abartılı safsatalardan başka bir şey değildir. Zardan gelecek kan miktarı da abartıldığı gibi matah bir şey değildir. Ayrıca bakirelerin yüzde 20-30'unda zar çok çok ince olduğu için kan gelmeyebilir. Hatta bazen ilk kanama evlendikten bir kaç ay sonra ortaya çıkabilir.
- Acaba ilk gece evlenmeden önce penisim yeterli mi? Penisimde ya bi sertleşme olmazsa?
Özellikle ilk gece kadının kafasında yarattığı endişeler gibi erkeğin de kafasında yarattığı endişeler olabiliyor. Özellikle ergenlik döneminde ergen penisinin boyuna takılı kalabiliyor ve arkadaşlarıyla penis boyuyla ilgili iddialara girebiliyor. Oysa penisin boyu işin esasında gerçekten önemli değildir. "Ya sertleşme olmazsa" endişesi ise yine başka bir endişedir. Zaten peniste sertleşmenin olmamasına sebep olan şey de kişinin aklından geçen bu endişedir. Yatağa girildiğinde kişi rahatsa penis de rahattır eğer kişi gerginse penis de gergindir ve beklenen performansı gösteremez.
- Acaba doğru kişiyle mi evlendim?
Bu soru sizin de eşinizin de aklına zaman zaman gelebilir. Eşinizle yaşadığınız iletişim problemleri yüzünden aklınızdan bu türden düşünceler geçebilir ancak eğer eşinizle evlendiğiniz için pişmansanız, evliliğiniz ile eşiniz ile ilgili hayal kırıklıkları yaşıyorsanız ya da olumsuz duygularınız epey artmışsa evliliğinizde yaşadığınız mutlu anların sayısı azalmışsa o zaman ortada bir sorun var demektir.
4. Artık evlendik eşimi istediğim gibi değiştirebilirim
Kadınların bir kısmı evlenmeden önce kocalarının kendilerine uygun olmayan yönlerini evlendikten sonra değiştirebileceklerini düşünürler. Evleninceye kadar gerçek duygularını gerçek arzularını, beklentilerini karşı tarafa göstermeyen ve rol yapan adeta oyun oynayan kişilerin sayısı az değildir. Dolayısıyla hele bir evlenelim ben onu adam etmesini bilirim ya da ailesinden koparırım diyen insanlar elbette vardır. Ancak bu maalesef gerçekte çok da sağlıklı bir düşünce değildir. Kimse kimseyi bir takım isteklerle yola getiremez. Sadece zorlayabilirsiniz belki baskı da uygularsınız, karşı tarafı tehdit edersiniz. Sizin baskıcı tutumunuz karşısında karşı taraf boyun eğmiş gibi görünür ancak yine de yapacağını yapar. Maske takar... Siz değiştiğini zannedersiniz ancak o içten içe aynı kişidir ve hatta onu zorlamanızdan dolayı size öfke duyabilir ve sizden uzaklaşabilir.
4. Evlendik ve artık çocuk yapmamız gerekiyor
Bebek sahibi olmaya karar vermek yaşamdaki en ağır sorumluluğun altına girmektir. Böylesi zor bir sorumluluğu taşıyabilmek için de karı-koca rolüne ilaveten anne-baba olmaya kişilerin hazır olması gerekir. Bebek sahibi olmak için; sağlıklı ruh ve beden sağlığı şarttır. Bunların dışında yetişkin olmak, eşlerarası uyumun olması, maddi yeterlilik, yaşamdaki sorumlulukların farkında olmak ve bu sorumlulukları yerine getiriyor olmak da gerekir.
5. Bebek sahibi olmak eşler arasındaki bozuk ilişkiyi düzelter mi?
Çünkü bebek yapmak her ne kadar uygun bir karar gibi gelse de aslında bebek eşinizle var olan mesafenizi arttırmaya da sebep olabilir. Çünkü bebeğin bakımı, emzirilmesi, altının değiştirilmesi, uyutulması tamamen zaman alıcı işlerdir ve bebeğin bakımına zaman harcadıkça eşinizle aranızdaki mesafe de giderek artar. Tam tersine eşinizle sağlıklı ve uyumlu bir ilişkiniz var ise bebek yapmak doğru bir karar olabilir.
6. Bir kadın olarak bebek sahibi olmaya nasıl hazır olabilirim?
Hepimiz biliyoruz ki kızlar anne olmaya hazır olarak büyütülürler. Kadın olmak şevkatli, anaç olmak anlamına gelir. Anne olmak bir kadın için doğasının bir parçası olduğu gibi aynı zamanda kadın için bir başarıdır da. Bir kadın anne olmamışsa kendini eksik, yetersiz hisseder. Bu yüzden yaşı ilerlese de kadınlar anne olmak isterler. Ancak bebek sahibi olmayı istemek ile bebek sahibi olmaya hazır olmak farklı şeylerdir. Bebek sahibi olmaya hazır olmak bir bebeğin sorumluluklarını yerine getirmeye hazır olmak anlamına gelir. Bu yüzden sağlam bir ruh halinizin olması son derece önemlidir. İstenilen bir bebek olduğunu bilmek bebeğinizin "ben değerliyim" duygusunu da güçlendirecektir. Bu yüzden bebek sahibi olmaya hazır olmanız sizden sonra en çok bebeğinizin ruh sağlığını olumlu yönde etkileyecektir.