Önce haberimiz...
"RTÜK, henüz 15 yaşındaki bir kız çocuğunu evlendirme programına çıkarıp 45 yaşındaki adamla buluşturan 'Su Gibi' adlı program nedeniyle, Fox TV'ye 500 bin lira para cezası verilmesini kararlaştırdı. Programın, 'Yayınların toplumun milli ve manevi değerlerine ve Türk aile yapısına aykırı olmaması' ilkesiyle bağdaşmadığı saptandı."
***
Daha önce, bilmem kaç defa yazdım. Televizyonda insanların gerçek yüzünü gösteren ve ne kadar ar damarı çatlamış bir toplum olduğumuzu belgeleyen en itici yapımlar evlendirme programlarıdır...
Bu kadar çiğ, bu kadar utanmazca bir şekilde, insanca anlaşabilmenin yolları dışında her türlü çıkarın evlilik koşulu haline getirildiği programları başka hiçbir yerde göremezsiniz.
***
Yaşını başını almış bir adamın karşısına, sırf onun fazlaca mülk ve parasının üzerine konma düşüncesiyle çıkarılan kadınlar. Yaşça çok daha küçük olmaları, hayat görgülerinin uyuşup uyuşmadığı hiç önemli değil. Zaten bu programları sunan çöpçatanların amacı da reyting uğruna önlerine geleni başgöz edivermek. Sonrası kimin umurunda...
Nitekim bu reyting aymazlığının sonu yok. 15'inde, daha reşit bile sayılmayan ve medeni kanuna göre kendi isteğiyle evlenemeyecek bir kızı, 30 yaş büyük bir adamın önüne 'mal' gibi oturtacak kadar hem de...
***
Çok merak ediyorum. Acaba bu programları yapanlar, kendi kızlarını da küçük yaşta süsleyip püsleyip 45'lik sözde delikanlıların kucağına itmeye kalkışırlar mı? Ya da diyelim ki, evlenip ayrılmış analarını o stüdyolara alıp da, yağlı kapı bir kısmet bulmak için her programda bir başka yakışıksız herifle tanıştırmaya çalışırlar mı?
Yapmazlar... Gönülleri elvermez... İş kendilerine gelince 'aile kavramı' önem kazanır. Ama televizyonda reyting hırsı bürüyen gözleri, çaresiz insanların geleceklerini karartacak adımlar atmalarına pek ala çanak tutar. Çünkü en rahat kandırılacak kişiler, cahiller ve sizi bir umut kapısı olarak görenlerdir. Acımaya ne hacet.
***
Üstelik özürleri kabahatlerinden büyük. Hatta özür dilemeyi geçtim, bir de 'kandırıldık' diyerek akıllarınca zeytinyağı misali ayıplarını örtmüşler. Programın yapımcılığını üstlenen şirketin açıklamasına göre, neymiş efendim, genç kıza kimliği sorulduğunda evden acelece ayrıldığını ve nüfusunu unuttuğunu söylemiş. Güya 18 yaşından büyük olduğuna dair kağıt imzalatmışlar da öyle kabul etmişler.
Yok öyle yağma! Sizin gözünüz kör mü? Kızın yaşının büyük gösterdiğini öne sürmeniz de saçma. Çocuk yaşta bir kız elbette evlilik hevesine kapıldıysa, 'ben daha küçüğüm' diyecek değil. O sorumluluk size ait. 15'inde çocuğu, treni kaçırıyormuş gibi 45 yaşındaki adamın nikahına geçirmeye çalışmak yerine, "Git evden kimliğini getir" diyemediniz mi?
Yoksa böylesi işinize mi geldi!