İlham veren öğretmenler
Anne anlatıyor: Bir çok aile gibi biz de, enstrüman çalsın, sporla uğraşsın, hayatta tutunacağı hobileri de olsun diye senelerdir kurslara taşıyoruz oğlumuzu. Spora da, müziğe de, resime de ilgisi olmadığına dokuz sene sonra emin olmuştuk ve peşini bırakmıştık ki, bizim oğlan gece gündüz bateri çalmaya başladı. İş öyle boyuta geldi ki, komşularımızı rahatsız ediyor olmanın huzursuzluğunu yaşamaya başladım. İlgisinin kaynağını araştırdığımda, öğrenciyi gören ve odağına alan öğretmenin varlığını gördüm... Sevgili öğretmenimiz, öğrencinin bateriye yeteneği olduğunu söylemiş, yetmemiş videoya çekip çocuğun arkadaşlarına da seyrettirmiş. Kendini yeteneği ile var edebilen bu öğrenciden zorbalık veya zararlı alışkanlık görme olasılığı elbette neredeyse imkansız.
KÖKLÜ DEĞİŞİKLİK YAŞADI
Bir başka anne anlatıyor: Kızımın matematiğe olan yeteneği birinci sınıftan itibaren onunla ilgili gurur kaynaklarımızdan oldu.
Teneffüslerde dahi problem çözmeyi tercih edecek kadar çok seviyordu işlemleri, sayıları. Ta ki, 8. sınıfta yeni gelen matematik öğretmeni, matematiğin ona çok uygun olmadığını, başka alanlar seçmesini söyleyene kadar. Artık tekrar matematiği sevmesi zor gibi görünüyor. Hayatında köklü bir değişiklik yaşadı ve matematikten kalan boşluğu neyle dolduracağımızı da bilemiyoruz. İyi niyetle de olsa, rehberlik ederken dikkatli olmamızı gerektiren örneklerden sadece biri bu da...
Bir örnek de yurtdışından, okuduğum bir kitaptan: Yazarın kızı coğrafyayı hiç sevmiyor ve yapamadığını düşünüyor. Eve gelen öğretmen çocuğun moda tasarımına ilgisini fark ediyor, yerel kıyafetler üzerinden coğrafi bilgileri tartışmaya başlıyorlar, bu sırada da oyuncak bebeklere yerel elbiseler dikiyorlar. Hikayenin sonunda bu küçük kız büyüyor, Harward'da psikoloji okurken birden eğitimini bırakıp, moda tasarımı okumaya başlıyor ve şimdi dünyanın ünlü modacılarından.
GÖRMEK VE DUYMAK
Bazen sadece öğrenciyi görmek ve duymak bile yeterli olabiliyor.
Yetmediği durumlarda da, yine işe çocuğa seni görüyorum, seni duyuyorum, senin farkındayım, diyerek başlamak gerekiyor. Kendini gösteremeyen, var olamayan çocukların biz yol göstermediğimizde görünür olmak için çok tehlikeli yollar seçebileceğini de biliyoruz.
Zorbalığın okullarda bu derece artması, beraberinde ölümcül tehlikeli oyunların rağbet görmesi de hep aynı sebepten hiç kuşkusuz. Gittikçe sertleşen dünyada, gün geçtikçe daha kırılgan olan çocuklar yetiştirmemizin temelinde de aynı sebep var.
Özgüven kişinin kendini kabul etmesi sonra da yeteneklerine ve dolayısı ile yapabileceklerine olan güven ile alakalı.
Başardıkları da, kişilerin özgüveni ile. Bir bireyin kendini kabul etmesi ise ailesinin onu olduğu gibi kabul etmesi ile ilişkili. Yavrularının mükemmel yaratıldığına inanan ve onların gelişimlerini her daim destekleyen aileler ve sonrasında da öğretmenler bahsettiğimiz. Yapabileceklerine inanan, yol açan, kısacası ilham veren öğretmenler...
Bazen sözleri, bazen davranışları, bazen de yaşantıları ile öğrenciyi harekete geçiren rehberlik edenler... Mesleğini çok seven öğretmenler... İyi ki varsınız...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.