Öğretmene çok iş düşüyor
KULAKTAN DOLMA BİLGİLER
Günümüzde her konuda algı neyse, artık gerçeklik o. Kulaktan dolma bilgiler, bazen de bunların kasıtlı olanları, sosyal medyaya gerçeklikten önce düştü mü; oluşan algıyı değiştirebilmek nerdeyse imkansız.
Gerçeği arama, bulma tembellliği içindeyiz yani. Elimizin altındakini doğru kabul etme kolaylığını benimsemişiz bir başka deyişle.
Hal böyleyken gerçeklik kendini ortaya koymalı, boşluk bırakmamalı, algının o gerçekliğin yerini doldurmasına izin vermemeli.
Müfredat için de durum böyle. Sahada bazı öğretmen arkadaşlarımızın eskiden kalma alışkanlıkla müfredattaki değişikliğin işe yaramayacağını söylediklerini duyuyoruz.
Oturup konuştuğumuzda, endişelerini sorduğumuzda neredeyse tamamına yakınının müfredatı okumamış olduklarını görüyoruz.
Mesela sorunların bölgesel olarak değiştiğini, merkezi müfredatın işe yaramayacağını savunan öğretmen arkadaşlara, yeni programdaki okul temelli yaklaşımdan, öğretmene tanınan esneklikten bahsediyoruz. Okul temelli yaklaşımla demografik özelliklerin dikkate alınmasının mümkün olduğundan.
Öğretmen arkadaşımız heyecanlanıyor anlattıklarımızdan sonra. Tam da bu heyecan lazım okullarda, toplumda.
YENİLİĞE AÇIK OLMALIYIZ
Öğretmen dertlendiğinde, heyecanla, aşkla , şevkle işini yaptığında başarılı olduk, oluyoruz, olacağız. Şu da bir gerçek ki, değişen dünyanın ihtiyaçlarını karşılamayan, hatta daha da ileri giderek 100 yıl öncesinin ihtiyaçlarına göre şekillendirilmiş bir eğitim sisteminin müfredatı ile günümüz çocuklarının ilgisini çekebilmek, sınıfta tutabilmek hiç de mümkün değil. Bunun sıkıntısını en çok öğretmenler yaşıyor senelerdir. Bilgiye kolay ulaşan çocuklara, belki de güncelliği kalmamış bilgiyi dikte etmeye çalışmak hem öğrenciyi hem de öğretmeni tüketiyor.
Yeni müfredat hayatın içinden, esnek, değişen, dönüşen yapısı ile çocuğun dünyasına ulaşabilecek, çocuğun yeni dünyayı şekillendirecek donanıma sahip olmasına olanak sağlayacak. Yeniliğe en çok açık olması gereken mesleki grup öğretmenlik hiç kuşkusuz. Geleceği şekillendirecek yeni nesli yetiştirme iddiasındalar çünkü.
Değişen dünyada müfredatın da değişmesi kaçınılmaz. Yeniliğe uyum sağlamak konfor alanımızı zorlasa da, getireceği mesleki tatmin en büyük motivasyonumuz olacak.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.