İki gün sürecek Ekonomik ve Ticari Ortaklık Komisyonu (JETCO) çalışmaları her iki ülke ekonomileri için oldukça önemli. Tabi Türkiye ekonomisi için daha da kritik bir rol oynuyor. İlişkilerin kuvvetlendirilmesi ile hem dış ticaretin artması hem de ortak girişimlerle yatırımların hacminin genişlemesi planlanıyor.
Almanya, karşılıklı yapılan ekonomik ilişkilerde diğer ülkelerden ayrışıyor. Yani geniş alana yayılan köklü bir geçmiş var. 1960'larda misafir işçi olarak çok sayıda vatandaşımızın Almanya'ya gitmesi ve istihdamına önemli katkılar vermesi sonucu Almanya'nın her zaman Türkiye ekonomisindeki yerini farklılaştırmış.
Nereden nereye. Zor işlerde işçi olarak çalışmadan işyeri sahipliğine giden bir başarı öyküsü var ortada. 77 bin işyeri açmış ve başarıyla faaliyet gösteren vatandaşlarımız var. 20 milyar euro civarında yıllık gelir elde ediyorlar. Almanya ise dış ticaret ve turizm konularında bizim ekonomimize önemli katkılar yapıyor. Türkiye'nin toplam ihracatında Almanya'nın payı yaklaşık yüzde 10'larda.
İTHALATTA İKİNCİ
İthalatta benzer şekilde paya sahip...
Almanya'dan yapılan ithalat toplam ithalatın yüzde 11'ine denk geliyor. Dış ticaretin yanı sıra turizm ile hizmet sektörüne de hayati destekte bulunuyor Almanya... Yıllık 3,5 milyon civarında Alman turist gelerek 2 milyar doların üzerinde döviz girişi sağlıyorlar. Türkiye'nin Almanya ekonomisine yaptığı katkı görece biraz daha düşük kalıyor. Almanya'nın ithalat yaptığı ülkeler içinde ancak 16. sırayı alabiliyoruz. Ancak hazır giyim ve tekstil gibi alt sektörlerde ilk 5 ülke içine girmeyi başarabiliyoruz. Dış ticaret hacmi kayda değer seviyelerde iken doğrudan yatırımlarda hacim biraz daralıyor. Almanya'dan bugüne kadar 11 milyar dolar yatırım çekmişiz. İşte bu toplantıda kesinlikle Türkiye'nin doğrudan yatırımlar için kendisini iyi anlatması gerekiyor.
Özellikle bazı konularda ortak girişimlerle Türkiye'nin de sürece dahil edilmesi hayati önem taşıyor.
ENERJİ ÖNEMLİ
Bazı konular derken enerji ve yüksek teknoloji gerektiren sektörleri kastediyorum.
Daha az güneş ve rüzgar enerjisine sahipken Almanya yenilenebilir enerji ile enerjide dışa bağımlılığını oldukça makul seviyelere çekti.
Türkiye'nin bir taraftan bu firmaları bizzat Türkiye'de yatırıma yöneltmesinde diğer taraftan onların teknolojilerini know-how şekilde yararlanmasında fayda var. Eğer enerjide dışa bağımlılık oranını aşağı çekersek hem kronik sorunumuz cari açıktan kurtuluruz hem de kur şoklarının enflasyona etkisini zayıflatmış oluruz.Karşılaştırmalı avantaja sahip olduğumuz ürünlerde ihracatın ve doğrudan yatırımların artırılmasına yönelik Komisyon çalışmaları yapılacak. Ama bir önemli konu daha var çözümlenmesi gereken... Gümrük Birliğinin güncellenmesi... Birlik kuralları diğer serbest dış ticaret anlaşmalarından farklı olarak üçüncü ülkelerle Türkiye'nin yapacağı tercihli dış ticaretleri bağlıyor. AB'nin Amerika ile olgunlaştırmaya çalıştığı AB-ABD Serbest Dış ticaret Anlaşması yürürlüğe girerse taraf olmamamıza rağmen Türkiye'yi de tek taraflı dahil edecek. Amerika'dan yapacağımız ithalat tarif uygulamasına tabi olmazken bizden Amerika'ya gidecek bir ürün gümrük vergisine tabi olacak. Sonuç olarak JETCO kapsamında yapılacak görüşmelerle dış ticaret, turizm ve doğrudan yatırımlar artırılmaya çalışılacak.
Umarız olumlu sonuçlar elde edilebilir.
