ABD bizimle kafa mı buluyor?

ABD'nin Türkiye'ye karşı tavrı artık iyice gayriciddi olmaya başladı. Çünkü süper güç, bize verdiği sözleri tutmadığı gibi şimdi de aşırı ideolojilere destek verdiği yalanına sert tepki gösteren Türkiye'yi "tatlı sözlerle" avutmaya çalıştı. Türkiye, daha önce ABD'nin Türkiye'nin PKK'nın Suriye uzantısı YPG'ye silah vermesine karşı çıktı.
Washington, bizi adeta çocuk kandırmaya çalışır gibi YPG'nin ismini Suriye Demokratik Güçleri (SDG) olarak değiştirdi. Tabi Türkiye buna kanmadı. Ankara, Fırat Kalkanı'nda El Bab'ın ardından Münbiç'e ilerlemeyi düşünüyordu. ABD, PKK/ YPG'li güçlerin Münbiç'ten çıkarılacağına dair söz verdi. Ancak ABD, Münbiç'i kendi eliyle terör örgütü PKK'nın Suriye uzantısı YPG'ye verdi.

TÜRKİYE'YE ÇİRKİN SUÇLAMA

Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı arayan ABD Başkanı Trump, "YPG'ye artık silah vermeyeceğiz" dedi. Ancak Trump'ın bu sözüne rağmen Pentagon YPG'ye silah yağdırmayı sürdürdü. En son ABD yönetiminden Türkiye'yle ilgili çok tehlikeli bir değerlendirme geldi. ABD Başkanı Donald Trump'ın Ulusal Güvenlik Danışmanı General Herbert R. McMaster, "Katar ve Türkiye'nin Müslüman Kardeşler gibi aşırıcı örgütlerin sponsorluğunu yaptıklarını" iddia etti. Müslüman Kardeşler konusundaki bir soru üzerine, on yıllar önce Suudi Arabistan'ın bu tip örgütlere destek verdiğini söyleyen McMaster bugün bu rolün Katar ve Türkiye tarafından üstlenildiğini öne sürdü.
ABD'li danışman Türkiye'nin Batı'dan uzaklaştığını da iddia etti.

SÖYLEM DEĞİŞTİRDİ

Rıza Sarraf davasıyla Türkiye'yi ekonomik ve siyasi anlamda köşeye sıkıştırmaya çalışan Washington'dan gelen bu haksız itham çok ağır ve tedirgin ediciydi.
Çünkü, Türkiye'yi hedef alan bu icraatlardan sonra Washington'un şimdi de Türkiye'yi bir de teröre destek veren ülke konumuna sokmak istediği şeklinde yorumlandı.
Ankara, bu açıklamaya sert tepki gösterdi.
Washington bu defa bizi yumuşatmak için birden söylem değiştirdi. Ankara'yı aşırı ideolojilerin sponsoru olmakla suçlayan McMaster, "Ben dinsiz bir ideoloji temelinde nefret ve şiddeti teşvik eden kişilerin finansmanını kesmek için ABD ile Türkiye'nin birlikte daha fazlasını yapabileceğini vurguluyordum" dedi. McMaster, adeta Türkiye'yi "tatlı sözlerle" avutmak ister gibi, "Başkan Trump gibi ben de Türkiye ile ABD arasındaki güçlü ittifaka sağlam bir şekilde inananlardanım.
ABD, uzun zamandır Türkiye'yi desteklemektedir ve bu desteğini sürdürecektir.
Türkiye reform, modernleşme, ılımlılık ve ilerlemenin açık faydalarını Müslüman dünyasına uzun zamandır gösteren bir ülkedir. ABD, Avrupa ve Ortadoğu -en önemlisi de Türk halkı- Türkiye'nin bu yolu göstermesine hala ihtiyaç duymaktadır.
ABD, onlarca yıldır olduğu gibi, PKK'nın terör tehdidine karşı Türkiye'nin yanında durmaya devam edecektir" dedi. Verdiğiniz sözleri tutmayacaksınız, üstüne de Türkiye'ye çok ağır bir ithamda bulunacaksınız, tepkiyle karşılaşınca da tatlı sözlerle avutmaya çalışacaksınız.
Bizimle kafa mı buluyorsunuz?