Türkiye, 2019'daki seçimlere hazırlanıyor. AK Parti-MHP ve BBP "Cumhur" ittifakı kurarken CHP, İyi Parti, Saadet Partisi (SP) ve HDP cephesinde de çeşitli ittifak senaryoları konuşuluyor. Bazı çevreler CHP-İP-SP ittifakı kurulması için bastırıyor. Aynı çevreler, bu ittifaka HDP'nin de doğrudan veya dışarıdan destek vermesini istiyor.
Bu çerçevede son günlerde bir kısım medyada bir SP sevgisi, coşkusu yaşanıyor ki sormayın. Eskiden haberlerine tek sütun yer verdikleri SP'yi şimdi manşetlerine taşıyorlar.
Issız bir adada sadece bu gazeteleri okuyanlar, SP'yi dünyanın en etkili partisi zanneder. Sanki SP, hangi ittifakta olursa seçimi o ittifak kazanacak havası oluşturuluyor.
Neymiş SP'nin oyu azmış ama etkisi 10 puanlık olacakmış...
Daha önceki seçim sonuçlarını bilmesek inanacağız. Yahu, sözünü ettiğiniz topu topu binde 7 oy almış bir parti. Bu oyla neyin 'kilidi' olacak Allah aşkına... Söylediğiniz bu yalanlara kendiniz bile inanmıyorsunuz ama yine de 'Bir şey çıkarır mıyız' diye uğraşıyorsunuz değil mi?
Türkiye, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimini yaşadı. Diğer yandan terör örgütleri tarafından güneyinden kuşatılmaya çalışılıyor.
Hem FETÖ'ye hem de Suriye'nin kuzeyine çöreklenen PKK/PYD'ye darbe vurmak için büyük bir mücadele veriyoruz.
Yani Türkiye, bir 'beka' mücadelesi veriyor. Bunu Türk toplumu da biliyor ve görüyor.
Bunlar ise ideolojik ve tabanları açısından hiçbir ortak paydaları olmadığı halde sırf Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan karşıtlığı üzerinden siyaset yapıp seçmenin oyunu alabileceklerini sanıyorlar.
Daha önce defalarca denedikleri ve sonuç alamadıkları bir siyaseti tekrar tekrar ısıtıp önümüze koyuyorlar.
"GERİCİ SİYASET"
Konuyla ilgili görüştüğüm SETA Toplum ve Medya Araştırmaları Direktörü İsmail Çağlar, bu siyaseti "gerici siyaset" olarak nitelendiriyor.
Bugüne kadar muhalefetin Erdoğan karşıtlığı üzerinden siyaset yaptığına ve başarısız olduğuna dikkat çeken Çağlar, "Bu siyaset daha önce sonuç vermedi, 15 Temmuz'dan sonra hiç vermez. Şu an Türkiye'nin siyaset zemini başka bir yerde.
Türkiye siyasetinin zemini 'beka' sorunu üzerine tanımlanmış durumda. Bu seçmenin de katıldığı bir konu. Türkiye'de siyaset artık bunun üzerinden yürüyor. Ancak, şu an bu kesimlerin yaptığı, siyasetin zeminini de ıskalayan bir şey. Bu açıdan yaptıkları için tam olarak 'gerici siyaset' ifadesini kullanabiliriz. Çünkü yaptıkları, Türkiye'nin geldiği pozisyonu, nelerle uğraştığını, gündemini ıskalayan bir önceki dönemin siyaseti" dedi.
Çağlar, SP'nin katılacağı ittifaka etkisinin 10 puan olacağı yönündeki söylemlerle ilgili de şunları söyledi:
"Burada oy oranı 1000'de küsurlar ile ifade edilen bir partiden bahsediyoruz.
SP'nin sosyolojik bir ağırlığı da yok. Hatırlarsınız, 17-25 Aralık sürecinden sonra FETÖ için benzer şeyler söylendi. 'FETÖ'nün şu kadar oyu, bu kadar oyu var. AK Parti'nin oyları 7-8 puan eriyecek' dendi. Tam aksine AK Parti'nin oyları yükseldi.
SP'nin de böyle bir anlamda hiçbir varlığı yok seçmen üzerinde. 'Cumhur' ittifakına oy vermeyi düşünüp de SP buna katılmadı diye oy vermekten vazgeçecek ne siyasi ne de sosyolojik bir kitle var."