Türkiye, Fırat'ın doğusunda terör örgütüne yapmaya hazırlandığı harekatla dünya düzenine de başkaldırıyor. Bu harekat, ABD desteğiyle palazlanan terör örgütünü etkisiz hale getirmenin ötesinde, kurulmak istenen ikinci İsrail'e de darbe vurulması anlamı taşıyor. Yani Türkiye burada kendisine yönelik terör tehdidini ortadan kaldırmak için yaptığı harekatla arı kovanına çomak sokma cesaretini de gösteriyor.
Tabi dünyanın egemen güçleri, bunun bedelini Türkiye'ye ödetmek isteyecektir.
Arıların kovanına çomak sokanlara saldırdığı gibi üzerimize geleceklerdir.
İlk hedeflerinin de Türkiye'de bir iç karışıklık çıkarmak olduğu her geçen gün biraz daha belirginleşiyor.
Türkiye'de ikinci bir Gezi kalkışması tezgahlamak istiyorlar...
Fransa'da başlayan ve Avrupa'daki çeşitli ülkelere yayılan olayların Türkiye'ye de sıçratılması için yanıp tutuşuyorlar.
TAŞERONLARI CHP ve HDP
Egemen güçlerin Türkiye'yi karıştırmak için hayalini kurdukları olayların içerideki taşeronluğunu da CHP ile zaten onların askeri olan PKK'nın siyasi kanadı HDP üstleniyor. Yerel seçimlerde işbirliğine hazırlanan iki parti, yeni Gezi için de ittifak yaptı.
Bazı CHP'lilerin Paris olaylarının ardından soluğu Paris'te alması ve en son partinin Genel Sekreter Yardımcısı Mete Tunçay'ın "Paris sararırken, Ankara yeşil kalamaz" çıkışı yapmasının ardından HDP'nin İzmir Milletvekili Murat Çepni'nin hem de Meclis kürsüsünden savurduğu tehditler bu ittifakı açıkça gösteriyor.
Çepni'nin "Yeni Geziler yolda, korkmaya devam edin. Gezi'nin, sarı yeleklilerin ruhlarını kuşanıp mücadele etmeye devam edeceğiz" diye tehditler savuracak cesareti kendinde bulmasının altında bu ittifaktan aldıkları güç yatıyor.
Bu iki partinin Gezi tahriklerine, egemen güçlerin Türkiye içine yerleştirdikleri uzantıları da destek veriyor.
ABD'li Yahudi milyarder Rupert Murdoch'un Türkiye'deki TV kanalının İzmirli haber spikerinin de yine halkı hem de ekrandan sokağa çağırması hep bu yüzden...
MİLLET UYANDI
Ama taşeronlar ne kadar uğraşırsa uğraşsın Türkiye'de asla yeni bir Gezi kalkışması başlatamayacaklar. Türkiye aynı tuzağa ikinci kez düşmeyecek.
Hem 2013'teki Gezi kalkışması, hem de ardından FETÖ'cü hainlerin 15 Temmuz 2016'daki giriştiği işgal girişiminde yaşananlar bu toplumun hafızasına kazındı.
Birkaç provokatörün dışında o günlerin geri gelmesini isteyen yok. Millet artık uyandı. Ayrıca, 2013'te Gezi'yi polisin içindeki uzantılarıyla kışkırtan FETÖ de artık Emniyet'ten temizlendi.
Bir de 2013'te Gezi olaylarında Başkan Erdoğan'ın yurtdışına gitmesinin ardından içeride kalan bazı siyasilerin gösterdiği tereddüt ve zaaf olayları daha da büyütmüştü.
Artık o da yok. Başkan Erdoğan dün Denizli'de "Bu ülkede artık böyle olaylara girişenler bedellerini ağır öderler" diyerek siyasi iradenin kararlılığını bir kez daha ortaya koydu.
O yüzden yeni bir Gezi isteyenler daha çok bekler!... Dünyanın egemen güçleri daha önce birçok kez yaptıkları gibi yine avuçlarını yalayacak...