Yıldırım’ı kaçırdık Zeybekci’yi kaçırmayalım

Bazen bir kişi bir şehrin kaderini değiştirir. İstanbul'da bu kişi, 1994 yılında Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen ve şu an Cumhurbaşkanlığı görevini sürdüren Recep Tayyip Erdoğan oldu. İstanbul'un başta susuzluk olmak üzere pek çok sorunu Erdoğan tarafından çözüldü. O İstanbul'u bir dünya şehri yaptı ve bu başarısı onu tüm milletin liderliğine taşıdı.
İzmir de 2014'te büyük bir fırsat yakalamıştı. Cumhuriyet tarihinin en icraatçı Bakanlarından biri olan ve AK Parti'nin İzmir için ortaya koyduğu 35 projeyi bizzat koordine eden Binali Yıldırım, İzmir'den Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olmuştu.
Yıldırım da Erdoğan'ın İstanbul'da yaptığı gibi İzmir'in kaderini değiştirecek isimdi.
Fakat İzmir seçmeninin önemli bölümü, ideolojik davrandı ve rakibi Aziz Kocaoğlu'ndan çok daha iyi belediye başkanlığı yapacağından kendi adı gibi emin olmasına rağmen oyunu Yıldırım'a vermedi.
İşte bu, İzmir için bir kırılma noktası oldu.
Kent CHP ve Kocaoğlu'nun vizyonsuz ve ufuksuz belediyecilik anlayışına 5 yıl daha maruz kaldı. Neticede hala bir çöp bertaraf tesisi bile kuramayan, Körfez'ine kanalizasyon akıtmaya devam eden bir kent olarak kaldık. Kaybeden İzmir oldu.
İZMİRLİLER ÇOK PİŞMAN
İzmir'in Başkan seçmediği Yıldırım ise, önce Başbakan ardından da TBMM Başkanı oldu. Bu görevlerinde de İzmir'e büyük hizmetleri olan Yıldırım şimdi AK Parti ve Cumhur İttifakının İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak gösterildi.
Dün AK Parti'nin İstanbul adaylarının açıklandığı töreni TV'de izlerken bir İzmirli olarak çok hayıflandım. İzmir'in kaçırdığı Yıldırım fırsatını şimdi İstanbul yakaladı.
Eminim benim gibi İzmir'in çok büyük bir bölümü de hayıflandı. Çünkü, 2014'teki yerel seçimlerden bu yana sadece ben binden fazla İzmirliden "Keşke oyumu Yıldırım'a verseydim" sözünü bizzat işitmişimdir.
Şimdi Yıldırım'ın İstanbul'da yaptıklarını görünce İzmir'in 2014'ten bu yana geçen 5 yılda neler kaybettiği somut olarak bir kez daha anlaşılacaktır.
RASYONEL KARAR VERİLMELİ
Yıldırım fırsatını kaçırdık ancak bu seçimde de önümüze yine tarihi bir fırsat çıktı. O fırsat da Denizli'de kendini belediyecilik anlamında kanıtlayan ve Ankara'da Ekonomi Bakanlığı gibi çok kritik bir görevi başarıyla yürüten Nihat Zeybekci'den başkası değil. İstanbul ve Ankara'da adayını çoktan açıklayan CHP, çantada keklik gördüğü İzmir için daha aday belirleme zahmetinde bile bulunmadı ama bugün CHP'den ismi adaylık için geçenlerin hiçbirinin Zeybekci ile aynı kıratta olmadığı çok net.
İzmir'in artık kaybedecek zamanı kalmadı. Bursa başta olmak üzere birçok Anadolu kentinin şehircilik anlamında çok gerisinde kalan İzmir, bir 5 yıl daha kaybederse artık Türkiye'nin 3. büyük şehri olma vasfını bile yitirebilir. O yüzden İzmirliler bu seçimde ideolojik değil rasyonel bir karar vermeli. Bu İzmir'in dünya kenti olma şansı için belki de son fırsat olabilir...