Türkiye'nin son yıllarda Atatürk'ün de işaret ettiği şekilde tam bağımsız iç ve dış politikalara yönelmesi dünyayı yöneten güç odaklarını rahatsız etti. Türkiye'nin yükselişinin önü kesilmek isteniyor. Amaç, toplumsal fay hatlarını harekete geçirip bu ülkeyi parçalamak. Bizi Suriye gibi karıştırmak istiyorlar.CHP'nin bir kaset kumpasıyla başa getirilen Kemal Kılıçdaroğlu eliyle etnik ve mezhepsel politikalarla HDP'lileştirmesi bunun bir adımıydı. Yine Suriye'nin kuzeyinde Türkiye'yi kuşatacak bir terör koridoru oluşturmaya çalışmak da başka bir adımdı. ABD, bu yüzden PKK'nın Suriye uzantılarına binlerce TIR ağır silah verdi
CHP-KANDİL AYNI CEPHEDE
Türkiye'yi kutuplaştırma ve bölme hedefinin en önemli adımlarından biri de bugünlerde yerel seçimler vesilesiyle atılıyor.
CHP ile HDP arasında İP'nin de desteğiyle kurulan ittifak basit bir yerel seçim ittifakı değildir. Bu düpedüz Kılıçdaroğlu eliyle HDP'lileştirilen CHP'yi, PKK'yla aynı cephede buluşturma hamlesidir. Siz bakmayın milliyetçi gözüktüğüne, İP lideri Meral Akşener de bu oyunun en büyük destekçilerindendir.
Bu 3'lü ittifakın kilit yerlerdeki belediye başkan adayları da hep bu çerçevede belirleniyor.
Siz zannediyor musunuz ki, Tunç Soyer çok parlak bir ilçe belediye başkanıydı, heyecanlıydı, projeler geliştirdi ve Kılıçdaroğlu da ondaki bu hizmet aşkını beğendi ve şimdi de onu İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı yaptı? Asla!
KARAR DIŞARIDA ALINDI
Tunç Soyer, yıllardır bu amaç doğrultusunda hazırlanıyordu. Soyer'in Seferihisar'da görevde olduğu dönemde HDP'li Sur Belediyesi'yle kardeş kent ilişkisi kurması, HDP'nin teröristlere özgürlük için İzmir'de düzenlediği eylemde ateşli nutuklar atması da hep bu yüzdendi. Stajı tamamlayan Soyer şimdi Büyükşehir için sahaya sürüldü.
Açıkçası, Soyer'in CHP-HDP ve İP'nin ortak adayı olarak gösterilmesi kararının Türkiye içinde verildiğine kesinlikle inanmıyorum. Bu dünyayı yöneten güç odaklarının karargahlarında alınmış bir karardır...
Soyer'e biçilen misyon da bana göre sadece İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile sınırlı değil. Bir yönüyle babası tarafından sırtı eski vesayet odaklarına dayanan, diğer yandan PKK'nın uzantısı HDP'yle gönül ilişkisi kuran ve bir yandan da Atatürkçü gözüken Soyer, oluşturulmak istenen cephenin en önemli aktörlerinden biri haline getiriliyor. Adım adım Kılıçdaroğlu'nun yerine hazırlanıyor.
PERSONEL YAPISI DEĞİŞTİRİLECEK
Göreceksiniz, Soyer eğer seçilirse CHP ve Kandil ittifakının gelişmesi için çok önemli adımlar atacak.
En önemli adımlarından biri de Büyükşehir Belediyesi personel yapısını da buna göre dizayn edilmesi olacak.
Bugün Büyükşehir Belediyesi'nin toplam 27 bin çalışanı olduğu belirtiliyor.
Soyer seçilir ve bu 27 bin personelin 5 bini HDP kontenjanından PKK yandaşlarına ayrır mı? İlk başta bu uçuk bir soru gibi gözüküyor ancak eğer ortada böyle bir ittifak varsa ve HDP hem Genel Başkanı hem de İl Başkanının ağzından Soyer'i sokak sokak gezip destekleyeceğini açıklıyorsa, bunun olmayacağının garantisi de yok.
Siz İzmirliler olarak Büyükşehir Belediyesi'nde 5 bin PKK'lı ister misiniz?