CHP ve Soyer İzmir’i HDP’lileştirmek istiyor
CHP ve HDP arasında seçim öncesi başlayan ittifak sürerken gidişat kötüleşiyor.
Çünkü CHP, bu ittifakla PKK'nın siyasi uzantısı HDP'yi sistem içine çekeceğine kendisi HDP'lileşiyor. Atatürk'ün Cumhuriyet'le birlikte "En büyük iki eserimden biri" dediği parti, maalesef giderek terör örgütünün siyasi uzantısının çizgisine kaydı. Artık, Türkiye'nin terörle mücadale ve ulusal çıkarlarıyla ilgili attığı adımlara tepkiyi HDP'den önce CHP veriyor. Örneğin, PKK'ya yönelik sınır ötesi harekatlara en fazla karşı çıkanlar CHP yöneticileri oluyor. Teröristlere kan kusturan SİHA'larımızı da HDP'lilerden çok CHP'liler hedef alıyor. CHP diğer yandan HDP gibi siyaseti militanlaştıracak adımlar atıyor.
HDP AĞZIYLA KONUŞUYOR
CHP'nin HDP'lileşmesi ve topluma HDP çizgisinde politikalar dayatmaya çalışmasının en bariz örneği İzmir'de yaşanıyor.
Seçim öncesi "Tunç Soyer, CHP ve İP ittifakından çok CHP-HDP ittifakının Büyükşehir Belediye Başkan adayı" demiştim. Gelişmeler bu tespitimizin ne kadar doğru olduğunu gösteriyor. Çünkü Soyer, Atatürk'ün kurduğu CHP'den daha çok HDP'nin ağzıyla konuşuyor ve bu çizgiye yakın hareket ediyor.
PKK'YI KINAYAMADILAR
Seçim öncesi CHP saflarında seçime giren birçok ismin HDP ve terör örgütleri ile iltisaklı olduğu yönündeki iddialar basına yansımıştı. Bunun üzerine, İzmir'de geçtiğimiz yaz yaşanan büyük orman yangınını PKK'nın üstlenmesinin ardından yaşanan tartışma da bir turnusol kağıdı işlevi gördü. Büyükşehir Meclisi'nde PKK'nın kınanması için verilen önerge, Soyer ve CHP'lilerin oylarıyla reddedildi.
Öte yandan Soyer'in ilk iş olarak 'LGBTİ Dostu Belediyecilik Sözleşmesi' imzalaması ve üzerine belediyede kurdurduğu 'Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyonu'nun logosunun da LGBTİ renklerinden oluşturulması bu HDP'lileştirme adımının bir parçası olarak değerlendirilebilir.
Çünkü, bunlar HDP'nin siyasi çizgisine daha yakın adımlar.
ANADİLDE EĞİTİM ÇIKIŞI
Soyer'in "Kıbrıs'ı Kıbrıslılara bırakalım, daha fazla müdahele etmeyelim" söylemi de bunun bir parçası. Bu da HDP çizgisine yakın bir söylem. Soyer'in İzmir'e dayattığı HDP'lileştirme adımlarının en barizi "anadilde hizmet" açıklaması oldu. Soyer, açık açık "Kürtlerin anadilinde kamusal hizmet isteğini Ankara'nın insafına ve tasarrufuna bırakacağımız aşamayı geçtik" dedi.
İŞE ALIM LİSTESİ İDDİASI
HDP'lileştirme denilirken son günlerde siyasi kulislerde ilginç bir iddia dolaşmaya başladı. Buna göre, kentte kadrolaşmak isteyen HDP, Büyükşehir ve CHP'li belediyelere işe alım için listeler gönderiyor. Büyükşehir'in 1 yıl önce şirketleriyle birlikte 29 bin olan toplam personel sayısının bugünlerde 32 bine kadar çıktığı ifade ediliyor. Bu 3 bin yeni işe alımın ne kadarının HDP'nin isteğiyle işe yerleştirildiği bir gün mutlaka açıklığa kavuşacaktır.
BU GİDİŞ GİDİŞ DEĞİL
Bu arada doğrudan bir bağlantısı olmasa da kentteki bazı camilerde ezan yerine İtalyan komünistlerinin şarkısı 'Çav Bella'nın çalınması da İzmir'i HDP çizgisine çekme adımlarının bir tezahürü olarak nitelendirilebilir. Soyer 23 Nisan kutlamalarında bile bu şarkıyı çaldırıp söyledi. Kılıçdaroğlu'na yakınlığıyla bilinen ve ABD'de özel eğitim gördüğü ortaya çıkan CHP İl eski Başkan Yardımcısı da bunu sosyal medyadan yaydı. Soyer'in bu çirkin olayla ilgili tabii ki bağı yok ama bu provokasyonunu yapanların, Soyer'in kentte oluşturduğu bu zemini kullanmak istediği de bir gerçek. Ancak, İzmir bu oyuna gelmedi. Bu gidiş gidiş değil. İzmirli bunu görmeli ve tavrını ortaya koymalı...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.