Onu bunu bırakın sorulara cevap verin Buğra Bey!
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Karşıyaka'daki opera binası inşaatında 102 milyon lirasının nasıl buhar olduğunu ortaya koyan manşet haberimizin ardından 4 Haziran'da bu köşede ilginç bir olguya dikkat çektim. Bu da İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin son yıllardaki önemli ihalelerinin birçoğunu Ankaralı firmaların almasıydı. Bu sürecin de Buğra Gökçe'nin Ankara Çankaya Belediyesi'nden İzmir'e transfer edilip genel sekreter yapılmasının ardından yoğunlaştığı yönündeki gözlemimi aktardım ve Gökçe'ye bazı sorular yönelttim. SADECE SORU SORDUM "Sayın Gökçe, sizin Çankaya'dan İzmir'e gelmenizin ardından Ankaralı firmaların Büyükşehir ihalelerinde elde ettiği bu ağırlık neden kaynaklanıyor? Sizce bu tesadüf mü? Siz, çok dikkat çekici olan bu durumu nasıl yorumluyor ve açıklıyorsunuz? Sizce bu işin sırrı nedir? Bunun sizinle herhangi bir ilgisi var mı, yok mu?" ifadelerini kullandım. Yani sadece bir durum tespiti yaparak gazeteci kimliğimle sorular yönelttim. Bu arada da "Tabii ki, hakkıyla alındıktan sonra kimsenin aldığı ihalede kimsenin gözü olamaz. Neticede burada açık ihale yapılıyor ve firmalar da girip verdikleri teklifle işi alıyorlar" diye de ekledim.
NE ZAMANDAN BERİ SUÇ?
Sayın Gökçe ise, bu sorulara cevap vermek yerine, avukatı Burak Güner aracılığıyla bir tekzip metni gönderdi. Ben yazımda Gökçe'nin ihalelere fesat karıştırdığına ve bu ihalelerin O'nun müdahalesiyle Ankaralı firmalara verildiğine yönelik en küçük bir imada dahi bulunmamışken avukat Güner, "Köşe yazısı ile müvekkilimiz hakkında suç isnadında bulunulmuş olup, müvekkilimizin toplum önünde küçük düşmesine, kendisine ihaleye fesat karıştıran, suç işleyen biri olarak bakılmasına sebebiyet verilmiştir" iddiasında bulundu. Pes doğrusu... Bir gazetecinin soru sorması ne zamandan beri suç isnat etmek oldu? Bu avukat beyin kendi düşünceleri... Sayın Gökçe ve Güner'e önerim o yazımı bir kez daha okumaları... Baksınlar bakalım neresinde "Gökçe ihalelere fesat karıştırıyor, müdahele edip Ankaralı firmalara verdiriyor" diye yazıyor.
"ÖNCESİNDE DE İHALE ALDI"
Bu arada avukat Güner, İzmir'de Narlıdere Metrosu inşaatını alan Ankaralı firmanın Gökçe İzmir'e gelmeden önce de belediyenin tramvay ihalesini kazandığı savunmasında bulunmuş. Ayrıca Balıkçılar Meydanı ile ilgili Gökçe'nin yetki ve görevi dahi bulunmadığını dile getirmiş. Öte yandan Gökçe'nin opera binası ihalesini alan firma ve sahibiyle de hiçbir bağlantısı ve ilişkisinin olmadığını vurgulamış. Zaten ben de aksini iddia etmemiştim...
AGRA FİRMASI ES GEÇİLMİŞ
Güner, benim yazıda bahsettiğim bu ihalelerle ilgili açıklama yaparken, nedense Agra Kent Hizmetleri şirketi ve sahibi Özgür Aktepe'nin İzmir Büyükşehir Belediyesi projelerinde aldığı ihale ve işlere dikkat çeken ifadelerime bir yanıt vermemiş. Yazıda "Gökçe İzmir'e geldikten sonra her nasılsa CHP Ankara İl eski Başkan Yardımcısı Özgür Aktepe'nin de aklına Başkent'ten gelerek İzmir'de iş yapmak geliyor. 2015 yılında İzmir'de Agra Kent Hizmetleri'ni kuruyor ve Büyükşehir'den art arda iş almaya başlıyor. Aldığı bu işleri görünce Aktepe'nin İzmir'e yatırım kararı alarak ortaya koyduğu 'müthiş dehayı' takdir etmemek mümkün değil!" demiştim. Tekzip metninde bahsettiğim diğer ihalelere değinilirken, Agra'nın es geçilmesi dikkatimi çekti.
LÜTFEN CEVAP VERİN
Buradan Sayın Gökçe'ye bir kez daha sesleniyorum... Lütfen onu bunu bırakın da gazeteci olarak gayet iyi niyetle sorduğum bu sorulara cevap verin. Sizin göreve gelişinizin ardından Ankaralı firmaların aldığı büyük ihale sayısının artmasını siz nasıl yorumluyorsunuz?
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.