İzmir'de manzarayı doğru bir şekilde ortaya koymak lazım. Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, maalesef kendi kafasına göre almış başını gidiyor. Belediye meclisindeki CHP çoğunluğuna da güvenerek bu kente zarar verecek adımlar atıyor. Örneğin, düzenlediği mizah festivaline Türkiye ve İslam düşmanı olan isimleri konuşmacı yapmaktan çekinmiyor.
SKANDAL İCRAATLAR BİTMİYOR
Seferihisar'daki zeytinliğine 'sıkma tesisi yapacağım' deyip havuzlu villa konduruyor.
Trafik konisi dizme, heykel sayma gibi eften püften işler için yüz binlerce liralık ihalelere çıkıyor. Kardeşini genel sekreter yaptığı vakfa 8.9 milyon lira aktarıyor. O kadar fütursuzca hareket ediyor ki, devam eden Buca Metrosu ihalesinde kimin kazandığına karar verecek komisyonun başkan ve üyelerini, ihaleye giren bir müteahhidin cebinden Ukrayna ve İspanya'ya geziye göndermeye çalışıyor. İzmirlileri, hatta kendi genel başkanını bile Dünya Bankası'ndan kredi aldığı ve bunu Cumhurbaşkanı onaylamadığı için kullanamadıklarını söyleyerek yanıltıyor. İzmir'in 113 yıllık tarihi binasını İstanbullu bir vakfa vermeye kalkıyor. Protokol müdürü yaptığı emekli albay, CHP İlçe Başkanı'nın kafasını yarıyor ama o hiçbir şey olmamış gibi davranıyor.
İzmir'de ağırladığı Avrupalılara milyon lirayı geçen ziyafetler veriyor.
BİZİM DIŞIMIZDA KİMSE YAZMIYOR
Bunlar ve daha onlarca akla ziyan icraatı İzmir'de basın kuruluşu olarak birkaç örnek dışında kimse yazmıyor, yazamıyor. Çünkü, çok büyük bölümü belediye ile reklam ilişkilerine zarar gelsin istemiyor. İşte böyle bir ortamda Yeni Asır, 127 yıllık köklü geçmişiyle bu kent için hayati bir fonksiyon yerine getiriyor ve Soyer'in bu sakıncalı icraatlarını deşifre ediyor. Vatandaşın ve muhalefetin sesi oluyor. Yeni Asır'ın etkili yayınlarıyla Soyer de birçok konudaki yanlışından dönmek zorunda kalıyor.
YENİ ASIR GÖREVİNE DEVAM EDECEK
İşte bu şekildeki onlarca örnekten son ikisi... Soyer, belediye bürokratlarını Buca Metrosu ihalesine giren müteahhidin cebinden yurtdışına göndermekten vazgeçti.
Bugünkü manşetimizde de yer aldığı gibi Çiğli Yakakent'te cami yaptırmak isteyen vatandaşlara CHP'li imar komisyonu üyeleriyle birlikte engel olmayı da bıraktı.
Bu kentte bazıları Yeni Asır'la ilgili algı oluşturmaya çalışsa da güneş balçıkla sıvanmıyor. Yeni Asır, bu kenti seven okurlarından aldığı güçle bir basın kuruluşu olarak görevini yapıyor ve yapmaya devam edecek. Bunu herkes böyle bilsin...
İstanbul'a 'genel başkan' İzmir'e 'fileci' olunca...
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve İzmir Köy-Koop Başkanı eşi Neptün Soyer'in CHP'nin tarım zirvesini İstanbul'da düzenlemesine bozulduğunu ve haklı olduklarını yazdım. Ancak madalyonun bir yüzü daha var. O da liyakat...
LİYAKATIN ÖNEMİ GÖRÜLÜYOR
Dün sosyal medyada bu konuyla ilgili ilginç bir kıyaslamaya rastladım. Başkan Ekrem İmamoğlu, İstanbul'da belediyenin tarımla ilgili çalışmalarını Ziraat Odası eski Genel Başkanı Gökhan Günaydın'a emanet etti. Neptün ve Tunç Soyer ise Açık Öğretim Sosyoloji bölümü mezunu olan ve kendilerinin filecisi olduğu yakıştırmaları yapılan Şevket Meriç'i Tarımsal Hizmetler Daire Başkanlığı'na getirdi.
"ALEM KÖR MÜ SANIYORSUNUZ?"
İşte iki il arasındaki liyakat konusundaki farka dikkat çeken sosyal medyadaki o yorumda şunlar ifade edildi: "Zirvenin, tarımın başkenti İzmir'de değil de neden İstanbul'da düzenlendiği bu tablodan anlaşılmıyor mu? Niye dövünüyorsunuz, niye bozuluyorsunuz ki? Siz alemi kör, İzmirlileri sersem mi sanıyorsunuz?" Ben de sonuna kadar katılıyorum.