Yeni Asır olarak habercilikteki farkımızı bir kez daha ortaya koyduk.
İzmir Büyükşehir Belediyesi Sosyal Projeler Daire Başkanlığı'nda memur olarak geçtiğimiz aylarda işe yerleştirilen Mustafa Demir'in PKK/KCK'nın mali yapılanmasında yönetici olduğu iddiasıyla çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanmasını geçtiğimiz pazar günü özel haber olarak manşetten duyurduk.
Zanlı Mustafa Demir'in CHP'li Başkan Tunç Soyer ile birlikte fotoğraflarını da yayınladığımız haberimiz sadece İzmir değil Türkiye'nin gündemine oturdu.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi çalışanı Şafak Duran'ın PKK kampında silahlı fotoğraflarının ortaya çıkmasının ardından İzmir'de yaşanan bu gelişme "CHP'li belediyelerde neler oluyor?" sorusunu gündeme getirdi.
Bu arada gözler doğal olarak İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Sosyal Projeler Daire Başkanlığı'na çevrildi. Çünkü Demir, bu Daire Başkanlığı'na bağlı Gençlik Çalışmaları ve Sosyal Projeler Şube Müdürlüğü'nde şef kadrosunda çalışıyordu.
MEHMET AKER DE GÖREVLENDİRİLDİ
Gazete olarak daha önce PKK'nın Suriye'deki uzantısı PYD/YPG'nin liderleriyle Kobani'de çekilen fotoğrafları ortaya çıkan İnsan Hakları Derneği Temsilcisi Mehmet Aker'e de yine belediyenin Sosyal Projeler Dairesi'nde işbaşı yaptırıldığını da manşetten haberleştirmiştik.
2018 seçimlerinde HDP İzmir Milletvekili adayları arasında da yer alan Mehmet Aker'in iş akdi Valiliğin yaptığı güvenlik soruşturması neticesinde feshedilmişti.
Soyer, daha sonra bir fırsatını bulup bu ismi tekrar işe yerleştirdi. Büyükşehir'deki HDP'li kadrolaşmasının önemli bölümünün de Sosyal Projeler Dairesi Başkanlığı'nda olduğu göze çarpıyor.
BAŞKAN KAÇAR'IN PAYLAŞIMLARI
Ayrıca Sosyal Projeler Daire Başkanı Anıl Kaçar da dikkat çekici bir isim...
Daha önce bu köşede onun da bazı ilginç paylaşımlarına yer vermiştik.
Örneğin Kaçar, bir paylaşımında HDP'yle ilgili gözaltılara tepki gösteriyor ve Türkiye'de faşizm olduğunu iddia ediyordu. Başka bir paylaşımında da 27 Ağustos 2020'de ölüm orucunda iken yaşamını yitiren DHKP-C'li Ebru Timtik'in arkasından "Okuyoruz, izliyoruz, üzülüyoruz; sadece kahroluyoruz maalesef" diye ağıt yakıyordu.
PROPAGANDA İMKANI MI SAĞLANIYOR?
Böyle bir yapılanmanın göze çarptığı bu daire başkanlığı bünyesinde Kentsel Adalet Ve Eşitlik Şube Müdürlüğü'nün hassas konu ve alanlardaki faaliyetleri de dikkat çekiyor. Belediyenin internet sitesindeki tanıtım yazısında bu müdürlüğün "kentte yaşayan farklı aidiyetlere sahip bireyler" üzerine çalışmalar yaptığı belirtiliyor.
Neden Sosyal Projeler Daire Başkanlığı'nda böyle bir yapılanma var, neden bu tür isimler buraya yerleştiriliyor? İnsan "Acaba halkla daha iç içe olan bu daire başkanlığındaki söz konusu görevlendirmelerle HDP gibi bazı odaklara İzmirliler'e daha rahat ulaşma ve propaganda yapma imkanı mı sağlanmaya çalışılıyor?" diye düşünmeden edemiyor.