CHP İzmir örgütünde Deniz Yücel'in istifasının ardından Genel Merkez tarafından yapılacak yeni il başkanı ataması günlerdir yapılmadı. Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, önceki hafta pazar günü Büyükşehir Meclisi CHP Grup Başkanvekili olan eski hakim Murat Aydın'ın bu göreve atanması talebini genel merkeze iletti, hatta 'olur' da aldı. Soyer'in temaslarının ardından Aydın'ın atamasının her an yapılabileceği belirtiliyordu ancak günler geçti ve bu yönde bir adım gelmedi.
YENİ HABER DEVREYE SOKULDU
Bu arada CHP içinde Aydın'ı yıpratmak isteyenler devreye girdi. 2014 yılında yayınlanmış ve Murat Aydın'ın FETÖ iltisakı olduğu yönünde bazı soyut iddiaların yer aldığı köşe yazısı CHP içinde elden ele dolaştırılmaya başladı. Bu köşe yazısının ardından bu defa 2022'nin son günü dolaşıma, Gaziantep'te 2018 yılında görülen bir davada Murat Aydın isimli bir hakim ve eşinin FETÖ üyeliğinden hapis cezası aldığı yönündeki bir haber sokuldu. Habere ilk bakışta bile ortada isim benzerliğinden başka bir şey olmadığı net anlaşılsa da CHP'de Murat Aydın'ın il başkanı olmasın istemeyenler bu haberi köpürttü.
"ATAMA YATTI MI?" SORUSU
Tabii "Sinek küçüktür ama mide bulandırır" misali konu CHP örgütü içinde daha da fazla konuşulmaya başladı. Beklenen atama da geciktikçe "Acaba, bu iddialar genel merkezin de kafasını mı karıştırdı? Murat Aydın atanmayacak mı?" şeklinde soruların parti kulislerinde gündeme gelmesine neden oldu. Atamanın yatıp yatmadığını göreceğiz.
Batısöke'yi rahatlatan değerleme raporu
Ege ekonomisinin lokomotifleri arasında yer alan Batıçim ve ona bağlı Batısöke Çimento bölgemizin gözbebekleri. Bu şirketlerin güçlü olması demek Ege ekonomisinin güçlü olması demek. Biliyorsunuz, bu şirketler 2021 yılında el değiştirdi. İşler istedikleri gibi gitmeyince bu şirketleri kuran Egeli ailelerin büyük bölümü hisselerini Ankaralı Çiftay Grubu'na sattı. Çiftay Grubu da, yönetimini ele aldığı şirketleri daha verimli ve karlı çalıştırmak için çalışmaya girişti. Şirketlerde olumlu gelişmeler yaşandı. Ancak, Batısöke, 2022 yılı 6 aylık bilançosunda konsolide olmayan net zararını 465 milyon 297 bin lira olarak açıkladı. Bu da Sermaye Piyasası Kurulu'nun ilgili tebliği çerçevesinde, şirketin sermaye ve kanuni yedek akçe tamamının zarar sebebiyle karşılıksız kaldığı yönünde soru işaretleri oluşmasına neden oldu. Şirket bunu, finansal tablolarında bir dipnot olarak Ağustos ayında kamuoyuna duyurdu. Ayrıca Türk Ticaret Kanunu'nun 376. maddesi gereğince şirketin aktiflerinin gerçeğe uygun değerleri esas alınarak bir ara dönem bilançosu hazırlaması gereği doğduğu belirtildi.
RAPORLA TESPİT EDİLDİ
Bu süreçte şirketi rahatlatan bir gelişme yaşandı. Şirket elindeki maddi duran varlıklar içerisinde yer alan makine, tesis ve cihazlar için Karşıyaka Gayrimenkul Değerleme A.Ş.'ye rapor hazırlattı. Bu değerleme raporunda şirketin öz kaynaklarının 430 milyon 590 Bin TL'ye ulaştığı tespit edildi.
Bu raporun ardından Batısöke, geçtiğimiz Cuma günü KAP'a yaptığı açıklamada "Şirketin bu şekilde hesaplanan öz kaynakları sermaye ve yasal yedekler toplamının yüzde 89.71 oranında korunduğunu gösterdiğinden, TTK-376. maddesi kapsamına girmediği sonucuna varılmıştır" ifadelerini kullandı. Bu haber bölge ekonomisi açısından sevinç verici. Umarız bu şirketler daha da güçlenerek yoluna devam eder.
