CHP'de yeni Merkez Yönetim Kurulu (MYK) açıklandı.
İzmir'den Milletvekili Deniz Yücel, Parti Sözcüsü olurken Milletvekilleri Murat Bakan ve Gökçe Gökçen de genel başkan yardımcılığına getirildi.
İzmir eski Milletvekili Selin Sayek Böke ise, Kılıçdaroğlu döneminde de olduğu gibi yine genel sekreterlik görevini üstlendi... Bu arada Parti Meclisi'ne seçilmeden önce İzmir'de yaşayan Emekli Tümamiral Yankı Bağcıoğlu da Genel Başkan Özgür Özel'in Milli Savunma Bakanlığı'ndan sorumlu yardımcısı oldu.
KASABA AVUKATI
Dün bir gazeteci arkadaşımızın yeni MYK'yla ilgili bize attığı mesajda belirttiği gibi, 'bundan sonra seyreyle cümbüşü'...
Neden mi?
Sadece, CHP İzmir'de 5 yıl il başkanlığı yapan Deniz Yücel'in Parti Sözcüsü olması bile bunu söylemek için yeter de artar bile...
CHP'de bu görevi uzun yıllar Faik Öztrak, yapmıştı.
Kendisi Hazine Müsteşarlığı da yapmış tecrübeli bir bürokrattı. Öyle veya böyle bir birikimi vardı.
Bizim Deniz Efendi'nin ise, 'kasaba avukatlığı'nı geçemeyecek tecrübesiyle böyle bir görevi kaldırması pek mümkün gözükmüyor...
Bu arada Öztrak aileden CHP aristokratıydı. Bu yüzden kendini bir şey sanıp hep üst perdeden konuşurdu.
Bizim Yücel ise, kendince aristokrat takılan bir isim...
İl Başkanıyken partililere selam bile vermeye tenezzül etmemesiyle tanınıyordu.
Hatta Aralık 2022'de parti genel merkezinin Seferihisar'da belediye meclis üyeleriyle yaptığı kampta, en büyük şikayetlerden birini de bu huyu oluşturmuştu. Meclis üyeleri, sorunları aktarmak için kurulan sisteme, "İl Başkanı önce insanlara bir selam vermeyi öğrensin" diye yazmıştı. Biz bunu Yeni Asır olarak manşet yapmıştık.
ELLER HEP CEPTE
Deniz Efendi, İl Başkanıyken sokaklara çıktı mı ellerini cebinden çıkarmazdı.
Hatta, biz kendisini bu köşede "Önce o elleri cepten çıkar Deniz efendi!" diyerek eleştiren yazılar kaleme almıştık. Daha partileleriyle iletişim kuramayan Yücel, parti sözcülüğünü nasıl yapacak göreceğiz. İşte bu noktada, dün görüştüğümüz İzmir iş dünyasından duayen bir ismin Yücel'le ilgili dile getirdiği "İletişim özürlü. İki satır konuşmaktan aciz. 10 günden fazla bu işi götüremez diyenler de var ancak ben kendisine 3 ay veriyorum. 3 aydan sonra bu görevde kalsın kendimi eski Hilton Oteli binasının çatısından atarım!" şeklindeki iddiasını da sizlere aktarmış olalım.
SATA SATA GELDİ
Bu arada Deniz Yücel'in Parti Sözcüsü olması, CHP'de 'adam satmanın' en geçerli akçe olduğunu da ortaya koydu. Kendisi siyasette kiminle ittifak yaptıysa bir süre sonra onu sattı. Çünkü, önce kendisini İl Başkanı seçtiren Büyükşehir Belediye eski Başkanı Aziz Kocaoğlu'na çalım atıp Muharrem İnce'nin olağan üstü kurultay için imza toplama sürecinde kendisini yarı yolda bıraktı.
Arkasından da Kocaoğlu'nun en büyük rakibi olan Milletvekili Tuncay Özkan'la şu anki Başkan Tunç Soyer'e karşı iş tuttu.
Sonra Özkan'a da çalım atıp milletvekili olmasına karşı çıkmasın diye rotayı kısa süreliğine Soyer'e kırdı. Şimdi de kendisini İl Başkanlığı'nın ikinci dönemi için kongreye tek aday olarak girmesini sağlayan ve son seçimde de milletvekili yapan CHP eski lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu satıp Özgür Özel'i destekledi.
Sata sata sonunda parti sözcülüğü gibi önemli bir makama gelmeyi başardı.
İşte CHP'nin sözcüsü artık böyle bir isim...
BAKAN, SOYER'İN TRUVA ATI MI?
Diğer bir bomba isim ise, İçişleri Bakanlığı'ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı yapılan Murat Bakan'dan başkası değil...
Bakan, Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'le 4.5 yıldır ittifak halinde siyaset yapan ve Soyer'in parti içindeki operasyonlarını yürüten İZBETON Genel Müdürü Heval Savaş Kaya'yı oraya yerleştiren isim...
İzmir'de dolaşan bir rivayete göre, Bakan ve Soyer kurultay öncesi bir oyun kurdu. Buna göre, Soyer Kılıçdaroğlu'nu, Bakan da Özgür Özel'i destekleyecekti.
Böylece kurultayda kim gelirse gelsin bu ekip galip olacaktı.
Yani bu iddiaya göre Bakan, Soyer ekibinin yeni yönetimin içine soktuğu Truva Atı. Bakan'ın Soyer'i Büyükşehir'de yeniden aday yaptırmak için bastıracağı ve Soyer'in yeni parti yönetimiyle arasını düzeltmek için girişimlerde bulunacağı belirtiliyor.
BÖKE ADAY YAPILMAYACAK MI?
FAKAT, Soyer'le yıldızı barışmayan ve Soyer destekli CHP İl Başkanı Şenol Aslanoğlu'ndan hiç hazzetmeyen Deniz Yücel'in böyle güçlü bir konuma gelmesi, hem İzmir örgütünde hem de Soyer'in yeni parti yönetimiyle olan ilişkisinde bir denge unsuru oluşturacağını söylemeliyiz.
ADAY YAPILMAYACAK MI?
Bu arada Kılıçdaroğlu'nun gitmeden önce kentten birinci sıradan milletvekili
adayı yaparak İzmir'e attığı son kazıklardan biri olan avukat Gökçe Gökçen de Adalet Bakanlığı'ndan sorumlu genel başkan yardımcısı oldu. Gökçen, İstanbullu ve
o kentte siyaset yapıyor.
Doğru düzgün uğramadığı İzmir'de ise, bir milletvekili koltuğunu işgal ediyor.
Gökçen'in MYK'ya girmesinin İzmir'e bir faydasının olacağını beklemek abesle
iştigal olur. Bu arada PKK'nın uzantısı YPG'yi terör örgütü olarak tanımayan ve Dünya Bankası-İMF geçmişiyle dikkat çeken İzmir eski milletvekili Selin Sayek Böke de Kılıçdaroğlu döneminde de yaptığı genel sekreterlik görevine getirildi.
İsmi Büyküşehir Belediye Başkan adaylığı için geçen Böke'nin parti içinde böyle önemli bir göreve getirilmesi koltuğunu korumak için çırpınan Soyer cephesinde "Aday yapacak olsalar genel sekreter yapmazlardı" düşüncesiyle sevinç yarattı.
Soyer'den 'kahve' taklidi
Bu arada İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, gençler için İzmir'de kahve büfeleri kuracaklarını açıkladı. Ancak, bu işi Ege'nin önemli kentlerinden Balıkesir'in Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, çok daha önce yaptı.
Üstelik Soyer gibi öyle büfe değil 'Balbucks Kafe' açarak yaptı. Soyer, geriden geldi ancak onu da Balıkesir'deki gibi layıkıyla yapmadı.