CHP'de Kemal Kılıçdaroğlu gitti yerine 'değişim' diyen Manisa Milletvekili Özgür Özel geldi.
Peki bu değişim, CHP'de bir heyecan yarattı mı? Net olarak söyleyelim ki, hayır...
Bununla ilgili çok çarpıcı bir örnek ortaya çıktı...
Bugün CHP, Özel'in memleketi Manisa'da tek bir Büyükşehir Belediye Başkan aday adayı bile bulamadı. 5 Aralık'ta sona eren aday adaylığı başvurularında CHP'den Manisa'da bir kişi bile bu göreve talip olmadı.
YALAN SÖYLÜYORLAR Bu acı gerçek ortadayken bir de kamuoyuna yalan söylüyorlar.
Birkaç gün önce basının karşısına çıkan CHP Manisa İl Başkanı Ferdi Zeyrek, Büyükşehir adaylığı için 5 başvuru aldıklarını ancak isimlerini açıklamayacaklarını söylüyor.
Dün bize gönderdiği mesajla CHP'de yaşanan bu skandal konusunda bizleri uyaran ülkenin kıdemli siyasetçilerinden DYP Manisa eski Milletvekili Tevfik Diker, haklı olarak, "Madem 5 aday başvurdu diyorsun o zaman neden bu isimleri açıklayamıyorsun? Açıkla da görelim. Hadi siz açıklamıyorsunuz, adaylar kendileri niye ortaya çıkıp, seçim çalışması yapmıyor. Hem siz büyükşehir belediyelerinde adayları anket ile belirleyeceğinizi söylemediniz mi?
Adayları gizleyerek nasıl anket yapacaksınız? Böyle bir vaka siyaset tarihinde yok" diye sordu.
Bu soruların da ortaya koyduğu gibi CHP, skandalı gizlemek için böyle bir yalan uydurdu ancak bu vatandaş her şeyi net olarak görüyor.
BAŞTAN
KAYBETMİŞSİNİZ Buradan Özgür Özel'e seslenmek istiyoruz... Sayın Özel! Demek ki, siz bir genel başkan olarak kendi memleketinizde bile heyecan yaratamamışsınız. CHP için Manisa'da kazanma umudu yeşertememişsiniz.
2009 ve 2014 seçimlerinde bizzat Manisa Büyükşehir Belediye Başkan adayı olup kaybettiğiniz gerçeği ortadayken bu seçimde de kimse Cumhur İttifakı karşısında CHP'nin kazanma şansı olduğunu düşünmediği için aday adayı olmamış. Siz memleketinizde bile heyecan yaratamamışsanız işi baştan kaybetmişsiniz demektir.
Bu arada Manisa'da İyi Parti ve HEDEP'te de Büyükşehir için başvuru olmadığı ifade ediliyor.
Ortada muhalefetten aday olarak bir tek Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ bulunuyor.
Muhalefet adına utanç verici bir tablo. Bu tabloyu değiştirecek bir sürpriz olmazsa, şehirde Cumhur İttifakı'nın seçimi yine rahat kazanacağını öngörmek için siyasi deha olmaya gerek yok. Bu da Özgür Özel'in hanesine büyük bir eksi olarak yazar.
İzmir'i kaybederse
CHP de kalmaz! İyi Parti ve HEDEP kendi adayını çıkarırsa, ayrca CHP de İzmir'de yıpranmış ve yanlış bir ismi aday çıkarırsa Büyükşehir Belediyesi seçimlerini kaybeder diye aylardır yazıyoruz.
Nitekim Memleket Partisi lideri Muharrem İnce de bizimle aynı analizi yaparak bu tehlikeye dikkat çekti. "İzmir konusunda CHP'yi uyardım.
İzmir'i çantada keklik görüyorlar ama bu kez İzmir öyle çantada keklik falan değil. Yanlış bir adayla İzmir'i kaybederler. HDP'nin İzmir'e Sırrı Süreyya Önder'i aday göstereceği konuşuluyor.
HDP'nin ya da HEDEP'in İzmir'de ciddi bir oyu var ve Sırrı Süreyya Önder bu ciddi oyu toparlar. İyi Parti'nin adayı Özlale de bir miktar oy alır. Bir bakarsın İzmir de gidivermiş.
İzmir'de kimi gösterirsem göstereyim alırım kafasından çıkmaları lazım" dedi. CHP, 2019'da kazandığı İstanbul veya Ankara'yı kaybederse çok büyük bir yıkıma uğramaz ancak 25-30 yıldır yönettiği ve kalesi olarak gördüğü İzmir'i kaybederse ortada kendisi bile kalmaz.
Hüseyin Ünal:
Danıştay'da haklı bulundum Bornova Belediye Başkan aday adayı olan Büyükşehir Belediyesi Meclis üyesi Hüseyin Ünal'ın kanunen yasak olduğu belirtilmesine rağmen kendi adını taşıyan şirketi üzerinden ESHOT'a mal satması ve İzmirli gençler işsizken kendi kızını torpille Büyükşehir Belediyesi'nde işe sokması üzerinden eleştirmiş ve "Hangi yüzle aday oldunuz?" diye sormuştuk.
"RANTIN DIŞINDAYIM" Ünal, dün bir mesaj göndererek, ESHOT'a mal satışı ile ile ilgili hakkında İçişleri Bakanlığı'nca verilen adli soruşturma izni ile ilgili idari yargının en üst organı Danıştay tarafından haklı bulunduğunu söyledi.
"Bütün hayatım boyunca hak ve halk temelinde, halkın içinde rantın dışında kalmayı felsefe edindim. Yargı sürecinin tamamlanmasını bekledim" ifadesini kullanan Ünal'ın gönderdiği karar metninde de bakanlık kararında Ünal için soruşturma izni verilmesine ilişkin kısımların kesin olarak kaldırıldığı vurgulanıyor. Cevap hakkı olarak buradan duyuruyoruz.
İzmir'i kuşatan kim?
EKREM İMAMOĞLU MU? Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, 5 dönem yani 25 yıl başkanlık yaptıktan sonra şimdi de gözünü İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne dikti.
"Değişim diye gelen CHP yönetimi, 25 yıldır başkan olan birini tekrar başkan adayı yapmaz" yorumları yapılsa da Batur, çalışmalarını büyük bir iddia ile sürdürüyor.
SÖZÜN GİTTİĞİ YER Batur sürekli ithal aday karşıtlığı üzerinden açıklama yapıyor. Batur bu konudaki tepkisini önceki gün bir adım ileriye götürerek, İzmir'e dışarıdan bir kuşatma girişimi olduğunu iddia etti. "Baktık dışarıdan bir kuşatmaya doğru gidiyordu bu iş. Bizim de alternatif olarak sahada olmamız lazımdı" diye konuştu.
İzmir dışından Büyükşehir'e talip olan tek bir kişi var, o da bir dönem Batur'un çok yakın arkadaşı olan Büyükşehir Belediyesi eski Genel Sekreteri Buğra Gökce'den başkası değil. Gökce'yi de İzmir'e İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gönderdiği iddia ediliyor. Ee o zaman Batur'un söylemlerine göre İzmir'i kuşatmaya çalışan kişi de İmamoğlu oluyor.
Eğer başkasını kastediyor ise Batur'un bunu açıklaması lazım yoksa CHP içindeki en güçlü isimlerden biri olan İmamoğlu, bu sözü üzerine alır ve bu da Batur için iyi olmaz!