Karşıyakalılar heyecanlıdır, ateşlidir, en büyük sevdaları Kaf Sin Kaf, en çok sevdikleri renk yeşil kırmızıdır...
Ulu çınar'ın Yüzüncü yaş gününü kutlamaya çok az bir zaman kaldı, 98 yılını da gelecek ay içerisinde kutlayacak, kutlayacak ama Kulübün kuruluş tarihi konusunda çeşitli görüşler var
KSK tarihi ile ilgili araştırma yapan kulübün eski yöneticisi ve Asbaşkanı Ahmet Diker'in bu konuda yaptığı araştırmaları paylaşalım
Diker diyor ki:
"Kaf Sin Kaf'ımızın kuruluş tarihi Rumi Takvime göre "1 Teşrinisani 1328" olarak görülürSon günlerde KSK'nin tarihi ile ilgili olarak kulübümüzün yürüyen tarihi Tahir Türetken uyardı. Yapatığım çalışmaların önemli olduğunu söyledi ve Kulüp tarihimizin 1 Kasım 1912 olmadığını söyledi. Ardından Tufan Ağabey'den aynı yönde bir uyarı aldımKarşıyaka ve Kaf Sin Kaf için çok büyük anlam ifade eden Sancar Maruflu ve Okan Yüksel ağabeylerimle yaptığım çalışmayı paylaştım onlarında görüşlerini aldımYücel İzmir'li, Bekir Yurdakul, Ahmet Gürel , Karşıyaka Müftülüğünü hep "1 Teşrinisani 1328" in miladi takvimdeki karşılığını sordum karşıma "14 Kasım 1912" çıktıBu tarihle ilgili olarak "Üniversitelerin Tarih bilimcileri" ile görüştümEn sonunda Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Araştırma görevlisi Ahmet Murat Aytaç'ın hazırladığı "Tarih Çevirme Kılavuzu'na " başvurdum Evet Rumi Takvimde kulübümüzün kuruluşu
"1 Teşrinisani 1328" tarihi günümüzde kullandığımız Miladi takvime göre "14 Kasım 1912" ye denk geliyor
hayattan
Arşivden iki kitap çıkacak
Geçtiğimiz günlerde Sadrettin İşçimenler'in Karşıyaka yalısındaki evinde önemli bir buluşma vardı.
İki valiz dolusu fotoğraf ve belge arşivi ortaya çıktı.
Sadrettin İşçimenler anlattı, Yıldırım Karakaplan, Tufan Atakişi ve Ahmet Diker yüzlerce fotoğraf ve belgeyi tek tek inceledi. Amaç, Karşıyaka ile ilgili hazırlanmakta olan kitaplara bilgi, görsel ve belge oluşturmaktı. İşçimenler aile arşivi bu yüzden açıldı.
Tufan Atakişi "Karşıyaka'da Yaşam", Ahmet Diker ise " KafSinKaf'ın Yakın Tarihi" kitaplarında gün ışığına çıkmamış bir çok fotoğraf ve belgeyi ilk kez kullanarak Karşıyakalılarla paylaşacaklar.
Kitaplar, 22 Nisan 2010 tarihinde Karşıyaka Spor Kulübü Kurucu Başkanı Zühtü Işıl'ın ölümünün 25. yılı anısına yayınlanacak.
hayattan
Kayıp köpek adına sergi
Mehtap Özbek, İzmirli bir heykel sanatçısı.
Bugüne dek karma sergilerle yetinirken 21 Eylül'de ilk kişisel sergisini açtı.
Serginin adı da, Ejder Aşkına...
"Peki kim bu Ejder?"
Hemen cevap verelim:
"Ejder, Mehtap Özbek'in bu Ağustos başında Alaçatı'da kaybolan minik Alman pinscher köpeğinin adı."
* * *
Mehtap Özbek o gün, bugün Ejder'i aramakla meşgul...
İşte "Ejder'i arama öyküsü"nden kesitler:
"Böyle durumlarda daha önce yazılanları okumuş ,ağlamış ,böyle kişilere lanetler okumuş bir hayvansever olarak benim de birgün başıma böyle bir olayın gelebileceğini hiç ummamıştım doğrusu.Ejder'i kaybolduğu günden beri öyle çok aradım ki, artık onu Alaçatı'da tanımayan kalmadı."
* * *
Mehtap Hanım'ın anlattığına göre; Ejder'in kaybı ile ilgili olarak haberler yapıldı; el ilanları dağıtıldı.
Duvarlara ilanlar yapıştırıldı.
Bu ilanlar sürekli gizli bir el tarafından sökülse de nerdeyse tüm Alaçatı tanıdı Ejderi.
Mehtap Özbek'i dinlemeye devam:
"Özendirici olur diye 500 lira olarak koyduğum ödülü ,1000 tl. 'e yükselttim ama sonuç ;koca bir sıfır.Ve en son olarak Ejder'in bir heykelinin yer aldığı ,adı :EJDER AŞKINA olan bir heykel sergisi açtım, Alaçatı'da.
Şimdi İzmir'deyim ama...
Aklım,yüreğim hep Alaçatı'da. Onsuz evim hep neşesiz,minderi boş kalacak. Tek umudum; alıkoyan kişinin bedava pet sahibi olmanın o kadar kolay olmadığını anlaması ve boynundaki künyede yazılı olan telefonumu birgün çaldırması. Çünkü 6 yıldır baktığım, evlatlarımdan ayırmadığım ,canım gibi sevdiğim Ejder , bazılarının dediği gibi yalnızca bir köpek değil, aynı zamanda evimizin bir ferdiydi."
Mehtap Özbek'in iletişim telefonu: 0 533 748 21 11
küpe
Bu dünyada yalnız iki facia vardır: Biri insanın istediğini elde edememesi, öteki de elde etmesidir.
Oscar Wilde
günün fıkrası
Baş
Salamon alacağı için İsak'ın kapısını çaldı, ev sahibi pencereden başını uzattı ve alacaklısını görünce hemen içeri saklandı.
Bir dakika sonra İsak'ın karısı açtı:
"Mösyö evde mi?" diye soran Salamon'a, kocasının çarşıya gittiğini söyledi. Salamon öfkeyle bağırdı:
"Söyle ona, sokağa çıkarken başını evde unutmasın..."