Türk Koleji mezunları ve beklenen buluşma
Bu ilginç toplantıya "Happy Hour" dediler ve Türk Koleji'nde dirsek çürütmüş bütün mezunları, 13 Ocak Çarşamba günü Alsancak'taki büyük buluşmaya çağırdılar.
Türk Koleji mezunlarının 10 yıldan bu yana sürdürdükleri, "Happy Hour"un şimdiki adresi Şair Eşref Bulvarı'ndaki ünlü Envelo Restoran...
***
Bu organizasyonu yürüten komitede Ziya Selamioğlu, Ülkü Toker, Yonca Akmercanoğlu, Çimen Öztim, Bülent Tokalıoğlu, Kayhan Tatış, Gürsen Gündem, Figen Akçagül, Seda Beydeş, Bahar Deniz, Özlem Baykay ve Rabia Çolakoğlu var.
***
Ülkü Toker: "Biz bu 'Happy Hour'ları dernek olarak 10 yıldan bu yana her ayın ikinci çarşambalarında çeşitli mekanlarda sürdürüyoruz. Tabii, bayramlar veya tatiller nedeniyle bazı aksamaları da doğal karşılamak lazım" diyor.
Komite mensuplarından Ziya Selamioğlu, bu toplantıların bütün İzmir Özel Türk Koleji mezunlarını kapsadığını vurguluyor ve ekliyor:
"Şu anda konumu ne olursa olsun, mezun olduğu yıla bakılmaksızın bütün ardaşlarımızı, ağabeylerimizi, ablalarımızı ve kardeşlerimizi bekliyoruz."
Hedef; İzmir'e dünya çapında bir müzikhol
Bu hedefin sahibi de, gazinoculuk aleminin "son imparatoru" Atalay Noyaner...
Konak'taki Maksim restoranı genç-yaşlı birçok kişi hatırlar.
Atalay Noyaner deyince herkesin aklına Maksim gelir.
Son imparatora göre Maksim, "Nedensiz yere yıkıldı" ve sonra devreye Turkuaz tesisleri girdi.
Noyaner'in kızı ve oğlu ile birlikte çok şey kattığı Turkuaz'ın en büyük özelliği ailenize hitap etmesi.
* * *
Kul ve dernekler yararına çalışan Atalay Noyaner, 1979 yılından itibaren okul ve dernekler için ücretsiz çaylar düzenledi. Bu sayede topladıkları yardımlarla ayakta duran okullar ve derneklere de destek oldu.
Durun, bitmedi...
Noyaner, "1979'dan itibaren eğitim kurumları ve dernekler yararına ücretsiz çaylar düzenledik. Yaklaşık 10 dernek ve vakfın yönetim kurulu üyesi olarak hiçbir ücret talep etmeden yemekli yemeksiz, içkili içkisiz programlar gerçekleştirdik. Her yıl okul, dernek ve vakıflara 100 milyar para kazandırdık" diyor.
* * *
En büyük ideali dünya çapında bir müzikhol kurmak ve İzmir eğlence hayatına renk katmak:
"Büyük bir etnegre işletme gazino kurmayı hayal ediyorum. Bu gazinoda bin 500 iki bin kişiye hizmet vermek en büyük idealim. Bunun için vilayet ve belediye yer gösterirse, İzmir'i sıradanlıktan kurtarmış olacağız. Balçova Termal Tesisleri'ndeki Kardelen Salonu ya da Kültürpark'taki Atlas Pavyonu bana göre en ideal mekanlar. Bu işletmelerin bütün restorasyon ve yeniden yapılanma ücretlerini de ben üstleneceğim. Bu tahminen bana 4 ya da 5 milyona mal olacak, ama buna değer. İzmir'e canlılık ve hayat gelmesi benim için çok önemli belki de İzmirliler sosyal aktivitelerini tekrar yapabilme cesaretini de kazanırlar."
* * *
Atalay Noyaner, Turkuaz'ı açıldığı günden beri bir belediye başkanının bile ziyaret etmediğini söylüyor. Aslında Noyaner, bu konudan şikayet etmiyor ama bir gün bile ziyaret değil, denetleme amaçlı gelmediler diyerek sitem ediyor. Noyaner, "Başkanların ziyaret etmelerini dert etmiyorum böyle bir kaygımda yok ama ziyaret amaçlı olmasa bile, denetim amaçlı gelmelerini beklerdim" diye konuşuyor.
Noyaner, Turkuaz'da Muazzez Ersoy, Coşkun Sabah, Haluk Levent, Kargo, İzzet Yıldızhan ve Nez gibi isimleri İzmirlilerle buluşturduklarını anlatıyor ve ekliyor: "Kaliteden hiçbir şey yitirmeden yolumuza devam etmek istiyoruz."
Noyaner, 1941 yılında İzmir'de doğdu. Baba mesleği olarak başladığı işini yıllardan beri başarıyla sürdürüyor.
Türk Koleji mezunlarının 10 yıldan bu yana sürdürdükleri, "Happy Hour"un şimdiki adresi Şair Eşref Bulvarı'ndaki ünlü Envelo Restoran...
***
Bu organizasyonu yürüten komitede Ziya Selamioğlu, Ülkü Toker, Yonca Akmercanoğlu, Çimen Öztim, Bülent Tokalıoğlu, Kayhan Tatış, Gürsen Gündem, Figen Akçagül, Seda Beydeş, Bahar Deniz, Özlem Baykay ve Rabia Çolakoğlu var.
***
Ülkü Toker: "Biz bu 'Happy Hour'ları dernek olarak 10 yıldan bu yana her ayın ikinci çarşambalarında çeşitli mekanlarda sürdürüyoruz. Tabii, bayramlar veya tatiller nedeniyle bazı aksamaları da doğal karşılamak lazım" diyor.
Komite mensuplarından Ziya Selamioğlu, bu toplantıların bütün İzmir Özel Türk Koleji mezunlarını kapsadığını vurguluyor ve ekliyor:
"Şu anda konumu ne olursa olsun, mezun olduğu yıla bakılmaksızın bütün ardaşlarımızı, ağabeylerimizi, ablalarımızı ve kardeşlerimizi bekliyoruz."
Hedef; İzmir'e dünya çapında bir müzikhol
Bu hedefin sahibi de, gazinoculuk aleminin "son imparatoru" Atalay Noyaner...
Konak'taki Maksim restoranı genç-yaşlı birçok kişi hatırlar.
Atalay Noyaner deyince herkesin aklına Maksim gelir.
Son imparatora göre Maksim, "Nedensiz yere yıkıldı" ve sonra devreye Turkuaz tesisleri girdi.
Noyaner'in kızı ve oğlu ile birlikte çok şey kattığı Turkuaz'ın en büyük özelliği ailenize hitap etmesi.
* * *
Kul ve dernekler yararına çalışan Atalay Noyaner, 1979 yılından itibaren okul ve dernekler için ücretsiz çaylar düzenledi. Bu sayede topladıkları yardımlarla ayakta duran okullar ve derneklere de destek oldu.
Durun, bitmedi...
Noyaner, "1979'dan itibaren eğitim kurumları ve dernekler yararına ücretsiz çaylar düzenledik. Yaklaşık 10 dernek ve vakfın yönetim kurulu üyesi olarak hiçbir ücret talep etmeden yemekli yemeksiz, içkili içkisiz programlar gerçekleştirdik. Her yıl okul, dernek ve vakıflara 100 milyar para kazandırdık" diyor.
* * *
En büyük ideali dünya çapında bir müzikhol kurmak ve İzmir eğlence hayatına renk katmak:
"Büyük bir etnegre işletme gazino kurmayı hayal ediyorum. Bu gazinoda bin 500 iki bin kişiye hizmet vermek en büyük idealim. Bunun için vilayet ve belediye yer gösterirse, İzmir'i sıradanlıktan kurtarmış olacağız. Balçova Termal Tesisleri'ndeki Kardelen Salonu ya da Kültürpark'taki Atlas Pavyonu bana göre en ideal mekanlar. Bu işletmelerin bütün restorasyon ve yeniden yapılanma ücretlerini de ben üstleneceğim. Bu tahminen bana 4 ya da 5 milyona mal olacak, ama buna değer. İzmir'e canlılık ve hayat gelmesi benim için çok önemli belki de İzmirliler sosyal aktivitelerini tekrar yapabilme cesaretini de kazanırlar."
* * *
Atalay Noyaner, Turkuaz'ı açıldığı günden beri bir belediye başkanının bile ziyaret etmediğini söylüyor. Aslında Noyaner, bu konudan şikayet etmiyor ama bir gün bile ziyaret değil, denetleme amaçlı gelmediler diyerek sitem ediyor. Noyaner, "Başkanların ziyaret etmelerini dert etmiyorum böyle bir kaygımda yok ama ziyaret amaçlı olmasa bile, denetim amaçlı gelmelerini beklerdim" diye konuşuyor.
Noyaner, Turkuaz'da Muazzez Ersoy, Coşkun Sabah, Haluk Levent, Kargo, İzzet Yıldızhan ve Nez gibi isimleri İzmirlilerle buluşturduklarını anlatıyor ve ekliyor: "Kaliteden hiçbir şey yitirmeden yolumuza devam etmek istiyoruz."
Noyaner, 1941 yılında İzmir'de doğdu. Baba mesleği olarak başladığı işini yıllardan beri başarıyla sürdürüyor.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.