Erhan Ünver, hayatının son birkaç yılını Hürriyet'te ve esnaf derneklerinin yayın organı olan Birlik'te geçirdi ama o katıksız bir Yeni Asır'cıydı.
Hayatının 43 yılını bu çatı altında geçirdi.
Yeni Asır gibi marka olmuş bir kurumda 43 yıl geçirmek, doğrusu istenirse her babayiğidin harcı değil.
Kendini her dönem yenileyen bir beyin ve vücut performansı isteyen bir çalışma düzenidir bu...
Ve, Erhan Ünver bu "kendini sürekli yenilemek" yarışının hep galibi oldu ve bugünlere geldi.
Çalışkandı, dürüsttü ve hepsinin ötesinde adam gibi adamdı.
Kancığın kahramanı bir pula sattığı, gammazın fedakarı harcattığı şu kavanoz dipli dünyada Erhan'ın dürüstlüğü, fedakarlığı onu gönüllerin sevgilisi yaptı.
Görünüşte "deli dolu" bir tipti. Çabuk kızar, çabuk affeder ve gönül almasını da becerirdi.
Burnundan kıl aldırmayan tiplerden değildi, sevecendi.
Arkadaşları arasında adı "Yaygara İdris"e çıkmıştı ama bu farfara ve yaygara içinde dünyaları devirir, işlerini yürütürdü.
Erhan Ünver'i vakitsiz kaybettik.
Nur içinde yatsın, mekanı cennet, başta sevgili eşi Özden'in oğlu Can ve kızları Canan ile Candan olmak üzere tüm ailenin başı sağolsun.
siyasetten
CHP'de ayak oyunları
CHP'de delege seçimlerine yaklaşıldığı şu günlerde kulisler yine hareketlendi. Görünen o ki hesaplar 2014'te yapılacak yerel seçimlere yönelik.
Bunlardan en hararetlisi herhalde Karşıyaka'da yaşanıyor.
Karşıyaka'da bir grup CHP üyesinin "ilkeli siyaset, sol söylem ve nitelikli kişilerle politika" yapılmasını öngören "manifesto"su kulislerde "bomba" etkisi yarattı. Bazı genel merkez yöneticilerininde "olumlu" bulduğu bildiri "eski ayak oyunlarına alışık olanları" tedirgin etti.
* * *
Kulislerde konuşulanlara göre, kendisine belediye başkanlığını hedef koyan "müsteşar lakaplı" bir partili 'neymiş ilkeli siyaset, sol söylem, nitelikli delege, bize biat edecek delege gerek' anlayışı ile "Karşıyaka'nın ağa'sı benim" diyor, ilçe başkanının da kendisini desteklediğini her fırsatta söylüyor. Bu da bugüne kadar "herkesi kucaklayan" yaklaşımı ile başarılı olan ilçe başkanına zarar veriyor.
* * *
Ertam Özen'e "sensiz Karşıyaka olmaz" diyerek destek verenlerin onu yarı yolda bırakıp "biat eden delege yapısını" savunarak ittifak içine girmeleri, alaycı yaklaşımlarla karşılanıyor.
Halen Başkan Cevat Durak'ın yanında gözükmeye dikkat eden, fakat bir yandan da gelecek seçimlerde "başkanlığa" göz dikenlerin bu yolda etkin olabilmek için gerekirse "onunla da işbirliği" yapabileceğini ulu orta söylemesi şaşkınlık yaratıyor.
Kulislerin Efendisi'ne göre, CHP'nin bugünkü duruma gelmesinde sorumlu olanların, yine "Sen, ben, bizim oğlan" anlayışı ile bir çalışma içersinde olması, parti üyelerinin dışında, oy verenlerin de tepkisini
çekiyor.
CHP'ye oy verenlerin genel kanısı şu:
"Bostanlı manifesto"suna paralel bir politika izleyin, kişisel çıkarınızı bırakın, Türkiye'yi düşünün, CHP'yi iktidar yapacak altyapıyı Karşıyaka'da kurun."
kentten
Hepsi kırk yıllık dost
İzmir Özel İktisadi ve Ticari Bilimler Akademisi'nin 1971 yılı mezunları Çeşme Kerasus Otel'de buluştular. Hem yeni yılı kutladılar hem de 40 yıl öncesinin okul yıllarını andılar.
İşte o gecede coşan eski dostlar bir arada... Kadroyu da sayalım: Ali Doğutürk, Altan Özbayram, Nejat Besceli, Armağan Tütün, Mine Vatansever, Ayla Karagözlü, Benal Nerad, Sevim Eriş, Seher Sever, Turhan Tosun, Burak Büyükbakkal, Adil Can, Kerim Tokatlıoğlu, Ünal Öz ve Secide Sezgin.
Biz de bu eski dostların kırkıncı yıllarını kutlayalım ve "Daha nice yıllara..." diyelim.
laflama
* İnsan sosyal medyada kontroldan çıkabilen bir hayvandır.
* Eskiden anneler oğullarına kız beğenmek için hamama giderlerdi. Şimdi evlilik programlarına çıkıyorlar.
* O söz şöyle değişti. Bekara karı dırdırı çekmek kolaydır.
* Evet ağzım "süt" kokuyor. Ama "aslan sütü" Zehra...
* Kahve Yemen'den geliyor belki ama kahveyi getiren kadın garson Moldova'dan geliyor ne haber!
* O söz şöyle değişti: Biz 40 kişiyiz, birbirimizi gammazlarız!
İbrahim Ormancı'dan
küpe
Eleştirmenlerin sözlerine sakın innmayın. Şimdiye kadar hiçbirinin heykeli dikilmemiştir.
Sibelius