Bu atılımın "Fikir Babası" Hüseyin Aslan...
Ege-Koop Genel Başkanı Aslan, sağlık yatırımlarının İzmir'in yıllardır konuşulan 'marka kent' olma hedefini de gerçekleştireceğini söylüyor ve ekliyor:
"İzmir; doğal güzellikleri, tarihi ve kültürel varlığı, nitelikli insan kaynağı, temiz denizi, kumu, parlak güneşi, termal zenginliği, doğal çevre dokusu ve bol oksijeni ile 'Sağlık Serbest Bölgesi' için en uygun ilimiz. Özellikle Seferihisar, Urla ve Çeşme'yi içine alan yarımada bölgesi termal zenginliği, bol oksijeni, temiz denizi, kumu ve parlak güneşiyle 'Sağlık Serbest Bölgesi'ne en uygun yerler.
* * *
Günümüzde, dünyada sadece ülkeler, devletler değil; markalaşmış kentler yarışmaktadır. Ege-Koop Proje Merkezi'nin hazırladığı 'İzmir Sağlık Serbest Bölgesi' projesi; özgün, vizyoner ve gerçekçidir, İzmir'e bir kent kimliği kazandıracaktır. Dünya Sağlık Kenti tamasıyla İzmir tıpkı Barselona, Milano, Londra ve Paris gibi marka kent olacaktır."
Aslan'ı dinlemeye devam:
"İzmir artık yıllarını boşa harcamamalı. Artık zaman kaybına da, dünyada ve ülkemizde gelişip, değişen başka kentlerin ardından bakmaya da tahammülümüz kalmadı. Bu yüzden bu projeyi ciddiyetle ele alıyoruz. Ankara'da AK Parti İzmir Milletvekilimiz Sayın Rıfat Sait ile birlikte Kalkınma Bakanı Sayın Cevdet Yılmaz ile görüştük. Kendisine bir sunum yaptım. Projeyi beğendi, İzmirlilerin bu tür projelere ihtiyacı olduğunu vurguladı ve destek sözü verdi. Yine Sağlık Bakanı Sayın Recep Akdağ ile bir araya geldik. Kendisi de projeyi son derece olumlu buldu ve 'İzmir en uygun yerdir' dedi. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Sayın Binali Yıldırım, Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Ertuğrul Günay ile de görüştük ve açık destek aldık. CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu projeyi hem uzun uzun dinledi hem de mevcut dokümanları büyük titizlikle inceledi. Hatta bu projenin İzmir'e mutlaka kazandırılması gerektiğini belirterek, üzerlerine düşen her türlü katkıya hazır olduklarını özellikle vurguladı. Bunun dışında AK Parti İzmir Milletvekilimiz Sayın İlknur Denizli, Ekonomi Bakanı Sayın Zafer Çağlayan'a konuyu aktardığını, Sayın Bakanın da çalışmalara başlayabileceğimizi belirttiğini bildirdi. 17 gün içerisinde 40'ı aşkın görüşme gerçekleştirdim. Sayın Valimiz Cahit Kıraç'a da ayrıntılı bir sunum yaptım ve olumlu görüşlerini aldım. Ve kendisi de bu konuda bir çalışma başlattı."
kentten
Yaşlı karı kocaya otobüs eziyeti!
Metin Bağrıyanık, Türk Hava Yolları'na uzun yıllar hizmet vermiş bir İzmirli.
Metin Bağrıyanık'ın yaşı yetmiş beş, eşi ise yetmiş dördünde.
Bağrıyanık'lar Narlıdere Dinlenme Tesisleri ve Huzurevi'nde kalıyor.
Ve Metin Bağrıyanık'ın başından geçen olayı mektubundan okuyalım:
"1 Ağustos günü F. Altay'dan 18.05'de kalkan ve Seferihisar seferini yapan ESHOT otobüsü Narlıdere Kaymakamlık durağında eşimle bütün ikazlarımıza ve yolun yarısına kadar çıkmamıza rağmen durmadı ve bizleri orada bıraktı. Otobüs duraktan hızlı bir şekilde geçtiği gibi şoför de bizi görünce hızlanıp başını başını çevirdi.
Eşim 74, ben de 75 yaşındayım. Fazla sıcaktan etkilenmemek için 8 lira verip Seferihisar'a gitmek zorunda kaldık."
laflama
* Sırtı yere yapışınca güreşçinin, herkes sırtını döner yahu!
* Çocuk da yaparım, kariyer de dedin. Çocukluk yaptın, hamile kalınca kariyerini yarıda bıraktın!
* Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde. Yine kalburüstü adamlar var mı dünyada?
* Eee sular saat kesik olunca, siz de "vana avrat" düz gidebilirsiniz yani!
* Asılsız dedikodular bunlar. Kime asılmışım ben yahu?
* Adam seyis... Elbette yangından nal kaçıracak.
* Niye hep dervişler erkeklerden çıkıyor ? Kadınların sabırsızlığından olabilir mi acaba?
* Halk mal olacağım, dedi. Halk da anladı ne mal olduğunu...
İbrahim Ormancı'dan
küpe
Yalan öyle bir oktur ki, bazen hedefini değil, atanı yaralar.
Karacaoğlan
fıkra
Pişmanlık
Kıyfet yönünden oldukça zavallı bir adam, cimriliği ile tanınan zenginin kapısına dayandı.
"Efendi hazretleri, dün gece garip bir rüya gördüm. Pabuçlarımı bir fare kemiriyordu" dedi.
Zengin cimri, adamın paramparça olmuş postallarına dikkatle bakarak sordu:
"Ayağında bu ayakkabıların mı vardı?"
"Evet..."
Zengin gülümseyerek cevap verdi:
"Hiç merak etme... Fare onları kemirdiğine göre pişman olmuştur."
