Kentsel dönüşümde öncelikli hedef
Şunun şurasında bir gün kaldı.
İşte bu aşamada makine mühendisi Güngör Kaya bir uyarıda bulunuyor:
"Kentsel dönüşümün uygulandığı alanlarda hafriyat toprağından başlayarak, inşaat yıkıntı atıkları da dahil olmak üzere tüm atıkların çevreye zarar vermeden toplanması, biriktirilmesi, taşınması ve de geri kazanılmasına dikkat edilmelidir. Eğer bu süreçlerden biri uygulanmaz ya da yok sayılırsa telafisi olmayan çevre katliamlarına meydan verilir. Yani kaş yapayım derken göz çıkarılmış olur. Bu nedenle bakanlık, yerel yönetimler, meslek odaları, üniversiteler ile sektörün ilgili resmi ve özel tüm kurumları koordineli çalışarak olumsuz bir sonucun ortaya çıkmasına meydan vermemelidir."
Kaya'ya sorduk:
"Bu işte öncelikli hedef ne olmalı?"
Kaya "pat ..." diye cevap veriyor:
"Kentsel dönüşümün uygulanacağı bölgelerde yapılar yıkılmadan önce yapı üzerindeki tahtaların, pencere ve kapıların, metal eşyaların, kabloların ve tehlikeli maddelerin öncelikle ayrıştırılması gerekmektedir. Bu ayrıştırılmanın ardından binanın beton yığını geri dönüşüme olanak verecek şekilde parçalanmalıdır."
hayattan
Filiz Felit'ten bir sergi daha
İstanbul Vakıfbank Genel Müdürlük Fuaye'si 15 Ekim-3 Kasım 2012 tarihleri arasında Filiz Pelit'in 18. kişisel resim sergisine ev sahipliği yapacak.
Her sergisinde bir konsept belirleyen sanatçı bu sergiyi "Düş Çocukları" olarak adlandırmış.
"Masal", "Evvel Zaman Düşleri", "Anlat Bana" sergilerinin devamında "Düş Çocukları" oluşmuş. Filiz Pelit, tuval üzeri yağlıboya ile oluşturduğu resimleri için "Yaşam bir masal aslında, yaşadıkça, hissettikçe, ürettikçe anlatacak daha çok öykümüz olur, bu sergimde de izleyicinin kendi masalını bulmasını diliyorum. Tüm sanatseverleri sergimde görmek, sanatı paylaşmak ve çoğalmak dileğiyle" diyor.
Kokteyli 15 Ekim Pazartesi günü saat 18.30'da olacak sergide Vakıfbank'ın sanatçı için hazırladığı kataloglar da dağıtılacak.
Ressam Hasan Rastgeldi, bu sergi için şöyle diyor:
"Paletindeki renklilik, sevinç ve coşkuyu çağrıştırır. Canlı renklerin arasında Filiz'in insanları belirir. İri gözleri ile etrafı kolaçan eden genç kızlar, çocuklar, yeni umutların peşindedir. Karmaşık ve büyük bir lekenin içindeki melekler, su damlaları, balıklar, kuşlar simgesel, motiflerdir ve kompozisyonla ahenkli bir uyum oluştururlar."
Filiz Pelit 1964 yılında doğdu. 1985 yılında Buca Eğitim Fakültesi Resim Bölümü Grafik Ana Sanat Dalı'ndan mezun oldu. Rusya, İsviçre, Kıbrıs, Almanya, Fransa, İngiltere, Dubai ve Türkiye'de çeşitli kurum ve özel koleksiyonlarda eserleri bulunmaktadır. Bornova Anadolu Lisesi Vakfı, KİTVAK gibi kurumlarda yardım amaçlı sergilere katıldı.
kentten
Şaban Yaprak'a hizmet ödülü
Şaban Yaprak, 1999 Yılında İzmir Bornova'da kurduğu Makedonya Derneği ile yıllarca Makedonya göçmenlerine hizmet veriyor.
Yaprak zamanla, Makedonya ile Türkiye arasında köprü oldu.
Oradan gelen Türkleri İzmir'de organize ederek, asırlarca kardeşçe beraber yaşadığımız Makedon halkıyla hatıralarını canlandırmak için çaba sarf etti.
Makedonya'dan gelen yetkilileri İzmir'de vali, büyükşehir ve ilçe belediye başkanları ile görüştürüp en üst seviyede ilişkileri organize ediyor.
Ayrıca İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası, Esnaf Birlikleri başkanları ve yönetim kurullarıyla bir araya getirip yakınlık kurulmasını sağlıyor.
Bu arada İzmir'in ileri gelen İşadamları için Makedonya'da geziler tertipleyip ülke ile ticaret bağlantılarının güçlenmesini sağlıyor.
Makedonya'nın Ankara Büyükelçisi Goran Taskovski, geçtiğimiz hafta Şaban Yaprak'ı bu hizmetlerinden ötürü teşekkür belgesi ile ödüllendirdi.
küpe
Allah insana bir ağızla iki kulak vermiş. Bir söyleyip iki dinlesin diye...
Türk atasözü
fıkra
Bu kadarına pes
Zamanın beyaz perde şöhretlerinden bir kadın, kilosu 100'e yaklaştığı halde, koketlikten bir türlü vazgeçmiyordu.Bir gün başından geçen bir olayı arkadaşlarına şöyla anlattı:
"Otelcinin katibi mutlaka vuruldu bana. Odamda ne zaman çırıl çıplak soyunsam anahtar deliğinden beni gözetlediğini hissediyorum."
Arkadaşı hayretle başını salladı:
"Yok canım. Anahtar deliğinden ha?... Sen ufacık anahtar deliğinden kolay kolay görülmezsin ki..."
geçmişten
Cehalet ve ızdırap
Sultan Aziz, Mustafa Fazıl Paşa'ya sordu:
"Hürriyet ve Maarif sayesinde milletin gözü açılırsa ne olur?"
Mustafa Fazım Paşa cevapladı:
"Ne olacak?...O zaman millet bizim cehaletimizi ve kendi ızdırabını daha feci bir şekilde anlayacak."
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.