G20’nin kararları vergi cennetlerini sonlandırsın
Geçen hafta G20 ülkelerinin maliye bakanları ve merkez bankası başkanları bir araya geldi. Hazine ve Maliye Bakanı Lütfü Elvan'ın da katıldığı toplantıda küresel ekonomi ve vergi düzenlemelerine ilişkin konular ele alındı. Küresel ekonomik ve finansal sistem açısından büyük önem taşıyan G20 ülkeleri; küresel gayrisafi hasılanın yaklaşık yüzde 80'ini, küresel ticaretin yüzde 75'inden fazlasını ve dünya nüfusunun yüzde 60'ını temsil ediyor. Dolayısıyla buradan çıkan kararlar, dünya gündemi için oldukça önem taşıyor.
G20 ülkelerinin aldığı bu kararlar, özelikle çok uluslu şirketleri yakından ilgilendiriyor.
Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), 130 ülkenin çok uluslu şirketlerinin dünya çapında yüzde 15'lik asgari vergi uygulanmasında anlaştığını duyurdu. Devletler arasında vergileri aşağı çekme yarışını sona erdirmeyi hedefleyen bu anlaşmayla, dünyanın en büyük şirketlerinden daha fazla vergi alınması da mümkün olacak. On yıldır uzlaşma sağlanamayan bu karar için oldukça geç kalındı. Çünkü küresel şirketler, yıllardır kazançlarını vergi oranlarının düşük olduğu ülkelere götürerek avantaj sağlıyordu.
Vergi cennetlerinden yararlanan dünyanın en zengin şirketleri G20 kararı ile artık vergi kaçıramayacak. Adaletsizliğe yol açan vergi cenneti uygulaması dünya genelinde son bulursa küresel anlamda adil ve güvenli ticaret sistemleri de yaygın hale gelecektir.
DÜNYANIN EN BÜYÜK ŞİRKETLERİ
Vergi cennetleri; (offshore) bazı devletlerin iradeleri doğrultusunda, yabancı sermayedarlara ve şirketlere çok fazla vergi avantajının sunulduğu ülke veya bölgelerdir. Dünya çapında Cayman Adaları, Amerikan Samoası, Virgin Adaları, Fiji, Guam, Umman, Palau, Panama, Samoa, Seyşeller, Trinidad ve Tobago ile Vanuatu örnek gösterilebilir.
Düşük vergi sunan bu ülkeler; bireylere ülkelerindeki yüksek vergi oranlarına karşı vergi teşvikleri sunmakta, sıkı güvenlik hizmeti ve banka gizliliği kanunları ile müşterilerini korumaktadırlar. Vergi cennetlerini tercih eden çok uluslu kurnaz şirketler, aslında vergi kaçakçılığı yapmaktadır. Ne ilginçtir ki bu uygulama yasa dışı görülmemektedir.
Umarım G20 ülkelerinin aldığı bu yeni reform kararla, vergi cennetinden yararlanan şirketler vergilerini faaliyet gösterdikleri ülkelerde öderler. Dünyanın en zengin şirketlerinin offshore tercihleriyle zengin olduklarına şaşırmamak lazım. Mesela Amazon, Apple, Facebook gibi teknoloji devlerinin büyük kârlar elde ettikleri ancak neredeyse hiç vergi ödemedikleri belirtiliyor. OECD verilerine göre uygulama yıllık cirosu 20 milyar euronun üstünde ve kâr oranı yüzde 10'dan yüksek şirketleri kapsıyor. Dünya çapında ise 100 şirket bulunduğu belirtiliyor.
HAKSIZ KAZANCA DUR DENİLMELİ
Küreselleşme; bir yandan hizmet ve finansal piyasaların serbestleştirilmesini, uluslararası sermaye hareketlerinin önündeki idari ve yasal engellerin kaldırılmasını sağlarken bir yandan da haksız rekabete ve haksız kazanca neden oluyor. Dünyanın içinde bulunduğu süreç ve geleceğin teknolojileri ile ticari vizyonlar değerlendirildiğinde ülkelerin daha çok ortak hareket etmesi zorunlu görünüyor.
Tıpkı küresel ısınmadaki ortak birleşme gibi.
Bu nedenle bir ülkenin gelişmesi ve gelir elde etmesinde, adalet ve şeffaflıkta en büyük role sahip olan vergi konusunda da ortak paydaların bulunması gerekiyor. Günümüzde dünyanın on şirketi eğer tüm ülkelerin gelirinden fazla kazanıyor ve bunu haksız vergi uygulamaları ile yapıyorsa ortak gücün buna "dur" demesi gerekiyor. Bir taraf milyar dolar kar ederken diğer taraf yoksullukla mücadele ediyorsa ve küresel makas her geçen gün açılıyorsa demek ki bir şeyler yanlış gidiyor.
Dünya, pandemi ile birlikte yeni bir dünya düzenine geçerken eşitlik, adalet, liyakat, etik değerlere göre davranmalıdır.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.