Yüksek kiralara çözümler getirilmeli
Talepler ortak: "Kiraların normal bir seviyede tutulması, ev sahibi ve kiracının mağdur olmadığı bir sisteme bağlanması." Gerçekten son dönemlerde kiralarda yükseliş var. Hatırlayacaksınız TBMM Genel Kurulu'nda konut kira artışlarının bir önceki kira yılına ait bedelin yüzde 25'ini geçmeyeceğine ilişkin düzenleme kabul edilmişti.
Her ne kadar ilk beş yılda kiracılara yüzde 25 sınır getirilmiş olsa da, bu kuralı delen ev sahiplerinin sayısı çok fazla. Mesela aynı apartmanda 10 bin TL bedelle kiralanan bir daire ile, evini iki sene önce 2500 TL'ye kiralamış olan ev sahibi mağdur hissediyor, yasal sınırı dinlemiyor. Aslına bakarsanız ev sahipleri de haklı. Çünkü herkes geçim derdinde.
Bu durumlar haliyle mahkemelere de yansıyor. 5 yılı dolduranlar için kira tespit davaları ile 10 yılı dolduranlar için tahliye davalarında artış görülmekte.
DÜZENLEME UZATILACAK
Bu arada Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, konutlarda kira artışını yüzde 25 ile sınırlayan ve 1 Temmuz'da sona erecek olan düzenlemenin uzatılacağını geçtiğimiz günlerde açıkladı. Kurum, 7'nci aydan sonra bunu uzatacaklarını, piyasa şartlarının üzerinde bir ortalama söz konusuysa vatandaşları koruyacaklarını dile getirdi.
KİRA ÖDER GİBİ TAKSİT
Konut fiyatları da yükseliyor. Kiracılar için ev sahibi olmak giderek zorlaşıyor.
Kira öder gibi kredi borcu ödenilerek ev sahibi olunan günlere geri dönülmesi gerektiğini düşünüyorum. Bankaların bu konuda daha esnek olması ve kolaylaştırıcı yöntemler geliştirmesi yerinde bir karar olacaktır.
DEPREM ÖNCELİĞİMİZ
Diğer taraftan ülkemizde riskli binaların ve eski binaları düşündükçe sağlam ev bulmak çok zor. Pek çok kentte göçler başlamış durumda, insanlar depremlerden korunmak için güvenli gördükleri yaşam alanlarına yöneliyor. Bence ülkemizi için en önemli meselenin "deprem gerçeği". Depreme hazırlanmak tedbir almak birinci önceliğimiz olmalı! Dört tarafı fay hattı üzerinde olan bir ülke için daha acil ne olabilir ki? Depremin sosyolojik ve ekonomik faturası çok ağır.
Kahramanmaraş depreminin yarattığı felaketi unutmadan, devlet ve halk el ele vererek hızla kentsel dönüşüm yapmalı.
Örneğin TOKİ'nin yürüttüğü sosyal konut projesi, ülkemizin konut arzı için önemli çalışmalardan. Bu ve benzer çalışmaların yerel yönetimlerinde de desteği ile artırılması ülkemizin güvenli barınma ihtiyacı için çok önemlidir.
İSTER BİR TUĞLA İSTER BİR ODA
11 ili etkileyen felakette depremzede kardeşlerimizin konutlarının hızla ve güvenli bir şekilde yapılması barınma ihtiyaçları için çok mühim. Onların evlerine kavuşmasında seferberlik ruhu ile herkesin bir şekilde çorbada tuzu olabilir.
Örneğin TOBB'un başlattığı "El Verin Ev Yapalım Konut Seferberliği"ne herkes katılabilir. İster bir tuğla, ister bir oda, ister bir daire, ister bir apartman... Bütçe neye elveriyorsa bağışta bulunulabilir.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.