Tayland notları 2: Bangkok

Başkent Bangkok'ta 8 milyon insan yaşıyor. Yani trafik feci! Bununla beraber dikkat çeken bir başka nokta, deli gibi araç sürseler de trafikte korna sesi duymuyorsunuz... Trafik demişken, soldan akıyor. Ayrıca ülkede inanılmaz sayıda motosiklet var. Üç tekerlekli bir tür motor taksi olan Tuk Tuk'lar çok fazla. Çok hızlı gidiyorlar ve hiçbir güvenlik önemine sahip değiller.
KÖTÜ HİJYEN ŞARTLARI
Her nasılsa, dünyanın en yaşanabilir şehirlerinden biri kabul edilen Bangkok, benim zevklerime çok uymadı. Bir yandan lüks gökdelenler, öte yandan pis evler ve sefalet!... Çok kötü hijyen şartlarından bahsediyorum, anlamışsınızdır.
İki gün kaldığım şehrin (görebildiğim kadarıyla ) tek sevdiğim yeri Asiatique.
Nehir kenarına kurulan Asiatique, otantik alışveriş imkanı sunan bir yaşam merkezi.
Buradaki mini lunaparkın keyfini çıkarabilir, nehir teknelerine binebilir, alışveriş yapabilir, güzel lezzetler tadabilirsiniz.
SOKAK LEZZETLERİ
Güzel lezzetler demişken, Tayland, belki de dünyanın en zengin sokak lezzeti kültürüne sahip ülke. Elbette bunun da bir nedeni var. Zamanında ahşap evlerde yaşayan Taylar, sık sık yangın çıkarırlarmış. Sonunda Kral, evlerde ateş, dolayısıyla da mutfak bulunmasını yasaklamış. 'Herkes dışarıda yiyecek' buyurmuş. Böylelikle bu gelenek bugüne dek devam etmiş. Ortalama bir pazar yerinde bulunan basit büfede bulabileceğiniz deniz ürünü çeşidini İzmir'in en iyi balık lokantasında bulamazsınız. Minicik büfede istakozdan deniz tarağına, istiridyeden kalamara, bebe ahtapota kadar her şeyi bulabiliyorsunuz. Hem de üç otuz paraya! Ancak sokakta böyle!
Restoranda hemen iki katına çıkıyor fiyatlar. Yine de bizden ucuz. Bunun sebebi, Tayland'da devasa karides çiftlikleri olması...Bizdeki Jumbo karideslerin çoğu buradan geliyormuş. Eğer acenteniz sizi ilk günden bir deniz restoranına götürmeye kalkarsa gitmeyin! Önce buradaki fiyatları bir görün derim. Lezzetler baharat severlere göre ve uzak doğu mutfağı ölçüsünde çok iyi. Ama deniz mahsulü ve baharat sevmiyorsanız marketlerden sandviç yapacaksınız demektir. Uzak Doğu'nun ortası yok! Benim gibiler için mutfağı bir cennet olsa da insanımızın çoğu için açlık demek...
MASAJSIZ OLMAZ
Bangkok'ta yaptığımız en iyi şey de Tayland Masajı yaptırmak oldu. Bu konuda sokak dolusu insan var ama paraya kıyıp kurumsal bir yere gidin. Benim masözüm yetmiş yaşlarında (ama bence benden genç) biri oldu. Tay masajı, sanıldığının aksine yağ kullanılmayan, orta sertlikte ve bir nevi medikal bir masaj. Uzun uçuş ağrılarımız sayesinde yok oldu.