Hüseyin Kocabıyık

Kriz nereye gidiyor?

Öyle görünüyor ki Gezi ve ona bağlı protesto krizi çözülüyor. Bunu nereden anlıyoruz? Şuradan: Dün Taksim Meydanı'na yine polis müdahalesi oldu; orada kümelenmiş yasadışı örgütler ve onların yarattığı slogan pisliği Taksim'in dışına atıldı; buna mukabil Gezi Parkı'nda eylem yapan ve Başbakan dahil birçok kişinin sempatiyle baktığı eylemcilere polis herhangi bir müdahalede bulunmadı.
Böylece bir husus netleşmiş oldu: Gezi eylemcileri ayrı tutulacak, onları incitecek girişimlerden uzak durulacak ve onlarla diyalog kurulacak; diğer terör örgütü uzantılarına ise asla müsamaha gösterilmeyecek.
Geçtiğimiz pazar günü 'onların anladığı dilden konuşuruz' diyen Başabakan Erdoğan, anlaşılıyor ki bu ikazını vakit geçirmeden bir talimata dönüştürmüş durumda.
***
Dün Taksim'e polis müdahalesi olurken televizyonlardan canlı yayınlanan manzaraları izliyordum. Günlerdir Taksim Meydanı'nı kurtarılmış bölge haline getirmiş olan yasadışı örgütler görüntülerden anlaşılıyor ki epeyce bir çatışma hazırlığı yapmışlar. Polis araçlarının üzerine epeyce bir şey fırlattılar; ancak polisin kararlılığı karşısında meydanı terk ettiler. Bu arada polis 'size zarar vermek istemiyoruz' anonslarında adeta marjinal gruplara yalvarıyordu. Bu polisin ne kadar özenle davrandığını gösteriyor. Polis bu müdahaleyi yapmakta haklıdır. Çünkü Taksim Meydanı Gezi Parkı eylemcileri de dahil kimsenin babasının malı değil. Taksim Meydanı 20 milyon İstanbullu'nun üzerinde yürüme hakkı olan bir alan. Tam 15 gündür bu şehrin insanları Taksim'e gelemiyor, bu kabul edilebilir bir durum mudur?
***
Artık ciddiyet ve hukuk bütün boyutlarına hayata geçmeli ve bir hukuk devleti olduğumuz herkese gösterilmelidir.
Çünkü Taksim Parkı'nda yapılan eylemlerin hiçbir yasal ve ahlaki meşruiyeti mevcut değildir.
İstanbul'un merkezi bir kurtarılmış bölge haline getirilemez.
O meydanda herkesin hakkı vardır.
Umarım diyalog girişimleri bir an önce olumlu şekilde sonuçlanır.
Gezi Parkı eylemcileri dahi barışçı yöntemlerine rağmen kabak tadı vermiştir.
Çünkü bu eylem tüm Türkiye'yi enfekte eden bir nitelik kazanmıştır.
Bu insanlar şayet iyi niyetli kimselerse ülkelerine verdikleri büyük zararı da görmeleri gerekiyor.
Hiçbir şey Türkiye'den daha değerli değildir çünkü!
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.