Süs bitkileri sektörünün çağrısına kulak verelim

Okurlarımız hatırlar, sıklıkla değindiğim konulardan biri tarım ve gıdada bilgi kirliliğinin artık kamuoyunda rahatsız edici boyutlara ulaşması. Tabii bunlardan bir tanesi de 'tohumculuk' konusu. Türkiye Tohumcular Birliği (TÜRKTOB) Başkanı Savaş Akcan, son birkaç aydır yoğun bir iletişim trafiği sürdürüyor. Özellikle medyaya ağırlık veriyor, bu alandaki 'şehir efsaneleri'ne karşı güncel rakam ve istatistiklerle cevap veriyor. Savaş Akcan'ın, aynı zamanda SÜSBİR yani Süs Bitkileri Üreticileri Alt Birliği Başkan Yardımcılığı görevi de var.
SÜS BİTKİLERİ BÜYÜMEYE DEVAM EDİYOR: Yeri gelmişken kısa bir bilgi vereyim. SÜSBİR, 5553 sayılı Tohumculuk Kanununa istinaden Türkiye Tohumcular Birliğine bağlı yedi alt birlikten birisi konumunda. 2008 yılında kuruluşunu tamamlayarak faaliyetlerine başlayan SÜSBİR'in, yaklaşık 750 üyesi bulunuyor ve Türkiye'de süs bitkileri üretimi yapılan toplam alanın yaklaşık yüzde 85'ini kapsıyor. İşte Savaş Akcan bu alanda da tanıtım faaliyetlerine devam ediyor ve sektörün her geçen gün büyüyen ve ihracat performansını artıran özelliğine dikkat çekiyor.
İSTİHDAM VE İHRACAT KATKISI: Akcan, "Emek yoğun ve istihdama büyük katkısı olan süs bitkileri sektörümüz 2018 yılında 6 milyar TL'lik üretim değerine, 71 milyon dolarlık ihracata ulaştı. 2019 yılının ilk dört ayı incelendiğinde ihracatımız bir önceki yılın aynı dönemine göre eşit düzeyde.
Fakat ithalat yüzde 45 azalmış. Sürekli büyüyen ve katma değerini yükselten bir sektörüz. Ancak yerli bitki kullanımı ve ihracatı artırmak zorundayız" diyor.
Millet Bahçelerinde ve belediyelerin çevre ve peyzaj çalışmalarında değer bazında en az yüzde 70 oranında yerli bitkiler kullanılmasının Türk süs bitkileri sektörü için çok önemli olduğunu söyleyen Akcan, "Yurt içinde en büyük alıcılarımız belediyeler ve diğer kamu kurumlarıdır.
Bu çerçevede üreticimiz adına göreve başlayan tüm belediye başkanlarına çağrımızdır. Çevre ve peyzaj çalışmalarında yerli bitkilerin tercih edilmesi ile birlikte ürün alım planlarının daha önceden bizler aracılığıyla üreticimize duyurulmasını bekliyoruz. Bizler alım planlarını önceden öğrenirsek, kendi üretim planlamamızı yapar, tüm talebi en kaliteli yerli bitkilerle karşılarız" diye konuşuyor.
ÜRETİCİ ÖDEME BEKLİYOR: Akcan'ın son mesajı ise hem üretici hem de sektörün bütünü adına gerçekten önemli;
"Biz Avrupa Birliği ülkelerine her geçen yıl artan oranlarda ihracat yapabilen bir sektörüz. Hollanda, İngiltere, Almanya, İtalya ve Türk Cumhuriyetleri bizden bitki alıyor. Durum bu iken kaynaklarımız fahiş birim fiyatlar ödenerek yurt dışına gidiyor.
2018 yılında 61 milyon dolar ithalat yapılmış. Yazık değil mi? Ayrıca yerel seçim sürecinde belediyeler daha önce yaptıkları çevre ve peyzaj çalışmalarının ödemelerini yavaşlattı, üreticiler hak edişlerin bir bölümünü tahsil edemiyor. Süs bitkileri sektörü olarak 5 bine yakın üreticimiz yeni ekim / dikim dönemine hazırlık yapmakta ciddi olarak zorlanıyor. Ödemeler acilen yapılmalı." Sonuç itibarıyla Küçük Menderes Havzasında özellikle Bayındır ve Ödemiş bölgesinde süs bitkileri yetiştiriciliğinin nasıl geliştiği göz önüne alınırsa, Akcan'ın sesine kulak vermek daha kolaylaşır.