İzmir Tarımı için notlar (4)

Efendim bu dördüncü hafta. Israrla İzmir'de tarım ve gıda sektörünün geleceği hakkında ortaya konulmuş bir vizyonu gündeme getirmeye çalışıyorum.
2013 yılında dönemin İl Tarım Müdürü Ahmet Güldal'ın (halen TMO Genel Müdürü) öncülüğü ve yüzlerce sektör temsilcisinin katkılarıyla belirlenmiş, 'İZMİR TARIM VE GIDA STRATEJİ BELGESİ' ortada dururken, yeni arayışlara hiç gerek yok diye anlatma çabası içindeyim. Daha önce ayrıntısını verdiğim söz konusu STRATEJİ BELGESİ'nin birinci önceliği, hatırlanacağı üzere, İzmir ilinde 'TARIM GIDA SANAYİ VE TEKNOLOJİ ENTEGRASYONU' sağlama hedefi idi. Bu öncelikli hedefe ulaşılmasının İzmir bölgesi açısından sadece bir 'ekonomik gelişme' değil, aynı zamanda büy ük bir 'ekonomik dönüşüm' etkisi yaratabileceğini vurgulamak istiyorum.
İŞİN ÖZÜ AR-GE VE TEKNOLOJİ - Bu çerçevede konuya baktığımızda ise, İzmir ve yakın çevresiyle birlikte Türk ekonomisinin geleceğini de ciddi biçimde etkileyebilecek 'ekonomik dönüşüm' sürecinin uygulama alanı olarak 'Gıda Vadisi' (Food Valley) örneği üzerinde durmaktayım. Çünkü ancak böylesine bir proje ile tarım ve gıda sektöründe asıl ihtiyacımız olan 'BÜYÜK SIÇRAMA' gerçekleşebilir.
Çok kısaca Hollanda'da 2004 yılında kurulmuş 'Gıda Vadisi'ni tekrar tanımlarsak; mutlak anlamda bilgi temelli faaliyetlerin, inovasyonun (yenilikçiliğin), yeni teknolojilerin ve Ar-ge merkezli çalışmaların tarım ve gıda alanında yoğunlaştığı bir bölge. Burada uluslararası şirketler, kooperatifler, kamu ve özel sektör var, araştırma enstitüleri ve uzmanlar var. En önemlisi ise Wageningen Üniversitesi var.
Bu üniversite bilindiği gibi tarımsal eğitim ve araştırma alanında dünyanın en iyisi kabul ediliyor. Dolayısıyla Wageningen Üniversitesi 'Gıda Vadisi'nin de temel taşı konumunda.
BÖLGESEL AVANTAJLAR ÇOK FAZLA - Evet ama bizim de bu bölgede başta Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi ve Gıda Mühendisliği Bölümü olmak üzere çok birikimli ve değerli akademik kurumlarımız var. Ayrıca bölgede çok güçlü üretim potansiyeli ile birlikte önemli bir sanayi ve ihracat performansı bulunuyor. Ege İhracatçı Birlikleri, Ege Bölgesi Sanayi Odası, İzmir Ticaret Odası ve İzmir Ticaret Borsası gibi kurumsal yapıları gelişmiş meslek kuruluşları mevcut. Yanı sıra uygulama merkezinin de havalimanı ve Anadolu'ya ulaşım gibi lojistik avantajlarıyla Küçük Menderes Havzası içinde yer alması düşünülebilir deyip, bu stratejik konuya şimdilik bir nokta koyuyorum.
ENTEGRE KOOPERATİFÇİLİK MODELİ - Şimdi yine İzmir bölgesi bakımından hayli önem taşıyan başka bir soruna geçelim. Dikkat ederseniz, 'sorun' diyorum. Bir bölgede aşırı sayıda kooperatif olur da, başarılı olanların sayısı parmakla sayılacak kadar az olursa, orada ciddi bir 'sorun' yok mudur sizce?
Sözü uzatmadan çözüm yollarını konuşalım.
İzmir, Türkiye'nin en gelişmiş süt hayvancılığı bölgesi olduğuna göre, doğallıkla süt kooperatifleri ön planda.
Fakat arıcılık, süs bitkileri, fidancılık, meyvecilik ve su ürünleri gibi tarımsal üretim alanlarında da çok sayıda kooperatif faaliyet gösteriyor. Haftaya devam edip, notları tamamlıyorum...