Sıklıkla yazdığım gibi tarım ve gıda sektörümüze musallat olmuş siyasi ve ideolojik mülahazalardan bir türlü kurtulamıyoruz. Böyle olduğu için de sağlıklı ve gerçekçi analizler asla yapılamıyor. Açık ve net konuşalım. Türk tarımının çok ciddi yapısal ve konjonktürel sorunları var. Dün de vardı, bugün de var. Bunları iyi biliyoruz. Ama tarım ve gıdada nasıl büyük ihracatçı olacağız? İşte asıl stratejik hedef bu. Konuşmamız gereken temel konu da bu... Türkiye'nin 17.7 milyar dolarlık ihracat performansı iyi mi? İyi ama yeterli değil çünkü potansiyelin çok altında.
EGE İHRACATÇI BİRLİKLERİ
Size çok somut bir örnek vereceğim. Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) çok başarılı işler yapıyor. Sürekli sahaya oynuyor, dinamik ve vizyoner bir ekip ruhuyla olabildiğince ihracata asılıyor. Neden derseniz, çünkü başka çare yok, başka seçenek yok! Geçtiğimiz Pazartesi günü EİB'de önemli bir toplantı gerçekleşti. Ticaret Bakan Yardımcısı Gonca Yılmaz Batur, Bakanlık uzmanları Mete Özbalaban, Tuğrul Somuncuoğlu ve Çiğdem Kemahlı Kaleli ile birlikte özellikle üç büyük ülke pazarı yani Çin, Hindistan ve Japonya ile ilgili somut ve güncel bilgiler verdiler. Sunumları beğendim, belli ki bu bölgelerde iyi çalışılmış ve sonuç odaklı gözlemler yapılmış. Bakan Yardımcısı Batur, yaptığı konuşmada konusuna bir hayli hakim görüntüsü verdi. Herhalde iş hayatından geliyor oluşunun bu izlenimde payı var.
SOMUT HEDEFLER
Çin, Japonya ve Hindistan gıda pazarlarına yönelik Ticaret Bakanlığı'nın gerçekleştirdiği Yerinde Pazar Araştırmaları (YPA) ile ilgili EİB'te düzenlenen Bilgilendirme Toplantısında her şey güzeldi ancak salonun deyim yerindeyse tamamen dolu olmayışı dikkatimi çekti. Oysa tarım ve gıda ihracatçısını fazlasıyla ilgilendiren böyle bir etkinlikte oturacak yer olmaması gerekir, öyle değil mi? Neyse niyet hayır, akıbet hayır diyerek Bakan Yardımcısı Batur'un şu sözlerinin altını çizelim; Çin, Hindistan ve Japonya başta olmak üzere hedef ülkelerin ithalatında Türkiye'nin payının binde 5'ten yüzde 1'e çıkarılması başka bir ifadeyle yüzde yüz artırılması projelendiriliyor. Tabii tüm bu çalışmalarda gıdanın payının artırılması da en önemli kalemi oluşturuyor. Doğal olarak söz konusu süreçte Ege ve İzmir'in oynayacağı rol büyük olacak.
FARKINDALIK ÇALIŞTAYI
Şimdi gelelim bir diğer etkinliğe; EİB dün Swiss Otel'de yine önemli bir toplantı daha gerçekleştirdi. Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçı Birliklerinin organizasyonu ile "Zeytin ve Zeytinyağında Sektör Buluşması" düzenlendi. Çok isabetli seçilmiş ve bilgi sahibi konuşmacılar vardı. 'Dış Ticaret, Markalaşma ve Pazarlama' başlıklı panelde ise Tarım Gazetecileri ve Yazarları Derneği (TAGYAD) Başkanı olarak moderatörlük yaptım. Burada daha önce vurguladığım bir önerimi tekrarlamak istiyorum. Türkiye tarım ve gıda ihracatında yeni bir yol haritası hazırlamalı. Bu çerçevede 40 milyar dolarlık hedef yeniden değerlendirilmeli. Sadece bu konuya odaklı bir farkındalık çalıştayı düzenlenmeli diye ısrarla not ediyorum...
