Aşı kuralları
Bu salgın hepimizin canını yaktı.
Sevdiklerimizi kaybetmenin acısını çoğumuz yaşadık. Çok çaba gösterdik ve sonunda o özlediğimiz hayatı yeniden yaşamanın umudu aşı bulundu.
Ne kadar sevindik. Aşı sırası için beklemeye başladık. Arada aşıya karşı olanlar da çıkmadı değil. Zaten virüse hala inanmayanların bile olduğunu da hepimiz biliyoruz. Bunları geçiyorum.
Şu an için bizleri kurtaracak tek şey aşı. Virüsün çıktığı ilk günden beri de bu aslında bilinen tek gerçek. Sonunda bana da sıra geldi. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden randevu aldım.
Nasıl bir kalabalık, görünce acayip sevindim. Herkes koştura koştura gelmiş. Önümde en az 250 kişi var.
Tabi aşıya olan ilgiyi görünce sevindim ama diğer yandan sıra bana gelir mi endişesine de kapıldım.
Ama öğrendim ki endişeye hiç gerek yok. Sağlıkçılarımız 10 numara.
Nasıl hızlılar, 20 dakikada sıra geldi.
Hoop şifa olsun ile uğurlandım. Alerjik durumum olduğu için aşı sonrası acilin önünde bir saat kadar beklemem istendi. Turp gibiyim. Tabi ben de açtım bilgisayarı, bu satırları o işte o bekleyiş anında yazıyorum. Gözlemlerim şöyle:
Aşı kuyruğunda sabırsız olmayın.
Uzun kuyruğu görünce geri dönmeyin.
Sıra çabuk ve hızlı ilerliyor. Çok da fazla vıdı vıdı yapmayın. Bakıyorum kimi diyor sağlık ocağında (Aile Sağlığı Merkezleri) randevu verilmiyor. E alamadıysan hastaneden al. Kimi diyor Avrupa bitirdi bu işi. Yapma ya, bak bundan Avrupa'nın haberi yok.
Yapmayalım vıdı vıdı. Aşımızı olalım, maske mesafe temizliğe devam edelim abi. Belli işte iş. Aşını olursan, kendini korursan hepimiz iyi olucaz.
Ama bu mesafe işi kuyruklarda pek işlemiyor. Şu ana kadar gördüğüm tablo bu. Aşı kuyruklarında mesafe hak getire. Kuyruk stresinden mi neden anlamadım.
Aşı çeşidi tartışması da bitmiyor.
Sen onu oldum ben bunu mu olayım sorusunun sonu gelmiyor. Milyon tane bilim insanının, hangisi olursa olsun aşını ol dese de bu tartışma bitmiyor.
Bunun nedeninin milyon tane bilim insanıyla bu tartışmayı yapanların yollarının bir türlü kesişmediğini düşünüyorum. Yani televizyonda görmedi, gazetede okumadı, internette, cepte hiç rastlamadı ki kendi kendine tartışıyor.
Aşı ol, Türkü de olsa, Almanı da olsa, Çini, Rusu da olsa farketmez. Aşı ol sadece. Ama biri, ikisini oldun şimdi üçüncüsü için başlandı konuşulmaya.
E onu da olucaz. Sırası gelsin o da olunacak. Çünkü başka yolu yok. Bu kadar basit.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.