Karşıyakalılar, tramvay ile ilk acı tecrübelerini yaşadı...
Pek çok maddi hasarlı kazanın ardından, geçtiğimiz hafta bir yaya, karşıdan karşıya geçerken hayatını kaybetti...
66 yaşındaki Afet Soyer, tramvayın altında kaldı...
İzmir Metro AŞ'den ise, "Acaba bu açıklamayı yaparken çok mu düşündüler?" dedirten bir savunma geldi....
Sanırım çok düşündüler!
Çünkü açıklama, ölümlü kazanın üzerinden 1 hafta geçtikten sonra yapıldı...
Hayır biraz daha bekleseydiniz, seneye devriyesinde falan yapardınız!
Neyse...
Gelelim açıklamaya...
İzmir Metro A.Ş'den yapılan açıklamada, "Duyma engelli olduğu eşinden öğrenilen yayanın tüm uyarılara rağmen, trenin geldiği yönün aksine bakarak tren hattına doğru yürümeye devam ettiği, sürücünün trenin acil frenlerini devreye alarak maksimum frenleme yapmasına rağmen yayayla temas gerçekleştiği belirtildi" denmiş!
Temas derken!
Türk Dil Kurumu bakalım temas için ne demiş?
Temas: Değme, dokunma, dokunuş.
Ne dokunması yahu!
Tramvay, kadıncağızı altına alıp sürükleyip öldürdü!
Biz buna direkt "çarpma" diyelim...
Aaaa ama tabii, "eşinden öğrenildiğine göre" Afet Soyer, işitme engelli olduğu için uyarıları duymamış!
Suç yayada tabii!
O yolda önlem almayan, tramvayı Allah'a emanet yola salanlarda suç yok!
Eh zaten frene de basılmış, daha da ne yapılsın...
Burada elbette trafik kurallarına göre tramvayın sürücüsü suçlu olmayabilir...
Burada "dolaylı suçlu" söz konusu...
O da bu projeyi bu kadar tehlikeli bir şekilde uygulayanlar...
Yayaların geçişini önleyecek tedbirleri almayanlar...
***
Evlere şenlik açıklamada bir de kampanyadan bahsedilmiş...
İzmirlilere, tramvay konusunda uyulması gereken kuralların hatırlatıldığı kampanyanın adı: "Gözünüz tramvayda olsun!" Oldu! Başka bir arzunuz!
Siz hiçbir önlem almayın, ama biz 7x24, full dikkat, önce sağa, sonra sağa, sonra tekrar sağa, "Dur allasen, belki tramvay hızlı geliyordur, bir daha bakayım" diyerek tekrar sağlı, sollu baka baka ilerleyelim!
Kulaklarımızı da Fil Jumbo gibi açalım!
Tramvayın uyarısını falan duymazsak, "işitme sorumuz" nedeniyle de suçlu olabiliriz çünkü...
***
Metro A.Ş. yetkilileri, açıklamasında, araç trafiğine kontrolsüz ve hatalı şekilde girmekle tramvay hattına kontrolsüz ve hatalı girmek arasında fark bulunmadığının altını çizmiş...
Hımmm...
E tamam ya, biz bunu düşünemedik bak...
Ne yapalım?
O halde, baktınız yola aniden fırladık, öyle uyarı sesi duymadık, fren de tutmayacak, ezin gitsin yahu!
Ay pardon, çarpıp, ezmiyordunuz siz!
Temas o temas!
ALSANCAK'TA O YOLLAR KİME YETECEK?
Alsancak'ta ikamet eden ya da bu bölgeyi araçlarıyla kullananlar derin bir merak içinde kıvranıyor!
Mevcut yollar, trafik yükünü kaldırmazken, bu tramvay Alsancak'tan nasıl geçecek?
O tramvaya iniş binişler acep nasıl olacak?
Özellikle gar tarafındaki trafik, orada kördüğüm olmadan nasıl açılacak...
Malum, o bölge Kültürpark'a da yakın...
Hani çocukluğu Fuar Lunapark'ta çarpışan otolarla geçmiş bir nesiliz...
Orada eski günlere mi döneceğiz acaba!