TV Çocuğu TV'yi "ti"ye alıyor
Yeni vizyona giren "Kanal-i-zasyon" filmi hem TV dünyasını "ti" ye alıyor hem de TV'nin yarattığı kültür erozyonunun altını çiziyor.
Fakir evinde annesiyle mutlu mesut bir hayat sürmekte olan İmdat Bayram, Kanal-i binasında cam silicisi olarak çalışmaktadır. Hayatta zevk aldığı tek bir şey TV izlemektir. Bir gün cam silerken, kanalın üç kağıtçı müdürü Berk tarafından eşsiz reyting sezgisi keşfedilir. Tesadüflerin birbirini kovalaması neticesinde İmdat kanalın başına genel müdür olur. "Hayvanım Olur musun?", "Kim 500 Tokat İster", "Boş musun Dolu musun" gibi programlar birden ülkenin gündemine oturur. Yenilgiyi hazmedemeyen Berk ise koltuğunu yeniden almak için bir sürü plan yapar.
"Kanal-i-zasyon" TV dünyasının ağır bir eleştiri bombardımanına tutuyor. Bu eleştiriyi de TV dünyasının fenomen ismi "Okan Bayülgen" aracılığı yapıyor. Bayülgen bir manada önce çuvaldızı kendisine batırıyor. "Gece Kuşu" ile başlayan TV macerasına "Disco Kralı" vbg. programlar ile devam eden sanatçı TV dünyasındaki kendi yerini de sorguluyor.
Filmi iki hatta üç bölüme ayırmak mümkün. Bir : İmdat Bayram keşfediliyor. İki : Zeka özürlü reyting şampiyonu programlar. Üç : İmdat Bayram "İmdaaaaat" çığlıklarıyla TV dünyasını terki diyar eyliyor. Kuşkusuz bu filmin yapılma amacı ne İmdat'la Nazlı'nın aşkı ne de Berk'in koltuk kavgası. Geriye bir tek ikinci bölüm olan TV dünyasının içyüzü kalıyor.
KARA MİZAH BU MU?
Şu reyting denilen canavar ne menem bir şeyse yapılmayan yok. Para için tuvalete çıkmayanlar, kendinden yaşça büyük kadınlarla evlenenler, tokat yeme yarışmaları vs.
İtiraf ediyorum hepsine ben de çok güldüm. Favorimde "Orhan Pamuk"lu bölüm. Ama bir o kadar da rahatsız oldum. Kara mizah dedikleri bu mu? Bu olsa olsa "kaba mizah" olabilir.
Film boyunca belden aşağı konuşmalar eksik değil. Neredeyse kare başına birer küfür düşüyor. Bir de ortadaki program bölümünü bu kadar kalabalık tutmaya ne gerek vardı. Hele hele o programların eleştirisindeki kabalık. "Tuvaletteyiz" bölümü kaba eleştiri konusunda bir şahika.
EN PARLAK YILDIZLARI
Konusu olduğu kadar "Kanal-i-zasyon" filminin en büyük kozu her biri TV dünyasının en parlak yıldızları olan oyuncuları. Talk Şov deyince ilk akla gelen isim olan Okan Bayülgen'in daha önce de sinemada birkaç denemesi olmuştu. "İstanbul Kanatlarım Altında", "Hemşo", "Romantik" gibi filmlerde oynayan Bayülgen ne yazık ki "Ağır Roman"daki gibi bir film ve rolle bir daha karşımıza çıkmadı. Bu nedenle "İmdat Bayram" olup ağzı ile kuş tutsa nafile.
TV dizilerinden tanıdığımız Hakan Yılmaz rolüne cuk diye otururken; Erol Günaydın ve Rasim Öztekin ustalıklarını konuşturuyorlar. Yeni "Hulusi Kentmen" Hakkı Devrim, Erol Büyükburç, Esra Erol, Zerrin Özer, Ahmet Çakar gibi isimler de filmin bonusu.
"Recep İvedik 1 " ve "Recep İvedik 2 " filmlerinin elde ettiği başarı rüzgarından etkilenmiş gibi gözüken "Kanal-i-zasyon" belden aşağı espri konusunda onu aratmazken, umarım gişede de aynı başarıyı yakalar.
Haftanın Filmi
Fame
Oscar ödüllü, 1980 yapımı Alan Parker imzalı hit film "Fame"'in orijinalinin yeniden uyarlaması olan film dansçılar, şarkıcılar, oyuncular ve ressamlardan oluşan bir grup yetenekli gencin New York Gösteri Sanatları Şehir Lisesi'nde geçirdiği 4 seneyi anlatır. Adeta farklı ve yaratıcı bir güç santrali olan bu okul toplumun her kesiminden öğrencilere hayallerini gerçekleştirme, gerçek ve uzun süreli bir şöhret yakalama şansı sunar. Sadece yetenek, kendini adama ve sıkı çalışma ile elde edilebilecek türden bir şans...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.