Bayram ertesi sinemalarda sıkı bir hafta. Bir tarafta Bruce Willis'lı "Suretler", diğer tarafta yönetmen François Ozon'un en son harikası "Rıcky" ve Pelin Esmer'in San Sebastian Film Festivali'nde göğsümüzü kabartan filmi "11'e 10 Kala". İlle de komedi olsun diyenlere de en alasından bir film: Kadın Aklı Erkek Aklı.
Abby, bekarlığı dışında her soruna anında çözüm bulabilen bir TV programı yapımcısıdır. Reytingleri düşüş gösterince, işe yeni alınmış Mike'la ekip olmak zorunda kalır. Erkekler hakkında ipuçları vermekte olan bölümünün reytinglerdeki ani artışı, Mike'ın yerini garantiler. Abby, bekar komşusu Colin'le tanıştığında ise doğru hamleleri yapmak için Mike'ın görüşlerine ihtiyacı olduğunu anlar.
RUH İKİZİ YERİNE
"Kadın Aklı Erkek Aklı" tarzı, konusu itibariyle pop corn sınıfına konulacak olsa da kadın erkek ilişkileri hakkında son derece gerçekçi bir film. Filmin baş kahramanı Abby günümüz modern kadınının hislerine tercüman olan bir karakter.
Aşk ve ilişki arayan Abby önce ruh ikizi yerine CV'sine uygun bir erkek CV arıyor. Durum böyle olunca da sonuç tabii ki hüsran. Abby ne zaman Mike'la tanışıyor, işte o zaman hayatı değişiyor. Önce komşusu Colin'i tavlamak için akıl isterken, kalbi kendisine bambaşka şeyler söylemeye başlıyor.
Ve filmin esas delikanlısı Mike. Erkeklerin tüm sırlarını ortaya dökerken Abby karşısında tamamen savunmasız kalıyor. Siz bakmayın onun delikanlı ayaklarına. Yoksa o tam bir aşk böceği. Abby'nin çevirdiği entrikalar, Mike'ın ona verdiği akıllar beni gülmekten öldürdü. Meğer o cool ve havalı kadınların altında nasıl da farklı bir kadın yatarmış. Ya egosu şiş erkekler. Nasıl da bir balon gibi sönermiş. Kadınların ve erkeklerin doğru bildiği ne kadar
çok yanlış varmış.
UNUTULMAZ SAHNELER
Bugüne kadar kadın ve erkekler hakkında birçok film yapıldı. Ama hiçbirisi Meg Ryan ve Tom Hanks'in başrolünü oynadığı "Harry Sally'le Karşılaşınca" filmi kadar ses getirmedi. Hele Meg Ryan'ın restorandaki orgazm taklidi sinema tarihine geçti.
"Kadın Aklı Erkek Aklı" filmi bir kez daha kadın erkek ilişkilerine en az "Harry Sally'le Karşılaşınca" filmi kadar cesurca el atıyor. Filmde, erkeklerin kadınlara nasıl baktığı ve kadınların bundan nasıl hoşlanmadıklarıyla ilgili espriler yapılsa da her iki cinsiyetin farklılığının birbirini tamamladığının da altı çiziliyor.
İki film aynı mevzuları işler de hiç restoran sahnesi olmaz mı. Tabii ki bu filmde de bir restoran sahnesi var. Fakat, Katherine Heigl, Meg Rayn gibi orgazm takilidi yap(a)mıyor. Giydiği iç çamaşırının azizliğine öyle bir uğruyor ki... Tam bir kahkaha tufanı.
"Grey'in Anatomisi" gibi TV dizileriyle parlayan Katherine Heigl sinemada komedi filmleriyle bir kariyer yapmaya çalışıyor. Romantik komedilerde Meg Ryan'ın yerini alabilir mi bilinmez ama bu filmde hayli başarılı olduğu da bir gerçek. Hemen hemen her tür filmde seyrettiğimiz Gerard Butler ise son derece doğal oyunculuğu ile Mike'a hayat veriyor.
İki oyuncunun kimyası tutmuş ve beyazperdede iyi bir ikili oluşturmuşlar.
"Kadın Aklı Erkek Aklı"nda Oscarlı Reese Witherspoon'un parladığı "Bu Nasıl Sarışın" filmini çeken ekibin imzası var. Sekiz yıl aradan sonra bir araya gelen ekip yine şahane bir komediye imza atmış. Kadın erkek mevzularına biraz fazla takıntılıysanız mutlaka bu filmi izleyin. Hem çok şey öğreneceksiniz hem de çok gülecekseniz.
İyi seyirler.
Haftanın filmleri
Yeni
Evimde Uzaylı Var
Pearson ailesi tatil için Maine şehrine gider. Fakat eve vardıklarında, orada yalnız olmadıklarını fark ederler. Dost bir uzaylı o evi önceden keşfetmiştir, ama yanındaki arkadaşları onun kadar iyi değildir ve evi istila etmek istemektedirler. Çocuklar tüm güçleriyle gittikleri evi korumak zorundadır, aksi takdirde yaratıklar onları uzaya gönderecek ve dünyayı ele geçirecektir. "Evimde Uzaylı Var" High School Musical dizisinde gösterdiği performansla küçük yaşta dikkatleri üzerine çeken Ashley Tisdale'in başrolde olduğu eğlenceli bir fantastik macera.
Kaçırmayın
Soysuzlar Çetesi
Çok sevdiği ailesinin, Nazi Albay Hans Landa tarafından katledilmesine tanıklık eden Shosanna Dreyfus katliamdan kıl payı kurtularak Paris'e kaçar. Orada sinema salonu sahibi ve işletmecisi olarak yeni bir kimlik edinir. Aynı günlerde Avrupa'nın başka bir köşesinde Teğmen Aldo Raine Yahudi askerler tarafından kurulan bir grubu düşmana karşı misilleme yapma amacıyla organize etmektedir. Raine'ın grubu, Nazi Almanyası'nın önde gidenlerine zarar verme misyonunu üstlenmiştir. Ünlü yönetmen Quentin Tarantino'nun en son harikası olan bu filmi sakın kaçırmayın!