Özkan Binol

Özgür ölmek, esir yaşamaktan daha değerli

Bir grup cesur yürek... Çoğu düşünce suçlusu. Diktatör Stalin'e muhalif olmaktan Sibirya'daki esir kampına tıkılmışlar. Tek umutları içlerini yakan özgürlük ateşi. Onlar "Özgürlük Yolu"na çıkarken, yönetmen Peter Weir da çarpıcı filmiyle yakın tarihe tanıklık yapıyor. Filmin konusu kısaca şöyle: 1940 yılında Sibirya'daki bir esir kampı... Polonyalı Janusz kapatıldığı bu kampta Amerikalı Mr. Smith ve dövmeli Rus gangster Valka ile tanışır. Onlarla birlikte kamptan kaçmaya karar verir. Ancak özgürlüğe giden bu yolculukta onları dondurucu soğuk ve ölümcül tehlikeler beklemektedir.
20. yüzyılın başlarında Avrupa yeniden şekillenmişti. Yüzyılın ilk çeyreğinde iki büyük dünya savaşı geçirmiş, nazizm, komünizm derken, totaliter rejimlerin yönetiminde müthiş bir insan kıyımı yaşanmıştı. Beyazperdede Naziler'in yaptığı soykırımdan sonra şimdi sıra komünist sistemin yok ettiği insanlarda. Stalin'in acımasızlığının Hitlerle boy ölçüştüğü bu dönem, "Özgürlük Yolu"nda bilinmeyen (ya da az bilinen) olayların kapısını aralıyor.

Gerçek hikayeden esinlenme

Ronald Downing 1956'da yazdığı, "The Long Walk" kitabından sinemaya uyarlanan film, Sibirya'daki kamplarda milyonlarca insanın yaşadığı dramı beyazperdeye taşıyor. II. Dünya Savaşı sırasında Polonyalı asker Slavomir Rawicz'in altı mahkumla esir kampından kaçıp Gobi Çölü ve Himalayalar'a 4 bin mil boyunca yürüyerek gittikleri gerçek öykü, çok etkileyici. Eşitlik, özgürlük bahanesiyle yapılan insan kıyımını görmek ise üzücü.
"Hayatta kalmak için hepimizin vermek zorunda kaldığı mücadele" olarak tanımlıyor filmi yönetmen Peter Weir. Modern klasikler arasında sayabileceğim "Ölü Ozanlar Derneği", "Truman Show" gibi filmlere imza atan Peter Weir "Dünyanın Uzak Ucu" filminden sonra bir erken emeklilik mooduna girmişti. Bu nedenle "Özgürlük Yolu" filminde yönetmen olarak onu adını görmek beni heyecanlandırdı. Film tam Weir'in dişine göre; bir yol filmi. "Özgür olarak ölmenin esir olarak yaşamaktan daha değerli" olduğuna inanan mahkumlar zorlu / zorunlu kaçış yolculuğunda doğayla büyük bir mücadeleye girmek zorunda kalıyorlar.
Kim bu mahkumlar?
Rahipten Amerikalı oyuncuya profesöre filmdeki karakterler de birbirinden ilginç. Mahkumların neden ceza aldıkları, kim olduklarıyla ilgili fazla bir ipucu filmin başlarında yok. Bunun yerine onların iç dünyalarıyla daha fazla ilgileniyor yönetmen. Mahkumlar hakkındaki bilgiyi kaçış sırasında onlara katılan İrene sayesinde öğreniyoruz. Karakterlerden "Valka" -Colin Farrell- için ayrı bir parantez açmak gerekiyor. İçlerindeki neredeyse tek Rus o. Adi suçtan mahkum Valka. Sibirya'dan kaçma nedeni ise kumar borcu. Aşırı milliyetçi; göğsünde Lenin ve Stalin, kolunda orak çekiç dövmesi. Komünizme sonsuz sadakat içinde. Bu nedenle Moğolistan sınırında aldığı duruş, özgürlüğü geri çevirmesi anlamlı. "Valka" şu soruları sordurmadan edemiyor: Sovyetler Birliği aslında kimlerin ülkesiydi? Bu aslında "ayaktakımı"nın bir devrimimiydi? Sadece bir karakterle yönetmen Weir incelikli bir şekilde bu eleştiri yapıyor.

Oyuncu kadrosu çok sağlam

Genç yetenek Jim Sturgess, tecrübesini her karede hissettiğiniz Ed Harris, iyi filmlerde seyretmeyi özlediğimiz Colin Farrel, en son "Hanna" da harikalar yaratan Saoirse Ronan ve diğerleri tam bir takım oyunculuğu sergiliyor. Son derece sağlam performanslarla göz dolduruyorlar. Polonyalı, Litvanyalı gibi rolleri başarıyla canlandırıyorlar. "Özgürlük Yolu" ilginizi fazlasıyla hak eden bir film. Kaçırmayın.
Haftanın Filmi
"Kadının Fendi"

İstanbul Film Festivali'nde en beğendiğim filmlerden olan "Kadının Fendi" gösterimde. Film bizi 1968'e götürüyor ve 187 kadın emekçinin kendi çapındaki şanlı direnişini anlatıyor. Dünyanın en büyük otomotiv üreticilerinden Ford'un Dagenham'daki fabrikasındaki kadın işçiler erkeklerden daha düşük ücretle çalıştırılmaktadır. Ford, kadın işçilerin konumunu ömür boyu böyle tutmak ister. Bunu öğrenen kadınlar erkeklerle eşit muamele görmek için büyük bir direnişe başlar. Bu muhteşem filmi mutlaka izleyin.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.